Halkın haber alma özgürlüğü kutsaldır. Yasaklanamaz. Kendi yandaş basınınızı oluşturabilirsiniz. Otokontrol yapabilirsiniz.
Sizden olmayan her türlü basın araçlarının üzerine gidebilirsiniz.
Onlara her türlü engellemeyi yapabilirsiniz; ama sokak gazetesine asla engel olamazsınız. Sokak gazetesi fısıltı gazetesidir. Tirajı milyonlarcadır. Kulaktan kulağa bedava yayılır.
Habille Kabilin zamanından beri vardır. Yoksa o trajik öyküyü nasıl bilecektik ki? Sokak gazetesini yok etmek için, kahveleri, meydanları ve sokakları insandan arındırmanız lazımdır. Bunu da yaparsanız zaten hayatı yok etmiş olursunuz. Sözün özü nafiledir.
Hiç bir zaman muhalif davranışı yok edemezsiniz. İnsanın fıtratında vardır. Mükemmel değilsinizdir. Cumhuriyeti kuranlar bunu bilmiyor muydu. Yaptığı onca hizmete, dürüst, çalmadan, çırpmadan bu millete öz veriyle hizmet etmenin eninde sonunda muhalif ve nankörcesine bir tavırla karşılanacağını biliyorlardı.
Buna rağmen doğru bildikleri yolda gittiler. Siz de gidin, bütün muhalefete rağmen doğru bildiğinizi yapın ama muhalefeti yok edeceğinizi sanmayın. Eğer bir gün arkanızdan ayni Cumhuriyetin kurucuları gibi 90 yıl rahmet okunacaksa işte yanınızda götüreceğiniz sadece budur.
Bir basın emekçisi olarak son günlerde basın üzerinde ki baskıları görüyoruz. kendi iradeleri dışında hiç bir iradeye müsamaha etmeyenler, üstüne üstlük bunu yok etmeye boğmaya çalışanlar, sadece kendi fitnelerini büyütürler. Nasıl kendileri statükoya karşı bir şekilde var oldularsa ve yok olmamak için mücadele ediyorlarsa karşılarında ki muhalefette var olacaktır. Şunu da unutmayalım. Cumhuriyeti kuranlar, her türlü yokluk ve fukaralıkla bu rejimi kurdular. Sadece inançları vardı. Siz her ne kuruyorsanız her türlü bolluk ve bereket içindesiniz. Sadece paranız var. Devletler ve rejimler inançla kurulur. Parayla değil. Para bularak iktidar olanlar, yarın para bulamadıkları zaman arkalarından sürükledikleri kitlelerin sabun köpüğü gibi dağılıp gittiğini görecekdir.
Türkiyenin gerçek statik hesaplarını oturduğunuz fildişi kulelerden bilemezsiniz. Geldiğiniz yeri biz görüyoruz, çok yükseklerdesiniz. Ama siz göremiyorsunuz. Parayla sadece satın alırsınız. Parayla kurduğunuz medeniyet eninde sonunda çöker. En büyük ihaneti yandaşlarınızdan göreceksiniz. Arkanızdan giderken bırakacağınız mirasınız. Çalınan sınav soruları, çalınan oylar, çalınan milletin parası, çalınan hayatlar olacakdır.
Peki çalacak bir şey kalmayınca ne olacağını hiç düşündünüz mü?
Bu şekilde asla kazanamazsınız.
Yakup KAMER
FACEBOOK YORUMLAR