Çetin ÜNSALAN

Çetin ÜNSALAN

EKOPOLİTİK
[email protected]

Nisan açıklamasındaki dip mesaj

04 Şubat 2022 - 08:31

Türkiye resmi istatistiklere göre bile 2002 yılından bu yanaki en yüksek enflasyonla tanıştı. Bundan daha önemlisi üretici ve tüketici fiyatları arasındaki fark, gelen tüm zamlara rağmen yüzde 44’den yüzde 44,5 seviyesine çıktı.

Yani yaşanan tüm hayat pahalılığına rağmen üretici maliyet yansıtmaya yetişemiyor; yansıttığından fazla yıpranma yaşıyor. Bunun sonucunda ya hiperenflasyon ya da işsizlik ve iflas furyası geleceği zaten açık.

İş o kadar anormal ölçülere geldi ki OECD’nin enflasyon ortalamasını bile yukarı doğru tetikledik. Aralık ayı enflasyonu OECD Bölgesi’nde Türkiye’nin etkisiyle son 30 yılın zirvesini gördü.

Peki tüm bunların ışığında Hazine ve Maliye Bakanı Nebati ne dedi? Enflasyon nisan ayında zirveyi görecek. Niye nisan ayı? İşte bu konuda hiç kimsenin bir fikri yok. Hatta Bakan’ın bile olduğunu düşünmüyorum.

Çünkü daha önce zirveyi ocak ayı diye tahmin ettiklerini ama bunun nisan ayında gerçekleşeceğini söyledi. Dünyadaki eğilim, artan maliyetler, yansıtılamamış enflasyon farkları, olası döviz kuru atakları, petrol fiyatları, bütçe açığından kaynaklanan kamu zamları gibi hiçbir kriterin göz önüne alınmadığı açık.

Daha ilginç olanı ise Bakan Nebati bu açıklamayı yaparken ekledi: Ama yüzde 50’yi görmeyecek. 50 sınırına dayanmış bir enflasyon, arada gerekçesiz öngörüye sadece 3 ay var ve söylenen bu. Ama arkasından eklenen ifade daha ilginç: Umarım yanılmam.

İşte bu fotoğraf içerisinde Bakan İngiltere’ye yatırımcılarla görüşmeye gideceklerini ve Türkiye ekonomisinin şeffaf bir ekonomi olduğunu anlatacaklarını belirtti. Sizce vatandaşın inanmadığına, finansal okur yazarlığı yüksek, işi para yönetmek olan yabancı yatırımcı inanır mı? Elbette inanmaz.

Ayrıca nisan ayında enflasyonun tepe noktayı göreceği ifadesinin altından bir dip mesaj var. Nisan ayından sonra oranların düşeceğine dair alttan mesaj veriliyor. Bunun hiçbir inandırıcılığı olmadığı da açık.

Yani ekonomi yönetimimiz hiçbir gerekçe sunmadan, yine iktidar kanadından gelen turizm gelirleri enflasyonu düşürür ya da faiz düşüreceğimiz için enflasyonun düşeceğini belirten çok da kabul edilmeyecek tezlerin ışığında gidip yurtdışından para aramayı, bir yandan da vatandaşın tepkisini bu süreçte azaltacak itidal hedefleyen açıklamalar yapmayı ekonomi yönetmek olarak önümüze koyuyor.

Söylenenlerin hiçbir ekonomik karşılığı yok. Aksine risk algısını çoğaltmaktan başka hiç bir işe de yaramıyor. Neden? Çünkü bizde de, dünyade da geçmiş bir söylem çok iyi hatırlanıyor.

Şubat Ocak’tan, Mart Şubat’tan, Nisan Mart’tan daha iyi olacak. Oldu mu? Hayır. Çünkü ekonomi temennilerle sonuç veren bir dal değil. Ama söylem benzerliği herkese perdenin arkasındaki ismi anlatıyor ve tüm dünya bağırıyor: Sobe…
 [email protected]
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum