Yaşar KABA

Yaşar KABA

[email protected]

Ülkü Birliği Yoksa Esaret Kaçınılmazdır.

06 Ekim 2022 - 15:02 - Güncelleme: 03 Kasım 2022 - 22:26

Yüzlerce yıl birçok medeniyete yurt olan Anadolu parçalanmışlığın acısını yaşarken, Türkiye Cumhuriyeti tüm medeniyetleri bağrına basıp ülkü birliği ile tek vücut olma projesi olmuştur.

 Bunun en önemli göstergeleri kurucumuz Mustafa Kemal Atatürk’ün toplumsal köklere ulaşabilme adına Türk Tarih Kurumunu, Türk Dil Kurumunu kurduğudur.

Yaşadığımız toprakların yüzlerce yıl işgaller ve hanedanlar savaşlarına tanık olduğu halkın bir çare yokluk ve yoksullukla boğuştuğu savaşlardan ve baskılardan bezdiği bir anda yine işgale uğradığı zaman diliminde, Çanakkale’yi geçilmez yapan sarı paşa Mustafa Kemal çıkar tarih sayfasına.
Mustafa Kemal önderliğinde ya istiklal ya ölüm andıyla başlayan Ulusal Kurtuluş Savaşı batının Kemalin Ordusu anlamında KEMALİSTLER diye adlandırdığı bir ordu ve TBMM iradesi ile zafere götürür milleti.
Medeniyetlerin beşiği ANADOLU da yeni bir dönemin tarihi yazılmaktadır. İşgallerin ve Hanedanların iktidar kavgaları son bulmaktadır.
 Mustafa kemal Önderliğinde Anadolu halkı, yıllardır gasp edilen egemenlik hakkını önce cephede işgalcilerden sonra da tek kurşun sıkmadan Devletin başkentini teslim eden ve işgale karşı savaşan Anadolu halkının başındaki komutanları idama mahkûm eden Hilafet ve hanedanlığa son vererek Egemenlik Kayıtsız şartsız milletin diyerek, egemenliğini ele geçirmişir.



Hanedanlığın kaldırılması tartışmasında TBMM Komisyonunda Mustafa Kemal “Egemenlik ve saltanat hiç kimse tarafından hiç kimseye, ilim icabıdır diye; görüşme ile münakaşa ile verilmez. Egemenlik, saltanat kuvvetle, kudretle ve zorla alınır. Osmanoğulları, zorla Türk Milleti'nin egemenlik ve saltanatına el koymuşlardı; bu musallat olmalarını altı asırdan beri devam ettirmişlerdi.

Şimdi de, Türk Milleti bu mütecavizlerin hadlerini ihtar ederek, egemenlik ve saltanatını, isyan ederek kendi eline açıkça almış bulunuyor. Bu bir olupbittidir. Söz konusu olan; millete saltanatını, egemenliğini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız? Meselesi değildir. Mesele zaten olupbitti haline gelmiş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, mutlaka olacaktır. 1922

29 Ekim 1923 te Kurulan Türkiye Cumhuriyeti 80-90 yıl öncenin Türkiye'sine baktığınızda Anadolu uygarlıklarının zirvesini yaşadığını görürsünüz.
Bu gün ülkenin kültür sanat tarihini 19. yüzyıldan başlatma çabasında olanlar. Olsa olsa bu topraklarda ülkü birliğinden rahatsız olanlardır.

Siyaseten 1945 ten bu yana kuruluş felsefesinden her geçen gün uzaklaşan Cumhuriyetimiz, kan kaybetmeye devam ediyor.

Son yıllarda tarikat ve cemaatlerin gölgesinde siyaset yapanlarsa tam bir gaflet içindedirler. Cumhuriyet 100 yılda beceriksizler ordusu yetiştirmiş olamaz o gün bu gündür.
Her Cumhuriyet çocuğu elini taşın altına koymalı Ülkeyi ve Cumhuriyeti kuranların hedeflerini iyi analiz etmeli o yolda sürekli devrimlerle Yurtta Barış Dünyada Barış, öğüdünü rehber alarak ekonomik ve siyasal kararlarla halkın refah seviyesi artırmalıdır.

Cumhuriyetimizin gezegenimizde insan odaklı kurulmuş tek devlet olduğunu hatırından hiç çıkarmadan 100 yıl önce olduğu gibi dünyada parmakla gösterilen örnek ülke olmalıyız.

 Bunları yapmak için eksik olan hiçbir şeyimiz yok fazlası var. Bu topraklar tüm uygarlıkların beşiğidir, bizlerde o uygarlıkların mirasçıları, sahipleri.

100 yıl önce yokluklar içinde başarılanlara bakınca her alanda ne kadar zengin olduğumuzu görürsünüz. Mustafa Kemal Atatürk'ün gençliğe hitabesini hatırlama ve Cumhuriyete sahip çıkma zamanı, yoksa bu topraklar yüzlerce yıl karanlığın ve esaretin altına girmekten kurtulamaz. etnisitemiz yada inançlarımız ne olursa olsun bu topraklarda tek bir ülkü etrafında birleşerek geleceğe gitme zamanı.

 Bunun yolu Türkiye Cumhuriyetin Laik, Sosyal, Hukuk devleti yapısını korumak dünyadaki gelişmelerin gerisinde kalmadan akıl ve bilimi rehber yaparak sonsuza dümen kırma zamanı.
Yurtta Barış Dünyada Barış, ilkesi ile bu topraklar ilk defa savaşsız 99 yılı geride bırakmıştır.

Kurucu liderlerin hedef gösterdiği yolda ayrıştırma çabası içinde olanlara inat ülkü birliği ile yolumuza etmeliyiz.
Sevgiyle kalın

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum