Temmuz ayı yaklaştıkça asgari ücret ve emekli maaşlarında enflasyon farkı haricindeki artış talebi dozunu arttırarak kamuoyunun gündemindeki yerini koruyor. Bu aşamada hiç kimse parasızlıktan söz etmesin.
Çünkü zam yapılsa bile geçinmesine yetmeyecek rakamları çok gördüğünüz insanlar, kullanılacak bütçeyi yaklaşık 5 trilyon TL’den 12 trilyon TL’ye çıkardı ve sene başından beri üst üste yemediği zam kalmadı.
Gün geçtikçe satın alma gücünü yitiren ve zenginleşme değil, nefes alma talebiyle ortaya çıkan insanların isteklerini yok sayarak, hatta daha da abartıp, ekonomik dengeleri bozmanın gerekçesi olarak göstererek bu yolculuk sürdürülemez.
Özel – Erdoğan ve ardından Şimşek – Karatepe görüşmesinde de gündeme gelen talepler ile ilgili son açıklama AKP Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ’dan geldi. Dağ, yılın ortasında asgari ücret ile ilgili artış yaşanmayacağını vurgulayarak, enflasyonla mücadelenin öncelik olduğunu söyledi.
İşin hakkaniyetsizliği bir yandan, asgari ücretle ilgili konunun muhatabı olmamasına rağmen ön alınması öte yandan bu kadar sert açıklamaların anlamını çözmek mümkün değil. Demek ki, bu ihtiyaç tüm haşmetiyle ortadayken, bütçesini iki katına çıkaran yürütmenin, işvereni gerçek anlamda destekleyecek parası yok. O zaman bu denli büyük bir bütçeyi nereye kullandıklarını açıklamak zorundalar.
Enflasyon elbette halledilmesi gereken bir mücadele alanıdır. Ama yılın başında da işaret ettiğim gibi, bu sene, vatandaşın durumu, reel sektörün ihracat pazarlarındaki daralma gerçeği nedeniyle iç piyasayla geçiştirilmesi gereken ve bir miktar enflasyonun da göze alınmasının zorunlu olduğu bir süreçteyiz.
Fakat inatla faizi düşürüp, sonra ekonomik dengeleri alt üst edenler, isimler değişmesine rağmen bu sefer de jeopolitiği okumadan hayali enflasyon rakamları üzerinden bir inatlaşmanın içerisine girdiler. Muhtemelen sonuçları itibariyle de Türkiye ekonomisine faturası, bir önceki saçmalıktan farklı olmayacaktır.
İnsanlara rağmen enflasyon rakamı peşinde koşamazsınız. Hele ki o ülkenin insanları cebinize fazladan para koyup, yılın başında açıklanan enflasyonun bile altında zam alıp peşin vergi ödemişken ve yine yılbaşından bu yana yemediği zam kalmamış, satın alma gücü açlık sınırının altına düşmüşken…
Türkiye’de ekonomi yönetiminin bir an önce inatlaşmadan çıkıp, ekonomiyi yönetmeye karar vermesi gerekiyor. Bugünkü görüntü sadece rakam tutturmak üzerine şekillenmiş bir yaklaşımla, enflasyon rakamını da diğer göstergeleri de gerçek anlamda düzeltemezsiniz.
Tek bir hatırlatma yapayım. İnatla faizi tek haneye düşürdüğünüz dönemi hatırlayın. Faizler açıklananın en az 5-6 katı daha fazla olarak piyasaya yansıdı. Bundan ders almamış olacaksınız ki yine sahte bir rakamla enflasyon yaratmaya kalkıyorsunuz. Oysa bu tavır, sadece enflasyonu patlatır. Çünkü öngörülemezliği tetikler. Kurtulun şu rakam tutkusundan…
[email protected]
FACEBOOK YORUMLAR