Üsküdar İskelesi Meydanı

Park-Meydan Araştırma Projesi Üsküdar İskelesi Meydanı Hazırlayan: Tuğçe Uçar

Üsküdar İskelesi Meydanı
02 Mart 2025 - 14:52
İçindekiler

1- İlle de Üsküdar
2- Üsküdar İskele Parkı
3- Neden mühim bir mahal?
4- Görüşmeler
5- Yazılıp söylenenler üzerine
6- Bibliyografya

İlle de Üsküdar
         Araştırma ödevimden evvel Üsküdar’a sadece bir defa gitmiştim. İkimizde İstanbul’daydık ama ben onu hep kitaplardan, şarkılardan, filmlerden duydum bir uzun süre. Öyle saçma bir algı vardı ki etrafımdaki insanlarda: ‘Eğer işin düşmüyorsa gitmezsin’ düşüncesi dolaşıyor duruyor. İlla ki iş mi olmalı ki gitmek için. Gitmek bu kadar zahmetli mi? Belki tam da araştırma ödevim münasebetiyle gerçekleştirdiğim Üsküdar gezilerimin üzerine bunu düşünmem yerinde olacak. Oturduğum semt Esenler ve Üsküdar’a varana kadar geçirdiğim süre. Sahi yanlış mı yaptım? Neden burası? Bir defa öyle bir yere gidiyorsunuz ki, oraya varmak için denizin üzerinden geçmeniz icap ediyor. Vapura biniyorum yahu. Benim için derin bir keyfi vardır onun. Sadece ulaşım aracı olmasından öte bir yaşam durağı sanki. Ayrıca ‘Karşıyaka’ tabusunu kırmakta istiyordum.
            Benim için sınırlar, uzaklıklar o kadar da mühim değilken, bana daha küçükken bu öğretiliyordu. ‘Uzaklar uzaktır’ bitmiştir. Ailemin içlerine sinmiş ‘şehir korkusu’ bana da bulaşmaya hazırlanıyordu. Oysa ben hep uzaktan duyduklarımı dinleyip durdum gizli gizli. O seslerin doğru sesler olduğunu hissediyordum bir şekilde. Elbette yoruluyordum, bazen gitmeye üşendiğim oluyordu fakat bir yandan da giden ne kadar zamanım olursa olsun, bir şeye değiyordu orda bulunmak anlaşılmaz bir biçimde. Orayı seçtiğime sahiden mutluyum. Çünkü istemediğim bir şeyle karşılaşmadım.Aksine bir başka türlülük keşfettim orada. Bilemiyorum, sayamıyorum fakat hayatıma gerçekten bir çok şey kattı Üsküdar. Ve bir tabuyu daha paramparça ettim. Mutluyum.

Üsküdar İskele Meydanı
Geçmişten beri bir çok uygarlık ve kültürü uğruna karşı karşıya getiren İstanbul’un Anadolu yakasındaki şehrin hırgüründen izole semti Üsküdar’ın tarihçesi M.Ö. 1000’li yıllara kadar uzanır.1 Üsküdar’ın oluşumu bölgede Fenikelilerin Kalkedon(Kadıköy) ve Moda burnunda olmak üzere iki liman kenti kurmasıyla başlar.2 Fenikeliler o zamanlarda Salacak sahili civarına tersane ve iskele kurarak ticaret yaparlar. Yaklaşık 300 yıl sonra Akaların yönetimi altında kalan Üsküdar bir süre Perslerin, Atinalıların, Büyük İskender’in ve Romalıların egemenliği altında kalmış. 458 sene Roma egemenliğinde kalmıştır.3 M.S. 395’te Roma İmparatorluğu ikiye bölününce, Üsküdar’da Bizans dönemi başlamış. 609’da Persler, 710’da Araplar, 782’de Abbasi halifesi Harun Reşid, 1102’de Haçlılar, 1147’de Fransa Kralı VII. Louis ile Alman İmparator Konrad, 1203’te yine Haçlılar İstanbul kapılarına dayandıklarında daima Üsküdar’dan geçmiştir.4 İlk Türk yerleşmeleri ise İznik Fethinin ardından görülmeye başlamıştır. Osmanlı döneminde semt hızla gelişmiş ve Fatih Sultan iskele meydanına ticaretin gelişmesi için bir bedesten yaptırmıştır. 18yy’dan itibaren sık sık yaşanan yangınlar ve özellikle 1879-1921 yangınları şehir merkezinde pek çok yapıyı ortadan kaldırmış.5
Bizans zamanında Kalkedonya(Kadıköyü)’ne bağlı olan bir kasaba olan Üsküdar, o zamanki adı üzerine birçok rivayet var. Altın şehir anlamına gelen Hrisupolis(Chrysopolis) deniyormuş. Samiha Ayverdi’nin deyimiyle rivayetlerden bir rivayet olarak güneşin batarken Boğaz’da oluşturduğu renkten dolayı yahut Pers işgalcilerinin değerli ganimetlerini burada saklamalarından dolayı bu ismi almış. Birde adının Agamemnon’un oğlu Hrisis(Chrysis)’ten geldiğine dair bir söylenti var. Bizanslılar zamanında ‘askeri kışla’ anlamına gelen ‘Skutari’ ismi takılmış. Osmanlı Devleti devrinde ise Evliya Çelebi Üsküdar adının ‘eski yer, eski yurt’ anlamına gelen ‘Eski Dar’ın bozulmuş şekli olarak ifade etmiş.

