Prof.Dr.İsmail Hakkı AYDIN

Prof.Dr.İsmail Hakkı AYDIN

[email protected]

Beyinler Arası İnternet (wbw) ve Ismarlama Bebekler Yolda!

21 Ocak 2020 - 00:11

Bilim ve teknoloji günümüzde çok hızlı ve baş döndürücü seviyede ilerliyor; yeni kapılar, hayalleri zorlayan ufuklar açıyor önümüze... Özellikle bilim 3-5 günde olduğunun iki katına çıkarak geçmişteki seviyesine nispet, hayata inanılmaz katkılar sağlıyor. 1980’li yıllarda bilgisayarların her şeyi halledeceğinden, yapay zekânın günümüzde geldiği seviyeden ve hayatımızdaki yerinden söz edenlere acaba nasıl bakardık! Kim inanırdı! Ama bilim-kurgu filmlerimizin düşündüğümüzün, hayal ettiğimizin ve uçuk rüyalarımızın hiç de uzak olmadığını ilmi çalışmalar göstermektedir.

Beyin denen meçhulü çözmeye çalıştıkça, sır kapılarını bir bir açtıkça ve bitip tükenmeyen bilimsel merak, arzu, şevk, heyecan ve hırs, ilmi ve teknolojik kazanımlarla desteklenip başarının libido/hazzı kamçılanınca, bu dikenli ve zor hayat yolunun yolcuları hep var olacaktır.

Elon Musk’ın dünyanın en ünlü nörobilim uzmanlarını bir araya getirerek kurduğu Neuralink şirketinin geliştirdiği bir robot ile saç telinin onda biri kadar büyüklükteki kabloların bir ucu insan beynine diğer ucu da bir bilgisayara bağlayarak, düşünceler daha beynimizdeyken bu bağlantılar sayesinde toplanan bilgiler çiplerle kablosuz şekilde cihazlara aktarılabilecek olsun, insan ve makine zekâsının ortak yaşam (simbiyoz) oluşturması amaçlanıyor; bilgisayarların beyin gücüyle kontrol edilmesiyle, özellikle felçli hastalar için teknolojik çözümler geliştirilmesi hedefleniyor ve beyne yerleştirilen ilaçlar uzaktan yönetilerek tedaviler planlanıyor olsun, hâlen beyinlerimizi makineler ile birleştirme çalışmaları sürerken Parkinson, Alzheimer, bağımlılık, depresyon ve ağrı gibi nörolojik hastalıkların sırlarını ortaya çıkarmak amacıyla Kore Yüksek Bilim ve Teknoloji Enstitüsü veya KAIST ve Seattle’daki Washington Üniversitesinden birçok araştırmacının terapötik bir implant üzerinde çalıştıkları bilinmektedir. Yine, “Nature Biomedical Engineering” Dergisi’nde yayımlanan araştırmaya göre, akıllı telefonlar tarafından kontrol edilebilen “beyin sensörü”nün geliştirilmesi hedeflenmektedir.

Beyin bir bilgisayar gibi yüklenilebilir hâle getirilebilecektir. İstediğimiz bilgiyi, kitapları ve hatta her türlü tecrübeyi bir mikroçipe yerleştirerek beynimize implante etmek mümkün olunca, bütün beyinler her türlü bilgiyi ihtiva edebilecektir. Hatta istediğimiz yabancı lisanı öğrenebileceğiz. Fakat yapay zekâ, robotlar, “Bilgi işleyen her sistem yeni bilgi, zekâ ve fikir üretebileceğinden” insan zekâsını geçebilir. İşte bu nedenledir ki insan beynini tüm bilgilerle mücehhez hâle getirmek gerekir!

