Bugün yaşadığımız hiçbir şey tesadüfen olmuyor. New York’taki Dünya Ticaret Merkez’nin ikiz kulelerine saldırı, “Arap Baharı” değerlendirmesine dahil edilen gelişmeler, Libya’da, İran’da, Ira’ta Suriy’de, Ukrayna’da Türkiy’de ve Hong Kong’da olanlar büyük planın parçalarıdır.
Bugün için Washington, NATO, ABD’nin müttefikleri, dünya medyası, para, enerji ve silah piyasası büyük ölçüde emperyalizmin güç merkezi olan Kapital-Finans sisteminin kontrolü altındadır.
Bu sistem Türk’ü de, Kürt’ü de, Rum’u da, Ermen’yi de, Arap’ı da sevmez. Daha doğrusu sıradan insanları Amerikalı bile olsa sevmez. Sadece elitleri ve seçilmişleri sever. Kürt ancak kendi planları için enstrümantal olduğu zaman desteklenir, sırtı sıvazlanır ve sevilir gibi yapılır.
Emperyalizm küreselleşmede Safha-2’den Safha-3’e geçmiştir. Bu safhanın ana belirleyicisi endüstri çağından bilgi çağına geçiştir. Artık savaşlar politik ve ideolojik çatışmaların üzerinde değil kültürel ve dinsel fay hatları üzerine inşa edilmektedir. Çatışmaların yaygınlaştırılması, sürekli hale getirilmesi, vekaleten yapılması, terörizmin bir enstrüman olarak kullanılması, bilgi harbi ve psikolojik harekat, 4. Nesil Savaş kapsamında silahlı kuvvetler kullanmadan bir ülkenin tek kurşun atamadan teslim alınması yaşadığımız safhanın ve çağın en bariz özelliğidir.
OSAMA BİN LADEN’İ AŞAR!
11 Eylül 2001’de Amerika’da yapılan saldırılar taktik seviyede terörist faaliyettir. Ama stratejik seviyeden baktığınızda emperyalizmin başat gücü ABD için bu saldırılar gerekliyd! Bu iş Osama Bin Laden’i aşar!
Evet, 11 Eylül 2001 terörist saldırısı halen tüm şiddeti ile devam eden 3.Küresel Savaş’ın başlatılmasına imkan sağlamıştır. Bu savaş daha önce emperyalizmin kendi arasında yaptığı paylaşım savaşlarına hiçbir şekilde benzemez. Bu savaş uzun soluklu olarak kurgulanmış olup, dünyaya yeniden şekil verme, hegemonyaya direnenleri ezme ve sonunda Amerikan Barışı’na (Pax Americana) ulaşılması hedeflenmiştir.
Emperyalizm girmek istediği ve dirençle karşılaştığı bölgelerde istikrarsızlık ve güvenlik sorunu yaratıyor daha sonra kurtarıcı ve güvenlik sağlayıcı olarak bölgeye giriyor ve karşılığında bölgenin zenginliklerine bir şekilde el koyuyor.
Emperyalizmin inişe geçtiği, emperyalizmin başat gücü AB’nin çökmekte olduğu doğru analizler değildir. ABD’nin borç stokunun artmasının nedeni bütün hızıyla sürdürdüğü küresel savaş nedeniyledir. ABD savunma harcamalarını daha doğru bir ifadeyle sürdürdüğü savaşın finansmanını azaltmamış aksine arttırmıştır. ABD sadece silahlı kuvvetlerine yaptığı masrafları kısmıştır.
EMPERYALİZMİ ANLAYAMAYAN ANTİEMPERYALİSTLER!
Bu savaş eski savaşlar gibi yalnız topla, tankla, savaş uçağı ve harp gemisiyle yapılmamaktadır. Artık savaş medya, terör örgütleri, ekonomi, para, bilgi harbi unsurları, algı operasyonları, psikolojik harekat, sivil toplum kuruluşları, teknoloji, sanal alan, sosyal paylaşım siteleri, satın alınan etki ajanları, sinema ve televizyon gibi eğlence sektörüyle yapılmaktadır. Türkiye böyle teslim alınmıştır! Bunun maliyetlerini savunma harcamalarında göremezsiniz.
Amerikalı stratejist ve jeopolitik kuramcı Thomas P.M. BarnettPentagon için Savunma Bakanlığı (Department of Defense) değil Her Şey Bakanlığı (Department of Everything) diyor, sanırım ne demek istediği çok açık!
Emperyalizmin ne olup ne olmadığını, gücünü, günümüzde aldığı şekli, yöntemlerini, araçlarını, operasyonlarını anlayamayan ve yeterince kavrayamayan antiemperyalistler emperyalizme karşı mücadelede başarılı olamazlar.
Geçen pazar Cumhuriyetçi Birlik Platformu, Bağdat Caddesi Forumu, Küçükyalı Adnan Kahveci Forumu ve Kemalist CHP’lilerin davetlisi olarak Kadıköy’deydim. Yarın ADD’nin davetlisi olarak Eyüp’te, pazartesi günü Atatürkçü Düşünce Kulübü’nün davetlisi olarak Arel Üniversitesi’nde olacağım ve konuşma yapacağım.
Saygılar sunarım.
FACEBOOK YORUMLAR