 
Kıyıların gerisinde hemen dik yamaçların başladığı Üsküdar her şeyden evvel bir ulaşım noktası. İskele meydanı bu ulaşım ağının tam göbeği oluyor. Aslında Üsküdar hakkında ne dense kısmen de meydan hakkında bir şey söylemiş olunuyor.  Zaman içerisinde ulaşım ağı daha da çok gelişmiş. 1851’de Şirket-i Hayriye deniz ulaşım şirketinin kurulması Üsküdar’da halkın gidiş
1, 2, 3, 4, 5 Aydın, Bilgin, ve Rıfat Günalan. Üsküdar Arşivi – Üsküdar Belediyesi Arşiv Belgeleri Kataloğu. İstanbul: Üsküdar Belediyesi, 2009
gelişlerini kolaylaştırmış. Fuad ve Cevdet paşanın temellerini attığı Şirket-i Hayriye Kabataş-Üsküdar ve Köprü-Boğaziçi hatlarında sefere koyduğu vapurlarla, bölgesel bütünleşmeyi tamamlamış. Üsküdar’ın bugünkü şehir hatlarına ait iskelesi ilk defa 19. Yüzyıl ortalarında Şirket-i Hayriye tarafından Öküz Limanı olarak tabir edilen mevki bir miktar doldurulup, denizden yer kazanılarak yaptırılmış. Tarihinde dördüncü kez 1983’te restore edilmiş. Bugünkü iskele 2663 m2lik bir yer kaplıyor. Şimdiki konumunun mimarı Prof. Dr. Orhan Şahinler’dir.. 
Üsküdar’ın başından geçen bir de tramvay macerası vardır. 1927 yılında Süreyya İlmen’in öncülüğünde Üsküdar-Kısıklı-Alemdağ Tramvayları T.A.Ş. Üsküdar-Bağlarbaşı-Kısıklı tramvay seferlerini tek hat olarak 8 Haziran 1928’de işletmeye açmıştır.6 Anadolu yakasındaki tramvayların hizmetine 14 Kasım 1966 tarihinde son verilmiş. Fikrimce bunun sebebi tramvayların yokuşları çıkmakta zorlanması yahut, yokuştan inerken freni boşalması gibi bir çok sorunla çeşitli sorunlarla devamlı karşılaşılınca, trafiğe sebebiyet verdiği için kaldırıldığını düşünüyorum. Üsküdar özellikle 1980’li yıllarda imar durumu büyük ölçüde geliştirildi. İstanbul’un her yerinde olduğu gibi Üsküdar’da da yeni parklar, çocuk bahçeleri yapıldı. Üsküdar iskelesiyle salacak arasındaki Şemsipaşa Parkı, Üsküdar İskelesi’nden Beylerbeyi’ne doğru deniz kıyısında İskele Parkı, Paşalimanı Parkı ve sahil boyunca park haline getirilen yerler bu yapılan parklar arasındadır. Günümüzde ise Marmaray projesi ve metro hattı açılma gerekçesiyle meydan mayın tarlasına dönmüş durumda.
   Meydanın etrafında yükselen yapılar arasında bilhassa Mihrimah Sultan Camii ve külliyesi, III. Ahmet Çeşmesi dikkat çekicidir. Camii, 1547 yılında Mimar Sinan tarafından Kanuni’nin kızı Mihrimah Sultan için yaptırılmıştır. 16. Yüzyıl ortalarında inşası sırasında, Van’dan ve Muş’tan birçok ermeni taş ustası gelip Üsküdar’a yerleşmiş. Bir zamanlar külliyenin bir parçası olan medrese, günümüzde Mihrimah Sultan Tıp Merkezi olarak hizmet veriyor. Barok stilde olan çeşme ise 1728 yılında Üçüncü Ahmet tarafından Mimar Mehmet Ağa’ya yaptırılmıştır. Üç tarafındaki kitabelerde Şair Nedim, Şakir ve Rahmini’nin yazdığı tarih beyitleri yer almakta.
Üsküdar Meydanı İskelesi’nde günlük hayatın koşuşturmacası oldukça hissedilmektedir. Ve gariptir ki yine de o eski huzuru ve dingin ruh halini yaşatabiliyor.
6 Özemre, Ahmed Yüksel. Hasretini Çektiğim Üsküdar. İstanbul: Kubbealtı Neşriyatı,2007

