Sabır talebi

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek sabır istedi. Baktığınızda 20 yıla yayılan, ama özellikle son 5 yılda tercihin ötesine geçip aklı zorlayan uygulamaları düşündüğünüzde haklı. Haklı da neye göre?

Göz ardı ettiği husus, sabredecek insanların dermanının kalmadığı ve bir yaşam savaşı veren durumda olduğudur. Gerçi bu sabır talebini vatandaşa mı, yoksa Cumhurbaşkanı’na mı yönelik yaptı emin değilim.

Çünkü zaten yıpranmasını yok sayıp, sonra da kriteri belli olmayan enflasyon hedefi üzerinden zam vaat ettiğiniz insanlara yöneltmek abes ile iştigale girer. Hatta o insanlar ki, harcamasının izahı yapılmayan bütçe açıklarını da karşılaması istenen, işin muhatabı.

Kimse bana deprem demesin. Evet çok büyük bir acıydı. Asrın felaketiydi. Kaldırılması gerek maddi gerekse de manevi bakımdan zor bir meseleydi; ama iş bununla bitmiyor. Zira geçen senenin ortasında da bütçe bitti ve ek bütçe adı altında ikinci bir bütçe yapıldı.

Şimdi sorarım size:

Açlık sınırının altında yaşayan, yoksulluk sınırının uzağından geçmeyen, kredisi kesilmiş, geliri güdükleşmiş bu insanlar nasıl sabır gösterecek?

Nebati’nin Bakanlık döneminde yaptığı affedilmez hataların sabrı, neden yiyeceği ekmeğin sayısında kısıntıya giden insanlara düşüyor?

Çocuğunun boğazından mı kesecek? Zaten kesiyor. Sosyal hayatından mı fedakarlık edecek? Zaten ediyor.

Ev sahibiyle mahkemelik mi olacak? Zaten oluyor. Köle fiyatına mı çalışacak? Zaten çalışıyor.

Para kazanmadan üretim mi yapacak? Zaten yapıyor. Kazanmadığı paranın, yaşamadığı konforun vergisini mi ödeyecek? Zaten ödüyor.

Boğazından, yaşamından, ulaştırmasından, çocuğunun kırtasiye masrafından, belki alacağı yeni bir ayakkabıdan mı kesecek? Zaten kesiyor.

Bir vatandaştan daha ne kadar fazlası istenebilir ki, meseleye bir de sabır ekleyelim. Bakan Şimşek sokaklara çıksın. İşsizden bile sağlık sigorta primi istenen bir ülkede hangi kriterlere göre insanlar sabır gösterecek?

Yanındaki mülteci vergisiz çalışırken, çocuğunu doktora götürürken yol parasını düşünürken, birilerinin sonsuz haklarla yaşadığını görürken, ekmeğinin hesabını yaparken, israf düzeyindeki harcamayı görüp, itibardan tasarruf olmadığı anlatılırken neye sabır gösterecek?

Şimdi tekrar soruyorum Bakan Şimşek’e: Sabrı vatandaştan talep ediyorsanız da, neye sabredecek? Bir de dip not: Bunu neden dış basında söylüyorsunuz? Dönüp muhatabına anlatsanıza...
[email protected]