Yeni Kabine açıklandı. Elbette ekonominin üzerinde durmakta fayda var. Bürokratlar topluluğu olarak çok da kötü gözükmüyor. Ama genel çatının ne olacağı, önceliklerin nasıl kurgulanacağı ve aslında hepsine birden Cumhurbaşkanı’nın ne kadar tahammül edeceği ise bilinmezliğini koruyor.
Bence yeni açıklanın Kabine’nin en iyi ismi Ömer Bolat... İş dünyasından gelen bir profesyonel, AB uzmanı, STK geçmişi var ve entelektüel seviyesi de oldukça yüksek. İnsanın içinden ‘keşke ekonominin patronu olsaydı’, demek geçiyor. Fakat açıklamanın yapıldığı gün en az ondan söz ediliyor olması da tercihin reel ekonomi mi, yoksa finans ekonomisi mi olacağına dair izlenimi veriyor gibi.
Dönelim en çok konuşulan isme, yani Mehmet Şimşek’e...Şimşek niye göreve geldi? Öncelikle bu sorunun yanıtını konuşmamız gerekmiyor mu? Hatta devir teslim sonrası yaptığı açıklamalar son 5 yılda yapılanların tümünün hatalı olduğuna atıfta bulunan cümleler değil mi?
Şimşek’e gelmeden önce başka bir sorunun yanıtını bulmamız gerekiyor. Tüm bu düzeysizliği, iş bilmezliği, savurganlığı neden yaşadık? Hadi yaşadık; gelip birinin yanlış olduğunu söylemesiyle konuyu kapatacak mıyız?
Milyarlarca doların buhar olup uçmasını, net rezervlerde bile eksiye düşmeyi, swap muhtaçlığını, 700’e vuran CDS’leri, ‘faiz düşerse enflasyon düşer’ tezinin faturasını yok mu sayacağız? Gözüken o ki, tartışılmayacak.
Şimşek’in görevi devraldığı Bakan Nebati’ye gözlerdeki ışığa dayanan kaynağı, uyuyup uyandıktan sonra neden bu tablonun ortaya çıktığını sormayacak mıyız? Konuşmayacak mıyız? Diyebilirsiniz ki ‘e seçim kazanıldı’. Yani bir anlamda vatandaş onayladı. O siyasetin konusu, ekonominin değil. Öyle bir dünya yok.
Dönelim Mehmet Şimşek’e... Neden görev ona verildi? Hatta neden kurtarıcı gözüyle bakılıyor? Mehmet Şimşek’in bakanlık dönemi öyle çok büyük başarılarla dolu değil. Dünyada parasal genişlemenin olduğu süreçte görev yapan, bu sayede de ortaya çıkan dünün sahte cenneti, bugünün cehennemini yaratan isimlerden biri.
2018’den sonra görev almamış olması ve ondan sonra gelenlerin işi hiç becerememesi, onu başarılı kılmaz. O zaman gerçekten neden görev ona verildi? Bir kez daha ‘insan kınadığını yaşamadan ölmezmiş’ kuralının işlediğini görüyoruz.
Çünkü Mehmet Şimşek tercihinin tek bir nedeni var. Para bulma ihtimali... Bu bize ne hatırlatıyor? Kemal Derviş vakasını... O yıllarda da Derviş’in göreve getirilmesinin tek nedeni buydu. Bugün görece yurtiçinden bulunmuş olması Mehmet Şimşek’i, Kemal Derviş’ten farklı mı kılıyor?
Tek farkı Derviş, elinde raketle uluslararası ihtiyaçlara binaen getirilmesi gereken kuralları anlatıyordu; Şimşek’in elinde tenis raketi olmayacak. Nitekim görevi devralırken makro finansal istikrarı öncelikleyeceklerini, rasyonel zemine dönme dışında seçeneğin kalmadığını, uluslararası normlara uygunluğu ilke olarak benimsemek gerektiğini söyledi.
Bu arada söylediklerinde de haksız değil. Ama o yıllarda Kemal Derviş de haksız değildi. Fakat kurallara uygun davranmak, ortaya koyacağınız yol haritası ile uyumlu olmalı. Yani bir kalkınma modelinin finansmanını yapmakla, borç para aramak arasında fark var. Tek dert para bulmaksa, o filmi biz gördük. Ve gözüken o ki, tek dert para bulmak. Şimdi neler olacak? Onu da yaşayıp göreceğiz.
[email protected]
FACEBOOK YORUMLAR