Türkiye’nin en önemli sorunların biri hukuktaki aşınma. Bunda yapılan yanlışların çok büyük bir payı olsa da, demokrasiye inanan, normal vatandaşlar açısından başka da bir kapı yok.
Tüm yıpranmışlığına rağmen, hakkımızı hukukta aramak ve hukuka inancı taze tutmak durumundayız. Lakin son yıllarda kavramın içi o kadar boşaltıldı ki… Şimdi de son darbe geliyor.
Bundan birkaç sene önce ‘arabulucu’ olarak gündeme gelen, ardından baroların haklı itirazları üzerine avukatlara özel ihtisas alanı olarak düzenlenen bu yapılanmada, tekrar başa dönüyoruz.
Eğer üniversite mezunuysanız ki, buna açık öğretim dahil, yeni adıyla uzlaştırıcı olabiliyorsunuz. Konuyu anlatan Sakarya Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi Müdürü Doç. Dr. Hayrettin Zengin’in ifadesiyle ‘iki tane hukuk dersi aldıysanız, bu eğitime başvurabilirsiniz.’
Zengin, bunu bir iş kapısı olarak anlatıyor, ayda 40 dosya bakılsa, çözümlülerde 16 bin, hepsi çözümsüz olsa 6 bin TL para kazanılabileceğinden bahsediyor. Bunun da dünyada uygulanan bir sistem olduğuna atıfta bulunuyor. İnsafınız kurusun.
Dünyada arabulucu sistem var. Var olmasına var da, genellikle teknik, mesleki veya tüketici şikâyeti gibi durumlarda, o sektöre ait enstitü, STK gibi, mahkemenin zaten bilirkişi olarak döneceği noktalara veriliyor.
Diğer alanlarda ise arabuluculuk sistemi, yine bir avukatlar vasıtasıyla gerçekleştiriliyor. Layıkıyla uygulansa ve ehil kişilerin arabuluculuğunda hayat bulursa, gayet iyi bir sistem. Bu sayede hem sorunlar çözüme ulaşır; hem de mahkemelerin iş yükü, çözüme yönelik olarak hafifler.
Fakat yine de hepsinin bir hukukçu ve hukuk formatı içerisinde gerçekleşmesi şart. Sosyal konulardaki itilaflara ise kesinlikle bu olanak verilmemeli. Çünkü bilhassa feodalitenin hakim olduğu bölgelerde kadın erkek ilişkilerinde, miras çatışmalarında, ağa köylü ikilemlerinde güçlü olanın sözünün geçeceği muhakkak.
Şehre geldiğimizde de nüfuz alanı güçlü olan etkili olacaktır. Burada kime güveneceksiniz? Elbette bir hukukçuya. Siz iki tane hukuk dersi alanı da bu sahaya dahil ederseniz, rüşvetin bini bir para ettiği gibi, toplumda haksızlıklarla doğacak büyük travmalara yol açar, hatta daha da ürkütücü olarak orman kanununa ortam hazırlarsınız.
Hukuk, birilerine iş bulma ya da erkini, nüfuzunu kullananın haklı çıkacağı bir alan değildir. Adalet diye bir kavram var ve varlığı adına zaten ciddi bir zedelenme yaşanan ülkemizde, daha büyük adaletsizliklerin yolunu açıp, yoldan geçenleri de bunun aracı haline getirmeyin.
FACEBOOK YORUMLAR