Hitabette Görgü Sanatı

Hitabet görgüsünde güzellikler yaşadığımız gibi üzüldüğümüz, sinirlendiğimiz, efkârlandığımız, sevindiğimiz, itildiğimiz, çekildiğimiz nice durumlar yaşayıp, yaşatmışızdır.
Hitabet iletişimde maddi ve manevi yolları açtığı gibi, insandan insana açılan kapıları doğrudan aralar.
‘‘İçeriği, inandırıcılığı, samimiyeti, tonu, tınısı, dili, rengi, tadı, aklı, sadeliği, dayanağı, çağdaşlığı, ilmi dokusu, saygısı, sevgisi, edebi, ahlakı, hakkaniyeti gibi sıralayabileceğimiz birçok önemli etken hitabetin gücünü ortaya koyarken, görgüsünü açığa çıkarır.’’
Öncelikle iletişimde hitabet görgüsünde kendimizle baş başa kalarak tarafsız ve samimimi bir ayna akılla kendi hitabetimizi gözden geçirmeliyiz. Ki aynada kendimizi ne kadar dürüstçe açığa çıkarmayı başarırsak etrafımızdakileri, politika sahnesinde yer alanları, siyaset çizgisinde dolaşanları, büyüklerimizi, küçüklerimizi, ailemizi, yani yaşam sahnesinde yer alanları, eli kalem tutanları, mikrofon karşısında bağırtıyla konuşanları, argo ya da küfürle söylemde bulunanları yani tüm seslerin hitabet görgüsünü doğru kavrama oturtabilelim.
Bu konuda en büyük sorumluluk öncelikle kişinin kendinden başlar. Zira bu uhdeyle en yakın halkadan en uzak halkaya kadar dalga dalga uzanan bu iletişimde hitabet görgüsü en insani tınılarla yayılsın, yaygınlaşsın, dudaktan kulaklara, yürekten, yüreklere ulaşsın.
Özellikle aynı ortamı paylaştığımız, çocuklarımız, gençlerimiz kulak kirleten, hitabet görgüsünü örseleyen bu hitaplarda günümüz bulaşıcı hastalıklarından daha süratle etkilenmektedirler.
Hitabet görgüsünde iyi örneklerin mumla arandığı bu sahnede, kötü örneklerin baskın bir üslup kazandığı, yaygın bir davranış halini aldığını, öğretilen bir güdü ile tercih edilen olduğunu ayna aklımızın dikkati ile gözlemleyebiliriz.
Bu noktadan sonra atıfta bulunduğumuz virüs örneğinde olduğu gibi, bulaşıdan sonra toplumu iyiye, güzele, edebe, hitabet görgüsüne sevk edecek aşıyı bekler dururuz.
Değerli dostlarım; Bir sonraki yazılı sohbetimizde buluşmak üzere, yağlıboya resmimin görselini, bir şiirimi ve youtube’da (insan vardı sevgi yoktu https://www.youtube.com/watch?v=QaKz4oxs0u8 ) yayımladığım bir şarkımı güzel gönüllerinize bırakıyorum. Hitap görgüsünün en güzeline, en iyisine, en yapıcısına, en ahlaklısına, en adiline, en dinlenilesi, en tercih edilesi nadide yüreklerinize layık güzellikler diliyorum.
Sevgiyle kalın, sanatla kalın, sağlıkla ve bol nefesle kalın.



BU DÜNYADA DOĞAN YALAN İNSANLAR

O sahte yüzlerle pis pis gülerek
Cebinde kefenle doğan insanlar
Bir anne rahminde sefa sürerek
Bu dünyada doğan yalan insanlar

Aynaya bakınca melek gördünüz
Hainden de öte şeytan insanlar
Mezara kadardır sizin hükmünüz
Bu dünyada doğan yalan insanlar

Sevgiyi kurutmuş aşkı unutmuş
İnsanı insana satan insanlar
Çıkarı uğruna kirli yol tutmuş
Bu dünyada doğan yalan insanlar

Üç gram mideyle dünyayı yutan
Yalandan talandan doyan insanlar
Ahlakı yok sayıp haksızı tutan
Bu dünyada doğan yalan insanlar
Perihan KOCA
www.perihankoca.com
www.sanatinrenkleri.com
[email protected]
[email protected]
Twitter & Facebook & Instagram