Çetin ÜNSALAN

Çetin ÜNSALAN

EKOPOLİTİK
[email protected]

Büyümeye takılmayın

31 Mayıs 2019 - 19:26

Türkiye ekonomisinin büyümesine yönelik ikinci çeyrek rakamlar da önümüzde. Yüksek ihtimalle de bir eksi büyüme rakamını önümüzde bulacağız. Bu yazıyı henüz büyüme rakamları açıklanmadan yazıyorum ve lütfen bu gözle okuyunuz.

 

Çünkü bence sonuç ne olursa olsun, açıklanacak büyüme rakamının hiçbir önemi yok. Eksi de çıksa, artı da çıksa, ülkedeki gerçeklerden kopuk, kalkınmayı içermeyen bir büyümenin iş yapış biçimini etkilemesi ve sonuçlarının alınması mümkün değil.

 

Bu nedenle büyümeye takılmayın. Ülkeler neden büyüsün isteriz? Çünkü bu yaptığımız iş ve eylemlerin bir sağlamasıdır. Yani ülkede ekonomik refahın artmasının, işsizliğin azalmasının, ekonominin güven vermesinin ve bir dizi başlığın sonucu ve geleceklerin de sebebidir.

 

Oysa son derece iyi biliyoruz ki biz sanal bir ekonomi üzerinden, kurgulanmış rakamların ne kadar kontrol edilip edilemediğine bakıyoruz. Kalkınma odaklı bir ekonomide büyüme rakamının gelmesi önemlidir.

 

Fakat siz ekonominizi tüm sorunlarını ve buna mukabil potansiyellerini göz artı etmiş iseniz, derdiniz kalkınma değil de elde edilecek bir istatistik üzerinden borç para bulabilme ihtimali ise, işi baştan kaybetmişisiniz demektir.

 

Siz büyüme rakamlarını mı arıyorsunuz? Şirketinizin bilançosuyla yüzleşin. Sofranızda ulaşabildiğiniz ürünlerin sayısını ve oranına bakın. Aybaşında aldığınız maaşın ne kadar yettiğini kontrol edin. Elbette bu sistem içerisinde halen alabildiğiniz bir maaşınız varsa...

 

İş insanımızınız? Maliyetlerinizi karşılayıp karşılayamadığınıza, ödemelerinizi rahatça yapıp, alacaklarınızı tahsil edip etmediğinize bakın. Rafınızdaki malın ne oranda azaldığına, sirkülasyon sırasında ne kadar maliyet yediğine, iş hacminin ne durumda olduğuna mercek tutun.

 

Krediye rahat ulaşıp ulaşmadığınıza, krediyi ihtiyaç için mi, günü kurtarmak için mi ihtiyaç duyduğunuza göz atın. Açıkçası ister eksi, ister artı bir şey fark etmez. Yani biri çıksa ve size ‘yüzde 7 büyüdüğümüzü’ söylese ne değişir, küçüldüğümüzü anlatsa ne ifade eder?

 

Daha önce açıklandı; bir şey değişti mi? Şüphesiz gözleri bir küçük zaman diliminde boyamaya çalışmaktan başka... Bir ekonomide ortaya çıkan veriler karşılığında inandırıcılık bulunmuyorsa, hayatın gerçeklerinden kopuksa, sadece rakamdır.

 

Ekonomiyi insandan ari düşünüp, rakamdan ibaret görenlerin ortaya koyduğu performans sayesinde geldiğimiz noktanın tersine döndürülmesi için ise açıklanacak verilere değil, hayatın gerçeklerine odaklanmamız gerekiyor.

 

Aksi takdirde günün sonunda mesela yüzde 7 ile rekor kıran ama işsizliğinden enflasyonuna, bütçesinden kuruna her şeyin takla olduğu bir fotoğrafa şaşırmamak gerekir. Olmadı mı? Bal gibi oldu. İnandınız mı? İnananlar oldu.

 

O yüzden bu saatten sonra verilere ve söylenenlere değil cebinize bakın. Çünkü orası tüm çıplaklığıyla tüm verileri size anlatıyor. Yabancılar mı? Onlar zaten ciğerimize kadar röntgenimizi çekmiş durumda.

 

Tek fark biz halen bunun farkında değiliz ve istatistikleri tutturursak onların Türkiye’ye yatırım değil, para getireceğine inanıyoruz. Ne diyeyim? Uyanın ya da rakam denizinde boğulmaya devam edin.

 

Günün sonunda nasılsa bu yaklaşımla hepimize her gün bayram olacak. Ama ben yine de iyi bayramlar diliyorum.

 

[email protected]

 

Not: 10 Haziran 2019 Pazartesi günü görüşmek üzere...

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum