Dünyaya sekiz kat fark attık

Sonunda bu da oldu. ‘Kapımızın önünde araba vardı, yoktu; gerçek açlık sınırı neydi; geçinemediğini söyleyenler abartıyordu; asgari ücret yetti yetmedi’ derken, enflasyonun tüm dünyanın ortak sorunu olduğu söylemleri arasında kıskananları da dinledik; gerçek olmayan enflasyona ikna edilme çabalarını da gördük.

Önce herkesten çok büyüyerek ilk 20 ekonomi sıralamasından düştük; şimdi de OECD enflasyon sıralamasında açık ara şampiyonluğu yakaladık. OECD’ye göre 2022 sonunda enflasyon Türkiye’de yüzde 72 olacak.

Elbette resmi açıklamaları baz alarak bizi değerlendiriyorlar. Yoksa satın alma gücünün bu konuyla uzaktan yakından ilgisi yok, zaten aranan satın alma gücüne de ulaşılamıyor. Kapsam dışında…

Fakat diyelim ki baz etkisiyle ulaşacağımız bu öngörüyle ve bu halimizle bile dünya şampiyonu oluyoruz. Hem de en yakın rakibi olan Arjantin’e yüzde 12,1 enflasyon farkı atarak…

Şu Avrupa’dan gelip bizi kıskandığını söyleyen soydaşlarımız var ya, hani doğal olarak orada da enflasyonun yükseldiği ülkelerden gelenler. En yakın Avrupa ülkesinin ne kadar uzağımıza düştüğünü anlatmak için sıralamada Arjantin’den sonra üçüncü enflasyon yaşayan ülke olan Rusya’nın 2022 sonu öngörüsünü paylaşayım. Yüzde 16,2…

Sokak röportajlarında şiir gibi konuşan yurttaşlarımızın yaşadığı Almanya ise 2022 sonu tahmininde yüzde 7,2 ile 23. ve son sırada. Bu arada tüm OECD’nin yıl sonu enflasyon ortalaması yüzde 8,8, G20’nin ise yüzde 7,6… İşte bu halimizle de dünyaya sekiz kat enflasyon farkı atmış haldeyiz.

Hangi dünyaya? Pandemi sürecinde karşılıksız yardımlar yapılan, bunun da parasal genişlemeyle birlikte enflasyonun körüklediği dünya ülkelerine karşı… Bizim aynı dönemde kredi önerisi ile karşı karşıya kaldığımızı ve mecburiyetten kredi alarak toplam vatandaş borcunu 1,1 trilyon TL’ye ulaştırdığımızı da hatırlatmakta fayda var.

İşte böylesi bir ortamda, sürekli dünya rekoru kırdığımızı anlatanların, başını öbür tarafa çeviriyor olması sizce de garip değil mi? Sonuçta bir konuda açık ara farkla dünya şampiyonu olmuşuz ama görmezden geliyorlar.

İşin latifesi bir tarafa, bu iş artık kronik bir hal almaya başladı. Daha kötüsü, sıralamadaki rakamın şu an yüzde 80 sınırına yaklaşan TÜİK TÜFE’si baz alınarak yapılmış olan bir öngörü olduğunu belki yabancılar değil, ama biz biliyoruz.

Yani bir de gerçek enflasyonu yansıtabilsek ve o rakamla dünya sıralamasına girsek, tüm rekorları alt üst etme şansımız bile var. Peki tüm bu gerçek karşısında tekrar üretim ekonomisine dönmeyi, planlı ve kalkınmacı bir yaklaşım sergilemeyi konuşuyor muyuz? Hayır biz vatandaşı aslında açlık sınırında olmadığına ikna etmek için performans gösteriyoruz. Sözün bitti yerdeyiz. Hepinize iyi bayramlar…

[email protected]
Not: Bayram sonrası 18 Temmuz Pazartesi günü görüşmek üzere...