Bazı meslekler vardır; ne kadar susturulmak istenirse, o kadar yüksek sesle konuşur. Gazetecilik de böyledir. Kalem sustukça toplum körleşir, mikrofon sustukça hakikat silinir. Oysa gazetecilik, yalnızca bir meslek değil; halkın gözü, kulağı ve vicdanıdır.
Gazeteciliğin Anlamı: Meslekten Öte, Toplumsal Sorumluluk
Gazeteci; olup biteni aktaran değil, halk adına olup biteni sorgulayan kişidir. Yalnızca bilgi vermekle kalmaz; gerçeği bulmak, doğrulamak ve onu şeffaf bir biçimde sunmakla yükümlüdür. Bu görev; siyaset, ticaret ya da güç odaklarından bağımsız olmalıdır. Çünkü gazetecilik, herhangi bir yapıya değil, doğrudan halka hizmet eder.
Anayasal Güvence Altında Bir Görev
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 26. ve 28. maddeleri açıktır:
Madde 26: Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla açıklama ve yayma hakkına sahiptir.
Madde 28: Basın hürdür, sansür edilemez.
Bu maddeler yalnızca gazetecinin değil, toplumun bilgi alma hakkının da teminatıdır. Dolayısıyla bir gazetecinin görevi, yalnızca kendi özgürlüğüyle değil, halkın haklarıyla da doğrudan ilgilidir.
Baskılar ve Fiili Engellemeler: Yeni Sansür Biçimleri
Bugün gazetecilik, yalnızca yasalarla değil, uygulamayla da sınanıyor. Fiili engellemeler, gözaltılar, haber durdurmalar, akreditasyon sınırlamaları, yayın yasakları… Tüm bunlar, ifade ve basın özgürlüğünü dolaylı biçimde bastıran mekanizmalardır. Bir gazetecinin haber takibi yaparken fiziksel müdahaleye uğraması ya da sadece gerçeği yazdığı için tutuklanması, bu mesleğin nasıl bir kuşatma altında olduğunu gözler önüne seriyor.
Gazetecilik Cezalandırılamaz: Kamu Görevi Niteliğinde
Her ne kadar yasalar gazeteciliği “serbest meslek” olarak tanımlasa da, fiiliyatta bu görev bir kamu hizmetidir. Çünkü gazetecilik; halkın bilgi alma hakkını gözeten, yanlışları ortaya çıkaran, sorumlulukları denetleyen bir işleve sahiptir. Bu nedenle gazetecilik cezalandırılamaz; cezalandırılmaya çalışılması, halkın haber alma hakkının engellenmesi anlamına gelir.
Sonuç: Susturulan Gazeteci Değil, Susturulan Toplumdur
Eğer bir ülkede gazeteciler haber yaptıkları için yargılanıyor, gözaltına alınıyor ya da susturuluyorsa, burada sadece gazetecilik değil, demokrasi de tehdit altındadır. Çünkü susturulan gazeteci değil, aslında susturulan toplumun ta kendisidir.
Bu nedenle tekrar söylemek gerekir:
Gazetecilik suç değildir. Gazetecilik, anayasal bir görevdir.
FACEBOOK YORUMLAR