29 Ekim Cumhuriyetin Yüzüncü yılı ve Bayramımız kutlu olsun...

       

Ulu önderimiz Atatürk bir toplantıda kendine methiyelerle başlayan kişiye mealen der ki;

''Beni övme sözlerini bırakınız; gelecek için neler yapacağız, onları söyleyin!''
Bu gün onu meth edenler bilmelidir ki onun ruhunu huzura kavuşturacak bu sözlerden ziyade, onun verdiği hedeflere yürüyecek siyasileri seçebilmemiz ve onları hiç çekinmeden denetleyip, sorgulayabilmemizdir! 

Şimdi hep birlikte geriye dönüp, onun  çağdaş eğitim, hukuk, tıp ve milli ekonomik, kalkınma ile sanayi, çevre, tarım ve dokumacılık alanlarının gelişmesi için kurduğu, üretim tesislerinin ne olduğuna, bir bakmalıyız. Milli değerlerle, milli saygınlığımız ile başta Ege de kaybedilen adalara, komşularımızda ki akan kan ve göz yaşlarına, gelir adaletsizliğini, ekonomide dışa bağımlığımız gibi, şimdi olmayan bir sürü kazanımlarımızı da gözümüzün önüne getirip, kendimize hiç ama hiç acımadan, öz eleştiri yapıp, bu ataletten silkinip, ayağa kalmalıyız ve onu meth eden değil, onun tırnağı kadar olmayı başarabilelim.

Bazıları da vardır ki;

Dünyanın taktirini kazanmış böyle nadir liderleri, ya meth ederek ya da tam tersi seviyesiz ithamlarla yererek, kendilerininde bir değer olacağını sanırlar! O nedenledir ki değil dünya çapında, ülke içinde bile önemli bir şahsiyet ve gelecek nesillerin hedefi de olamaz, unutulur giderler...

Cumhuriyet ve demokrasi güzel vaatler ve söylemlerle değil, korkmadan ve cesurca dimdik durulan eylemlerle korunabilir!

Kutlu olsun...