Dr. Abdulrezzak ÇİL

Dr. Abdulrezzak ÇİL

[email protected]

Aileler, Karnelerdeki Notların Sorumluluğunu Paylaşmaya Hazır mısınız?

17 Ocak 2025 - 12:56

Her eğitim döneminin bir “karnesi” olur. Karneler, öğrencilerin ve ailelerin bir dönem boyunca ne durumda olduklarını anlamaları için önemli bir araçtır. Bu belgeler, akademik başarıyı somut bir şekilde göstermeyi ve çalışma performansını ölçmeyi amaçlar. Ancak bu değerlendirme sadece öğrencinin çalışma performansıyla ilgili değil, ailelerin de sürece katılımıyla ilgilidir.
Geçmişte, karne günleri büyük bir heyecanla beklenirdi. E-okul sistemiyle birlikte bu heyecan biraz azalsa da karnenin içeriğini önceden bilmek önemli avantajlar sunuyor. Veliler, dönem içindeki gelişmeleri takip ederek sorunlara önceden müdahale edebiliyor. Bugün, tüm öğrenciler karnelerini aldı. Bu noktada ailelere önemli bir tavsiyede bulunmak istiyorum: Akşam bir “karne inceleme toplantısı” düzenleyin. Bu toplantının nasıl yapılacağına dair birkaç önerim var. Öncelikle aşağıdaki güncele sayılar verileri inceleyelim.
2024-25 Dönemi Eğitim Verileriyle Karne Değerlendirmesi
Türkiye’de Eğitim Sistemi’nin Genel Durumu
2024-25 eğitim-öğretim yılında, Milli Eğitim Bakanlığı’nın verilerine göre Türkiye genelinde yaklaşık 19 milyon öğrenci, 1,2 milyon öğretmen ve 71 bin okul bulunmaktadır. Bu rakamlar, eğitim sistemimizin kapsayıcılığını ve genişliğini ortaya koyarken, aynı zamanda çok sayıda bireyin ortak bir başarı için çaba sarf ettiğini göstermektedir.
Eğitim Kurumları ve Katılım Oranları

