Bunun için de müneccim olmaya hata ekonomi bilmeye de gerek yok zaten.
Görünen köy kılavuz istemez…
Meydanlarda ki konuşmalar, demokratik bir ülkede rastlanmayacak tavırlar sergilenen bir seçim ortamında daha ne bekliyorduk ki?
Yok, efendim o şunla, bu bununla, el ele kol kola muhabbeti!
Bir yandan, devlet olanakları
Diğer yanda, parayı nerden bulup buluşturacağız çaresizliği.
Gülelim mi ağlayalım mı şaşırdık, kaldık!
Yerli böyle olunca, yabancı durur mu?
Siyasiler ne derse desin, seçim sonrası, sorun bitecek mi sanıyordunuz?
Elbette hayır!
Ekonomi kimin elinde, hangi yöne gidecek bir süre bu beklenecekti, hala o konumdalar.
Sonrasında yeni ekonomik bakış açısına göre, sektörlerin hangisi canlanıp öne çıkacak, bu da zaman alacak elbette…
Belli ki borsada, önlemlerin berraklaşmasını bekleyecek...
İktidar, çalışanların ücretlerinde bir iyileşme yapsa da, anında eriyip gidiyor, önlenmesi de mümkün görünmüyor.
Ücretli diğer bir tanımla, açlık ve yoksulluk sınırların bile altına inen bu kesimde, artık bıçak kemiğe dayanmış durumda.
Göstermelik zamlar, sendikalarla istediği gibi yapılan tek yanlı pazarlıklar, bu şekilde devam ederse, sosyal barışın devamı çok güç gözüküyor!
İvedilikle iç yatırıma yönelik, piyasalar canlanması ve istihdamın artması ekonomimiz için olmazsa olmazıdır!
Yabancılar, yeni kabinede, ekonomi bakanının yanında, adalet bakanlığı ve yargı bağımsızlığına yaklaşımı da ilk öncelik olarak, dikkate alacak ve buna göre tavır sergileyeceklerdir.
Her halükârda güven öne çıkmış durumdadır ve bu güven soyut verilerle desteklenmedikçe, güvenli eko-limanlardan, para yüklü gemiler ayrılmayacaktır…
Sözün özü;
Paranın önceden her türlü kokuyu alma gibi bir özelliği vardır!
FACEBOOK YORUMLAR