Ayrıca, klavyeye gerek kalmadan, beyin gücünü kullanarak telepatik yöntemler ile mesaj ve mail göndermek ve hatta gerekse kitap ve makale yazabilme imkânına sahip olabileceğiz. Yine hiçbir aracıya ihtiyaç duymadan beyin gücü ile internete girip istediğimiz bilgiye ulaşabileceğiz, konuşmaya bile gerek kalmadan insanlar arasında iletişim mümkün olacak, bütün teknolojik aletler sadece düşünmek suretiyle kontrol edilebilir hâle gelebilecektir.

Daha da ötesi var... Çok yakın bir gelecekte elektrot, çip, nanoparçacık, nanomolekül ve nanit gibi hiçbir aracıya gerek kalmadan, dünyadaki bütün beyinler birbirleri ile iletişime geçerek, gerek bilgi ve gerekse tecrübe paylaşımında bulunabileceklerdir!

Bir gün insanların temessül, tecessüd, tayy-i mekân, tayy-i zaman, zihin okuma ve birbirlerinin düşüncelerini anlama ve hatta vasıtasız haberleşme ve bilgi alışverişi imkânlarına sahip olabilecekleri hayali, çocukluğumdan beri beynimi işgal etmekte ve ideallerimi süslemekteydi!

Kırk yıl evvel (1979), senelerdir gece gündüz beynimi kemiren bu düşüncemin istikbale matuf, tetkik, tedavi ve araştırma amaçlı, prototip denebilecek bir ameliyatını nöroşirurjikal bir hastada gerçekleştirdiğimizi ve bundan hareketle, çok yakın bir gelecekte, isim babalığını yaptığım “Beyinler Arası İnternet”, “Dünya Beyin Ağı” (wbw), hatta “Global Beyin Ağı”nın (gbw) mümkün olabileceğini 7 Ağustos 2019 tarihli “EC Neurology” de “Editorial” olarak (https://www.ecronicon.com/eco19/pdf/ECNE-02-ECO-15.pdf) makale hâlinde detaylı olarak neşretmiştim. Bütün bunlar ve hatta çok daha fazlası, beynimizdeki bir arayüz vasıtası ile ya da arayüz olmadan mümkün kılınabilecektir.

Lâkin faydalarının yanında bunun çok korkutucu ve dehşetamiz birçok yönü vardır. Süper biyonik varlık hâline getirilen beyinler gelecekte şimdiden tahayyül edemeyeceğimiz boyutlarda sıkıntılara, tehlikelere ve hatta felaketlere de neden olabilir. Elektrikle, hatta elektriksiz çalışan her şeye sirayet etmenin mümkün olduğu bir dönemde diktatörler ve faşist devlet yöneticilerinin, toplumların ve insanların beyinlerini etkileyerek doğruları silip yanlışları ve haksızlıkları doğru ve hakkaniyetli olarak kabullendirebileceklerini de unutmamak gerekir. Yine bundan daha da kötüsü insanlar “Katil Makinelere”, “Suikastçilere” döndürebilir! İnsan beyni korsanlar tarafından hacklenebilir hâle gelir ise çok daha tehlikeli bir durum ortaya çıkar! Başkalarının doğruları bizim doğrularımız durumuna gelebilir! Birilerinin emriyle istemediğiniz işler bizlere yaptırabilir hâle gelir, birilerini öldürebilir, çok saçma sapan işler yaptırılabilir! Birileri beynimize sızarak beynimizdeki bu arayüzlere ulaşıp veya arayüz olmaksızın bizim istemediğimiz işleri ve hareketleri bize yaptırabilirler. Sapkın ve çılgın yöneticiler tarafından “Faşist ve süper ordular” kurulabilir, evrensel kaos ve felaketlere neden olunabilir! Yıllar önce elektrikle çalışan her şeye sızma imkânı olan istihbarat örgütleri şimdi bu imkânlarla neler yapmazlar ki!

Ya tasarım bebekleri! Ismarlama bebekler...

Gelişen embriyo teknolojisi, genetik mühendisliği, nöroteknoloji ve nörokuantoloji, insanlığı bir başka boyuta taşıyabilir duruma geldi. Bu sayede, ısmarlama bebeklerin ayak seslerini duyar olduk!

