Medya hiç bu kadar acınacak hale düşmemişti. Yandaşları saymıyorum; onlar zaten gazetecilik yapmıyor. Fakat iki arada bir derede, üzerine HES kurma hesabı taşıyanlar yok mu?
Yani penguencilerden bahsediyorum. İşte onların performansı inanılır gibi değil.
Bugünlerde haber bültenlerinde ya da gazete sayfalarında haberler izliyoruz ya da okuyoruz. Pirinç şu kadar oldu, kuru fasulyenin yanına yaklaşılmıyor. Ama ekonomi iyi… Enflasyon beklentilerin üzerinde çıktı. Orta Vadeli Program hedeften saptı. Nisan ayında doğalgaza yüzde 15, elektriğe yüzde 10 zam geliyor. Neden nisan ayı ise? Ama ekonomi iyi…
FED’in aldığı kararlardan sonra, Türkiye’ye olan sıcak para akışı önemli ölçüde etkilenebilir. Gözler Amerika’dan gelecek verilerde… Döviz rezervi erimeye başladı. Ama ekonomi iyi…
Doların ateşi düşmüyor. Rekor üstüne rekor kırmaya devam ediyor. Piyasalarda psikolojik seviye olarak nitelendirilen 2,2 sınırı aşıldı. Ama ekonomi iyi…
Türkiye gayrimenkul ve inşaat üzerinden büyüyor. Buna karşılık eldeki stoklar ürkütmeye devam ediyor. Ama ekonomi iyi…
Vatandaşın borçlanma ihtiyacı hız kesmiyor. Alınan taksit önlemlerine rağmen harcamalar artıyor. Bununla birlikte yaklaşık 5 milyar TL’lik kredi kartı batık duruma düştü. Ama ekonomi iyi…
Efsane Başkan Canaydın’ın firması battı. Dünya devlerine üretim yapıyordu. Bir ihracatçı birliği başkanı şirketi için iflas masasına başvurdu. Piyasada nakit sıkışıklığı büyüyor. Üretim yükselse de, firmaların açık pozisyonları ürkütüyor. Ama ekonomi iyi…
Merkez Bankası çuvalladı; Milli Eğitim Bakanlığı’nın yaptığı sınavlarda 1,2 milyon kişi için belirsizlik başladı; rüşvet ve yolsuzluk operasyonları ortaya çıktı; Dünya Ekonomik Forumu bu sene dünyaya krizlerin damga vuracağını söyledi; hukukta amansız bir mücadele yaşanıyor; ama Türkiye’de her şey yolunda…
Gerçeği söylemek bu kadar mı zor? Tüm bu haberleri verip de, adreslendirmek gerektiği zaman topu taca atan, ama enerji ihalelerinden de geri kalmayan güzide medyamız, tarihe kara bir leke olarak geçiyor. Çünkü açıktan halka yalan söylüyor.
Diyor ki iki kere iki beş eder… İnanmıyorsan, hiçbir şeyden anlamıyorsun. Dünyada dört ettiğini savunuyorsan, Türkiye’yi tanımıyorsun. Artık çok güçlendik. Matematik bilimini de biz yönetiyoruz. Bundan böyle iki kere iki beş eder….
Peki bu işlemin sonucunda ne olur? Birileri çıkar yurtdışı varlıklarla yükümlülükler arasındaki açık pozisyon olan 420 milyar doları yüzüne vurur ve matematiği öğrenirsin. Dersin ki: Evet! İki kere iki dörtmüş.
FACEBOOK YORUMLAR