Kira fırsatçılığına darbe; gençlere destek

Nihayet beklenen oldu. Kira fiyatlarındaki anormal artış can yakıyordu. Bilhassa bu dönemden yararlanmak isteyenler, ya kiracılarına baskı yapıyorlar ya da gençlere ev kiralamayı yüksek fiyattan gerçekleştirmek istiyorlardı.

Sonunda hükümet bu duruma el koydu. Bundan böyle kira kontrolleri anlaşma sağlanan bir bütçeyle yapılacak. Fazla evi olanlardan kiraları düşürmesi istenecek. 10 adetten fazla evi olanın kirayı düşürmesi ise yasal zorunluluk haline getirilecek.

10 taneden az evi olanların ise teşviklerden yararlanarak, kiracılarına yaptıkları indirimler karşısında mağdur olmalarının önüne geçilecek. Peki en büyük problemi yaşayan gençlerin durumu ne olacak?

Düşük gelirli gençlere, kiralarını ödemelerine yardımcı olmak adına ayda 250 avro verilmesi planlanıyor. Hayır yanlış okumadınız. TL değil, avro... Çünkü tüm bu anlattıklarım İspanya’da oluyor.

Hatırlayacaksınız Almanya Berlin’de yapılan referandumda yüzde 60 oranında kiralık konutlar için kamulaştırma talebi kabul edilmişti. Fakat bunun bir bağlayıcılığı yok. İspanya’daki önlem ise daha ete kemiğe bürünmüş, net ve somut adımlardan oluşuyor.

Düşünsenize bizde aynı durumdaki öğrenciler terörist olarak nitelendirilirken, İspanya ayda 250 avro yardım yapmaya hazırlanıyor. Bizde tüm gelişmeler büyük bir duyarsızlık içinde izlenirken, orada hamle yapıp hem insanların rahatlatılması, hem de enflasyon başta olmak üzere ekonomik göstergelere olumsuz etki yapmasının önlenmesi amaçlanıyor.

Gördüğünüz gibi bir sorun, gelişme farkı gözetmeksizin her yerde yaşanabiliyor. Can sıkıcı olan ise sorunun varlığı değil, problemi reddedip, suçlayıp, bir de münferit olaymış gibi davranılması haline geliyor.

Bu temelde bir özgüven problemi... Şayet siz hata yaptığınızın farkındaysanız ve hatanız sonucunda bazı insanlar mağdur olup, bir de üzerine durumu dile getirmeye başlamışsa, bu olay sizin de sınavınız haline dönüşüyor.

Kendinize duyduğunuz saygı ve güven, sorunu göğüslemeyi, çözüm konuşmayı gerektirirken, özgüven eksikliği reddi, suçlamayı ve kendine karşı bir tavır olarak nitelendirmeyi gündeme getiriyor.

Ne yazık ki bu durum da fiyat artışlarında fırsatçı, dış siyasette dış güç, siyasette terörist nitelemesini sıkça dile getirenlerin aslında sorunun tam da kendileri olduğunu anlamalarını gerektiren bir hal alıyor.

Hayatta çok büyük problemleriniz olabilir. Ve tüm problemler çözülmek içindir. Fakat çözüm ancak gerçekçi olmak, rasyonel davranmak, olgun tavır sergileyip, akıl, bilim ve vicdan ile davranarak sağlanabilir. Bağırıp çağırarak değil.

[email protected]