Artık birileri çıksın ‘ben oy verdim’ desin. Çünkü adresi bulamıyorum.
Bindirilmiş kıtalardan, para karşılığı miting dolduranlardan, otobüslerle taşınanlardan bahsetmiyorum ya da yüzde 10’u geçmeyecek kemik oy tabakasına, ihale mafyası haline gelenlere değil. gerçek vatandaşa soruyorum. Bu iktidara kim oy verdi?
Bir ülke düşünün ki, bir iktidar döneminde kadın cinayetleri patlama yapmış olsun. Vesika bekleyen hayat kadınlarının sayısında artış yaşansın. Çocuk gelinler gerçeği tüm gerçekliğiyle yüzümüze tokat gibi çarpsın. Kadınların özel yaşamlarından çalışma yaşamlarına, hamileliklerindan kürtajlarına kadar her şeyine karışılsın.
Başındaki örtü üzerinden siyaset yapılsın, ama merdiven altı atölyelerde kadınlar sigortasız çalıştırılsın. Üç kuruşa mahkûm edilsin, fakat söz hakkı olmasın. Bir ülkede bunları yaşatan iktidara kadınlardan oy çıkar mı?
Gençler deseniz, hayatlarının her anına müdahale ediliyor. Nasıl hizaya geleceklerinden nasıl yaşayacaklarına, ne içeceklerine, ne yiyeceklerine kadar… Gezi’de çapulcu, parasız eğitim isteyince terörist muamelesi görüyorlar. Şimdi de kızlı/erkekli tartışmaları içinde hepsine cinsel figür olarak davranılıyor. Bu gençlerin de oy vermiş olması mümkün değil.
Üniversiteden yeni mezun olanların iş bulamadığı bir Türkiye’de, iş isteyenin de “herkese iş bulmak zorunda değiliz” ya da “imam hatip mezunu ol, iş bul” tavsiyesi ile karşılaştığı bir iktidar döneminde oyunu almak olası mı? Sanmam…
Anasını da alıp gitmesi söylenen çiftçi mi, özlük hakları tırpanlanan işçi mi, siftah yapamayan ve kredi kartı borç batağına batmış esnaf mı, borçlu vatandaş mı, Alman çikolata firmalarına yem edilen fındık üreticisi mi, İspark’a meze yapılan, öte yandan cinayete ve gaspa kurban giden taksiciler mi, vergi ve prim yükü altında ezilen, şimdi de e-haciz uygulamasıyla karşı karşıya kalacak olan sanayici mi; kim?
Kadroları ellerinden alınan, sözleşmeli ve hakları gasp edilmiş memurlar mı, saldırıya ve cinayete kurban giden sağlık çalışanları mı, açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm edilen asgari ücretliler mi, kemikleri kırılan emekliler mi, yatağa aç giren 13 milyona yakın insan mı; kim? Yoksa evleri, arazileri ellerinden alınanlar mı? Kim?
Kelime- şehadet’de, ikinci cümle olan ‘Yine şehadet ederim ki Hazreti Muhammed Allah’ın kulu ve peygamberidir’ “kısmını söylemeyin anlaşalım” diyen Amerikan elçisine tepki göstermeyen bir iktidardan bahsediyoruz.
Türban peşinde koşanlar bunu niye görmediler? Irak’ta 1,5 milyon insan öldürülürken, kadınların ırzına geçilirken, hangi inanç sahibi kafasını çevirip, Amerikan askerinin sağlığına duacı olan bu iktidara oy vermiş olabilir?
Ata’sından geleneğine, örfünden hukukuna her değeri yerlerde süründürülürken kim bu iktidara oy verdi? Terörist başı ile pazarlık yapılan bir ortamda şehit aileleri mi? Kendi gerçeğinin farkına varmayıp, kömüre ve makarnaya tav olanlar mı? Kim? Kimse sorumlusu hepsinin altına imza atarak, ‘benim’ desin de bilelim.
FACEBOOK YORUMLAR