Hele  “Düzenli Aralıklarla Bölünmüş Palindromik Tekrar Kümeler” şeklinde tercüme edebileceğimiz, “Clustered regularly interspaced palindromic repeats” (CRISPR) ve bakterilerin virüslere karşı proteinden oluşmuş gizli silahı ve bir “DNA Cerrahı” olarak çalışan “Cas9” sayesinde, genetik düzenlemeler ile anne ve babaların üstün zekâlı, uzun boylu, yeşil gözlü, sarışın, güçlü, kuvvetli, kabiliyetli, hastalıklara dirençli, sanatkâr ruhlu mükemmel bebekler sipariş edebildikleri, suyun altında saatlerce kalan insanların tasarlandığı ve/veya insanların çok daha uzun ömürlü, uzun uzay yolculuğuna dayanıklı ve dirençli, hatta ölümsüz ve sağlıklı, hastalıklardan arındırılmış “üstün insan ırkının” yaşadığı bir dünya gerçekten de var olabilir!

Ancak, özellikle “eşey genlerinde” yapılan değişiklikler, hatalı ve art niyetli çalışmalar diğer gen değişikliklerine nazaran gen havuzunu alt-üst ederek insanlık var olduğu müddetçe ebediyen çok büyük felaketlere sebebiyet verecektir! Nitekim eşey genleri, diğer genlerin aksine, üzerlerinde yapılan iyi/kötü değişiklikleri nesiller boyu aktaracaktır. (https://www.medimagazin.com.tr/authors/ismail-hakki-aydIn/tr-dokunmayin-su-genlerimize-72-87-4143.html)

Her şeyin tedbirini şimdiden almak gerek.

Yoksa,“Bırakın beynimiz ve genlerimiz bize kalsın!” demek için çok geç olabilir!

Tabii ki klasik matematik, fizik, zaman ve mekân kavramlarını alt üst eden kuantum... Bu çerçevede; konnektom, laniakea, epigenetik, nörobilim, nörokuantum, nöroteknoloji, nöroflozofi, yapay zekâ, androidler, atomaltı âlem, laptonlar, kuarklar, tanrı parçacığı bozonlar, gravitonlar, sicim teorileri, titreşen evren, ideler alemi, gölgeler, kurgulanmış bilgisayar oyunundan farksız olan bir kainat, bir hayat, holografik beyin, holistik evren, illüzyonla geçen ömür, ütopya, kutsal kitaplarla ilgileri, teolojik yorumları ve daha birçok şey beynimde cirit atıyor bendeki “Ben”e inat!

Ve işte birkaç aforizmamız ve bestelenmiş bir rubaimiz...

*Merak, bilimin, bilim de medeniyetin arkasındaki sihirli ve itici güçtür!

*Paylaşmadığın bilgi ve tecrübe senin değildir!

*Hastalıkların önlenmesi için harcanan bir kuruş, tedavileri için sarf edilen milyarlara bedeldir!

*İstiklâl, istikbal ve istikrar bilimdedir!

*Beyin, bütün kâinatı içerisine alabilecek kapasitededir!

*El aman! Amansın derde, amansız derman!

*Paylaşırsan zengin ve âlim, paylaşmazsan fakir ve zalim!

*İnsan; hayata en büyük düşman!

*Müteharris müştekî, mütevekkil münzevî...

*Bilim, Kuran’ı anlayabilmek için bir meşaledir!

Hicaz Şarkı

Güfte; İsmail Hakkı Aydın

Beste; Neyzen Şaban Keşkeş

Usûl;   Aksak

Bahçemde segâh, kışta hicaz, yazda nevâsın!

Son devrede bir taze bahar, başka devâsın!

Gönlümde hazan goncası, sultaniyegâh Yâr!

Sen her gece rûhumdaki cân, derde şifâsın!

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum