MEDYA SEÇİMDEN DERS Mİ ALMIŞ?

Hadi canım sizde
Seçim medya için olsa, olsa reytinglerin arttığı
Bolca reklamların alındığı
Kendi çıkarlarına göre konuşanların birde üstüne para alıp geyik muhabbeti yaptığı
Siz ister ekran deyin ister plazma
İçinden pis kokuların çıktığı
Koca bir cam kavanoz
 
Yaşını başını almış kadın grupları
Gene yaşını başını almış erkek grupları
Haftada bir
Kabul günü, altın günü
Ya da kahve toplantısı yerine ekranlara çıkıp
Yok, efendim sende gel bize katıl ve ya eko diyalog mu yoksa? Eko monolog mu?  Olduğu belli olmayan nevi kendilerinden münhasır yapımları elan gözümüze sokuyorlar
Dakka başı ülkede ne kadar tanınmış sanatçı varsa
İyi paralar aldıkları reklamlarda
Üstelik hemen hepsinin, adı Türk ama kendi yabancı, şirketlerin ürünlerini, ballandıra, ballandıra bize tanıtmaları
Bizim bunları tüketmemiz için yaptıkları şaklabanlıklara devam ediyorlar
Bu nasıl sanatçılık?
Ülke ekonomisi borç batağında yüzerken tasarruf etmesi gereken bir toplumda tüketicilerinin sözcülüğünü yapanlara
Elini sıcak sudan soğuk suya sokmadan, ha babam de babam cebini doldurma peşinde koşanlara, ne zamandan beri tüccar değil de, sanatçı deniyorsa?
Güya medya demokrasinin dördüncü ayağı!
Ayağa bak hizaya gel
İşte seçimler bitti
Tak sepeti koluna herkes kendi çıkarının yoluna
Eleştirmek mi?
Olayların üstünde ki örtüleri kaldırmak mı?
Hadi canım sizde! 
Onlarla uğraşıp hem reytingden hem de reklamlardan olup, birde iktidarı karşımıza mı alalım?
Ne güzel bak
Beyazlı, kutulu, evlenmeli iki sandalyeli, bedava konuklu
Kah, kah lı ve de kih, kih li
Biraza da şarkılı, türkülü hele, hele kolbastılı oldu mu?
Yayınla gitsin
Nasıl olsa başka eğlence şansımız yok
Öyle ya
Bu gelir düzeyi ile eğlenmek için sinemaya, tiyatroya, operaya ya da dışarıda yemeğe maaile gidecek halimiz yok ya!
Kör tuttuğuna sarıldığı gibi, bizimde elimiz, uzak kumandaya sarıldığı müddetçe
Oyumuzu, ücretlerimizi, çıkarlarımızı da bu uyanıklara da daha çok kaptırırız….
Ne zaman ki önce elimizi, sonra aklımızı, bu uzak kumanda illetinden kurtarabilirsek!
Belki o fi zamanda…

Sözün özü;
Sandığı dövemeyen seçmen cüzdanını dövermiş…