Dünyaya geleceğimizin müjdesi ile açılan kollarımız sarılmayı beklerken, tek kişilik dünyamıza yeni bir dünya sığdırmak için sevgi ile hazırlıklara girişip şenleniriz. Ayları, günlere bölüp, saatlerle ölçtüğümüz bu süreçte nefes alışlarımızın ritmi değişir, estetiği zenginleşir, söylemleri güzelleşir, duygusu sanatlaşır.
İlk nefesini beklediğimizin An’ının umutlarıyla, hayalleriyle güzelleşen ruhumuzun nefes alma sanatı gelişir. Neşeyle, acabayla beklenen zamanlarda, pamuk ipliği kadar ince olan duygularımız gerginleşir.
Dua ile açılan ellerimiz yüreğimiz ile kenetlendiğinde, gözlerimizde gezinen umut ışıkları sevgi ile ışıldar. Dokuz ay, on gün ( istisnalar hariç) süren bu bekleyiş yolculuğu, bizlere sabrı, mutlulukla öğreten, bilgiyle donatan, deneyimle eğiten ve en istenerek yaşanılan bir süreçtir. Sabrı öğreten bu süreçle birlikte yüreğimizdeki sevgi büyür, sarar, çoğalır, çoğalttığı gibi, bu süreç canı gönülden kabullenilendir.
Yana açılan kollarımız canımızda can olan hasretimizi kucaklarken, nefesimize sevme sanatıyla bir nefes daha ekleriz. Nefesi nefesimizde, sevgisi yüreğimizde aşkla soluklanır, aşkla nefeslerimizi çoğaltırız.
Son nefesin haberi, ilk nefesin vadesinin dolduğunu haykırdığı an, nefesimiz düğüm, düğüm, düğümlenir… Yutkunuruz, içimiz sızlar, kalbimiz kanar, dünyamız da siyah gölgeler oynaşır, gözlerimize hücum eden yaşlar kah dışarı sızar, kah içeri akar.
Yüreğimiz yanarken, özlemlerin adresi, fotoğraflarda yeri boş kalacak olan nefesin, son yolculuk hazırlıkları başlar. Bu kez ardına kadar açılan sabır kapılarında gönülsüz nöbetler başlar. Öğretileriyle eğiten bu sabır türü, istenmeyen daha doğrusu en son arzu edilendir. Artık nefesimizin sık, sık daraldığı, göğsümüzün sıkıştığı, direncimizin kırıldığı sabrımızın sınandığı, sevgimizin anılarak dillendiği bir süreç başlar.
İlk nefesimizden son nefesimize kadar olan bu süreçteki, Nefes Alma Sanatımızı yaşarken yüzlere bakabilecek kadar temiz, yüreklere dolacak kadar güzel olmasının yanı sıra yüreklerde sevgi ile anılacak kadar kalıcı ve kaliteli olmasıyla da derinleştirip hoş sedalar ile baki kılabiliriz.
Değerli Sanat dostlarım, her nefes alışımızın fiziksel yaşamışlıktan öte, özgürlüklerle, güzelliklerle, sanatla göğsümüze dolarak, mutlulukla yıllara, yüreklere, An’lara, anılara doğru solunmasını diliyor, nefeslerinizle nefeslenerek, bir sonraki yazı dili ile sohbetimizde çoğalmak üzere sanatımla demlenerek nefes almaya gidiyor, saygımla sevgimle selamlıyorum yüce gönüllerinizi.
Perihan KOCA 03.11.2016 Kadıköy
ÖMRÜM GEÇER Mİ SENSİZ Gülmeden bir yürek kaç kez yıkılırBudanır dalları her gün kırılırYalvaran dilleri umut haykırırBir nefeslik ömrüm geçer mi sensiz Dökülen saçları bir bir sayarımKendimle konuşur dünü ararımUykuda harcanan güne yanarımBir nefeslik ömrüm geçer mi sensiz
Perihan KOCA 11.11.14 Kadıköy
perihankoca.com, sanatinrekleri.com, [email protected], [email protected], Instagram, facebook ve diğer.
FACEBOOK YORUMLAR