Çıkılıp dünya dolaşılmalı, nerde ne var gezilip görülecek diye... Bir araştırma yapılmalı; hangi ulus hangi buluşu yapmış hangi büyük sanatçıları, felsefecileri çıkartmış diye...
Topu alıp arkadaşlarının karşısına geçerek, "hepinizsiniz ben tekim" demeyen çocuk yoktur her halde...
Bu çocukların büyümüş halleri şimdi, aynı alışkanlıkla; bütün ülkelerin gezilip görülecek yerlerinin karşısına kendi ülkesinin gezilip görülecek yerlerini, diğer tüm ulusların sanatta ve bilimde önemli karakterleri karşısına kendi önemli karakterlerini tek başına koyup, sonra da komplekse kapılıyor olmalı.
Oysa sinemayı tüm ülkeler (Avrupa) hep birlikte icat etmedi, sadece Fransa icat etti. Dolayımsız olarak Türkler bu konuda İngiliz'in, Alman'ın, İspanyol'un vb konumunda...
Yer çekimini, suyun kaldırma gücünü tüm ülkeler birlikte fark etmedi; uçağı, şemsiyeyi, cep telefonunu tüm ülkeler hep birlikte icat etmedi.
Dolayımsız olarak Türkler bu konularda da İngiliz'in, Alman'ın, İspanyol'un, Rus'un vb konumunda...
Türklerin sanat, bilim, icat alanında neler yaptığı, ayrıca ülkenin gezilip görülecek ne kadar muazzam yerleri olduğunu görmek için küçük çaplı bir araştırma yeter.
Burası, üç tane ciddi kitap okumayanların yeterince çeviri kaynak olmadığından, gününü 20 farklı sözcük kullanarak geçirenlerin Türkçenin bilim dili olmadığını iddia ettiği, ülkenin beş şehrini gezip dolaşmayanların şans eseri ortasından geçtiği ülkeleri (sanki oraları yaşamış sayılır gibi) öve öve bitiremediği aşağılık kompleksi içinde debelenenler sayesinde bahtsız bir ülke, bahtsız bir toplum...
Bu ülke ve bu toplum için en büyük tehlike "bizden bir şey olmaz" zihniyetini bu ulusun aklına, kalbine, ruhuna yerleştirmek için güdümlü bir mesai harcayanlar değilse, başka kimdir?
FACEBOOK YORUMLAR