  • İlkokul: Öğrenci sayısı yaklaşık 5,5 milyon. Ailelerin bu dönemde eğitime katılım oranı çok yüksek.
  • Ortaokul: 4,5 milyon öğrenci, ergenlik dönemine denk gelen bu yaş grubunda eğitim başarısı aile desteği ile yakından ilişkili.
  • Lise: Yaklaşık 6 milyon öğrenci, sorumluluğun çoğunlukla öğrencilere geçtiği bir eğitim kademesi.
  • Üniversite: Lisans düzeyinde 8 milyon öğrenci eğitim almakta, burada ailelerin akademik süreçlere katılım oranı düşürmektedir.
Bu veriler ışığında karnelerin değerlendirilmesi önümüzdeki eğitim dönemlerine yönelik stratejiler geliştirilmesine yardımcı olabilir.
Yaş Gruplarına Göre Karne Değerlendirme
İlkokul: Karnenin %80’i Ailenindir
İlkokul düzeyinde karnenin büyük bölümü ailenin sorumluluğundadır. Aileler, çocuğun akademik başarısızlığının kaynağını belirlemek için özenli bir analiz yapmalı. Sorunun biyolojik ya da pedagojik bir nedeniyse, bir uzmandan yardım almak gerekir. Aileden kaynaklanan bir sorun tespit edilirse, ebeveynlerin tutumlarını değiştirmek için gerekli adımları atmaları şarttır. Erken fark edilen sorunların çözülmesi daha kolay olacaktır; aksi takdirde bu sorunlar ileride kanıksanabilir ve kalıcı hale gelebilir.
Ortaokul: Karnenin %65’i Ailenin, %35’i Öğrencinindir
Ortaokul döneminde ailelerin sorumluluğu bir miktar azalsa da çocuğun akademik başarısında hala belirleyici bir rol oynarlar. Bu dönem, ergenlik dönemiyle örtüştüğü için ailelerin dikkatli ve destekleyici olmaları gerekir. Karne, sadece ders çalışma sorunlarına değil, aynı zamanda ergenliğin getirdiği duygusal iniş çıkışlara da işaret edebilir. Yaz tatilini verimli bir şekilde planlamak, bu dönemde karşılaşılan sorunları çözmek için etkili bir stratejidir.
Lise: Karnenin %35’i Ailenin, %65’i Öğrencinindir
Lise düzeyinde karne sorumluluğu daha çok öğrenciye geçer. Ancak bu, ailenin tamamen devre dışı kaldığı anlamına gelmez. Aile, öğrenciye rehberlik etmeye devam etmeli, ancak sorumluluğun ağırlığını öğrencinin almasına izin vermelidir. Sorunların kaynaklarını anlamak için açık bir diyalog kurulmalı ve gerekirse profesyonel yardım alınmalıdır.
Üniversite: Karnenin %20’si Ailenin, %80’i Öğrencinindir
Üniversite, öğrencinin kendi sorumluluğunda olan bir dönemdir. Ancak ailelerin süreci tamamen bırakmaması önemlidir. Veliler, çocuğun notlarını takip ederek ve destek vererek yanında olduklarını hissettirebilirler. Akademik başarı, gelecekteki kariyer hedefleri için kritik bir öneme sahiptir. Mezuniyetin gecikmesi veya not ortalamasının düşmesi, ileride öğrenciyi zor durumda bırakabilir.
Bilişsel Davranışçı Kuramı ve Karne Değerlendirmesi
Bilişsel Davranışçı Kuram, bireyin düşüncelerinin davranışlarını nasıl etkilediğini vurgular. Bu yaklaşıma göre, bir öğrenci karnesindeki başarısızlığı fark ettiğinde, bu durumu kendine dair olumsuz bir inanca dönüştürebilir. Bu nedenle ailelerin ve öğretmenlerin öğrenciye destek olurken olumlu düşünce yapılarını pekiştirmesi önemlidir. Örneğin, “Bu derslerde zorlanıyorsun ama çabayla üstesinden gelebilirsin” gibi ifadelerle öğrencinin özgüveni artırılabilir. Öğrenciler bu artırılmış özgüvenle birlikte hem ara tatillerini hem de ikinci dönemlerini aile ve öğretmenlerinin rehberliğinde yeniden planlamalıdır. Aileler ve öğretmenler ödev bilincinde hareketle öğrencileri yönlendirmeli ve boş bırakmamalıdır.
Sorumluluğu Paylaşalım
Her aile ferdi, karnedeki payını kabul ederek, “Bu karne benim de” demelidir. Sorumluluğun paylaşılması, mutlulukları artırırken üzüntüleri azaltacaktır. Unutmayalım, karneler sadece akademik bir belgeden ibaret değildir; aile ve öğrencinin ortak emeğinin bir yansımasıdır. Bu hafta sonu, bir aile toplantısı yaparak karneleri sakin bir ortamda değerlendirelim. Karnelerdeki payları oranında sorumluğu üstlenmeli ve bir yok haritası belirlemelidir. Hem başarıyı içselleştirmeli hem de beklemedik durumların ikinci dönem önüne geçmeye çalışılmalıdır. Hepimize hayırlı karneler dilerim. 
Dr. Abdulrezzak ÇİL
Rehberlik ve Psikolojik Danışman ve Aile Danışmanı
[email protected]

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 2 Yorum
  • Volkan Özgül
    5 saat önce
    Aynen hocam katılıyorum...
  • Sümeyye Candan
    6 saat önce
    Hocam eğitimde ailenin rolünün ne kadar önemli olduğunu güzel bir şekilde vurgulamışsınız. Ebeveynlerin çocuklarının akademik başarısına olumlu etkide bulunabilmeleri için aktif bir şekilde sürece dahil olmaları gerektiği çok doğru. Hep birlikte eğitim sürecini desteklemek başarıya giden yolu açacaktır.

Son Yazılar