Kazım ÇİLOĞLU

Kazım ÇİLOĞLU

Kazım ÇİLOĞLU
[email protected]

Sanal alem mi, sandık mı?

06 Nisan 2023 - 17:03

Nerede ise yirmi yılı, aynı iktidar partisinin, mutlak hakimiyeti ile geçirdik ve bu günlere geldik! 
Bu süreç içerisinde, bir defa da olsun, toplumun tepkisi ya da talebi ile erken seçime gitmedik. 
İktidar ise sadece öncesinde ki bir seçimde, oy kaybı nedeni ile ama gene yönetimde kalarak, sözde istikşafı(!)koalisyon görüşmeleri ile ülkeyi altı ay oyalayıp, bir nevi aba altından sopa ve bir sürü asayiş, ekonomik gerekçe gösterip, tekrar seçime gitti. 
Ve tek başına iktidar olabilecek sayıda milletvekili ile yürütme erkini kesintiye uğratmadan sürdürdü! 
Diğer yandan bu uzun ve tam yetkili yürütme döneminde, aşama, aşama ve öncelikle medya, çok cazip krediler alan birilerine satılmaya, sonra müsteşarlıklardan başlanarak, eğitim, adalet, sivil, asker bürokrasi, yasa düzenlemeleri ve atama furyası ile devlet yönetiminde köklü değişim ve dönüşüm, devam etti durdu... 
En nihayetinde yaşanan bu olaylardan sonra, bir referandum ile devlet yapısı ve yönetim şekli tamamen değiştirildi! 
Elbette tüm bunlar seçmenin oyu  ve onayı ile yapıldı... 
Neticede şimdi başta ekonomi, sanayide ve büyük bir toplum kesiminde büyük bir sıkıntı ya da hoşnutsuzluk yaşanıyorsa? Bu seçilenlerin değil, onları seçenlerin kusuru ya da kabahati değil midir? 
Öyle ya, bu iktidar döneminde, on dan fazla genel, yerel seçim ve referandum yapıldı... 
Son Yerel seçimlerde, büyükşehir belediye başkanlarını millet ittifakı kazansa da, gene iktidar, yerel meclis üyeleri ile ilçelerin, çoğunu almış oldu! 
Bu günlere gelene kadar, bakıyoruz ki sanal alemde ve piyasalarda, muhalif görüşlüler çoğunlukta ama seçimlere sıra gelip, gerçek sandık ortaya konuğunda, sanal alemde oluşan tepkinin, sandığa yansımaması, koca bir demokratik soru işaretidir? 
Bu çelişkiyi toplum bilimcilerin ve ekonomistlerin enine boyuna araştırması gerekir! 
Diğer bir yandan, sanal alemde oluşan toplumsal kızgınlık ve tepkinin basıncını düşürüyor, seçmende sanal bir tatmin oluşturuyor da olabilir! 
Belki de  bir çeşit toplumun ve piyasaların gazını alıyordur... 
Ya da çok bilinçli bir oluşumla, toplum yanıltıp, yönlendiriliyor! 
İşte bu nedenlerle, demokrasilerde sonuç alabilmek için, sanal değil, gerçek demokratik eylemler yapılması, kural haline gelmiştir... 
Yapılan tepkiler, yürütmeyi ve seçilmişleri endişelendirmiyor ise? 
Biliniz ki seçilen muktedirler, yaptıkları yürütme yöntemlerinden, asla vaz geçmeyeceklerdir! 
Hele hele  her seçimde, ekseri oyu almaya devam ediyorlarsa? 
Hali ile ''en iyiyi, en doğruyu ben ya da biz yapıyoruz veya yanlış da yapsak, seçmenin teveccühü bizden yana, o halde durmak yok yola devam'' diye düşünmeleri, son derece doğal ve yerinde değil mi? 

Demek ki 
''seçtikleriniz sebep, yaşadığımız ve karşılaştığımız iyi ya da kötü her şey sonuçtur!'' 
Seçmen ve özellikle sanayici ve sermaye, önce verdiği oyu ile aynaya bakmalı, sonra seçtiklerine serzenişte bulunmalı ya da tepki göstermelidir. Gerisi Lafügüzaftır... 

Sözün özü; 
Demokrasilere güç ve değer katan, seçmenin, sermayenin, özelliklede ücretlinin isabetli ve yerinde oy kullanması ve her daim seçtiklerini denetleyebilmesidir!

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum