Zam değil, paramıza sağdan konan ilk sıfır!

Bu iktidar 2002 Kasım seçimlerini kazanmıştı. 1 ocak 2005 yılında, yani üç yıl iki ay sonra paramızın, sağından altı sıfır atma kararını uygulamış, bunu büyük bir ekonomik başarı olarak duyurmuş ve sahiplenmişti.
Oysa bu karar, çok önceden, Ecevit koalisyon hükümetince alınmış ve bu hedef doğrultusunda, tüm ekonomik önlemler, uygulamaya konmuştu.
Yani?
Bu iktidar hazıra konmuştu...
Sadece bu konuda mı?
Elbette koca bir hayır!
1999 depremlerinin maddi bilançosu ile manevi yükü ve enkazı, Ecevit ve koalisyon ortakları sırtında taşınmış, tüm siyasi olumsuzluklarını üslenmişler, bedelinide seçimlerde ödemişlerdi!
Ayrıca iç dış borçlanma dengesi, makul bir düzeye gelmiş, onurlu ve milli çıkarlara uygun dış politika ile hem körfez harekatı hem ortadoğu da oynanan ABD BOP senaryoları, kadük edilmişti.
Sadece bu kadar mı?
Bankacılıkla ilgili BDDK, SPK, bağımsız MB ve çalışanlar için bir sürü, sosyal ve ekonomik düzenlemeler yapılmış, ihale ve özelleştirme yasaları, milli çıkarları en üst düzeye koruyacak duruma getirilmişti...
Anlatmakla bitmez...
Ama unutturularak bitermiş!
Yirmi bir yılda, değil bunları nerede ise yüz yılını idrak eden ve gelmiş geçmiş tüm  Cumhuriyet hükümetlerinin yaptıkları ve kazandırdıkları eserleride, unutuk ya da millet olarak unutmuş gibi yapıyoruz!
Eskilerin güzel bir sözü vardır;
Güneşe kar,
Hazırada dağ dayanmazmış...
Hülasa
Elde avuçta ne varsa
Sattık, savdık
Borç parayla
Yedik, içtik
Yıllar boyu işletme garantisi ile haddimizi aşan, beton yapıların harcına, milli servetimizi gömdük
Şimdi gelinen nokta ise harç bitti yapı paydos!
İşin en kötü yanı ise bunu tüm dünyanın başından beri bilmesi ve bizi bu batağa iteklemeye destek olmasıdır!
Onlar için önemli olan, kendi ve ülke çıkarlarıdır elbette...
Ama ne acıdır ki toplumun gözü, kulağı ve sesi olması gereken medya, üç hatta dört maymun olmuştu!

Sözün özü;
Yediğiniz hurmalar gün gelir, midenizi tırmalar
Kolunuz yorulmadan attığınız sıfırlarda,  gün gelir, birer birer geri dönermiş...