Neden Mühim Bir Mahal?
Üsküdar’a İstanbul’un asya kapısı deniyor. O kapıdan girişte bana sorarsanız Üsküdar İskele Meydanı’dır. Semtin merkezidir bu meydan. İnsanlar karşı yakadan buraya geliyorlar. Yine Anadolu yakasından otobüslerle gelip bu meydanda iniyorlardı. Bu meydan bir çok insanı da buluşturuyordu. Eski zamanlarda Anadolu’dan İstanbul’a ve İstanbul’dan Anadolu’ya gelip giden postacıların menzil değiştirip at tezeledikleri yer yine bu meydan. Ermeniler ve Araplar kervan taşımacılığı yapan Azeri kökenli İranlılarla birlikte Üsküdar İskelesi çevresi de yoğun bir tüccar kolonisi meydana getirmiş. Anadolu’dan gelen büyükbaş hayvanları Avrupa yakasına geçirilmek üzere bu meydanda bekletip Üsküdar Vapur İskelesi ile Üsküdar Kavak iskelesi arasındaki mavnalara yüklemişler. Tarihte İstanbul’un askeri ve ticari faaliyetlerinin kesişme noktasıydı Üsküdar. Doğu seferine çıkan ordu, önce burada konaklıyor ve doğudan gelen kervanlar, mallarını önce burada iskeleye indiriyorlardı. Padişahlar, vezirler, sultanlar yazlık saraylarını, köşklerini yaptırmak için yine bu bölgeyi seçiyorlardı. Üsküdar’a dokunan hiçbir şey bu meydana da dokunmadan geçmiyordu.

Görüşmeler
1) Ata Cavuz - Devlet Tiyatrosu Oyuncusu (Üsküdar Tekel Sahnesi)
T. Uçar: Ata Bey, Üsküdar Meydanı'na ne sıklıkla geliyorsunuz?
A. Cavuz: İşim düştükçe geliyorum. Aslında burası zaten görüldüğü gibi çok oturulacak kullanılabilecek bir yer olduğunu düşünmüyorum. Bir geçiş, bir boğaz yeri çünkü. İnsanlar burdan vapura biniyor, motora biniyor. Sürekli Anadolu yakasını Avrupa yakasına bağlayan bir yer olarak biliniyor burası.
T. Uçar: Marmaray projesinden önce meydanın halini belki biliyorsunuzdur, sizce nasıl bir değişim oldu? Önceki halini nasıl buluyorsunuz? İyi-kötü olarak değerlendirirseniz.
A. Cavuz: Yani bu soruya biraz politik cevap gibi kaçacak ama, Marmaray çıkışının orda olması kadar abes bir şey olamaz. Çünkü burası sahil ve normalde zaten sahile belirli bir metre aralığında ne Marmaray olabilmesi gerekiyor, ne okul ne de cami ne de toplumsal bir durum olması gerekiyor. Çünkü denizin yükselme seviyesi var. Her zaman için bu risklidir. Tarihten  beri de buna dikkat ederek limanlar kurulur, pazar yerleri kurulur, çarşılar kurulur. Ona göre her şey hesaplanır. Bu çok hesapsız bir şey. Maalesef politik bir cevap oldu ama amacım o değil. Fakat doğrusu da budur. Çok kötü bir durum olmuş. Hem meydanı kısıtlamış, hem zaten Üsküdar tarihi bir kent. Onun yapısına hiç uymayan bir yapıyla ve hiç uymayan bir estetikle yapılmış. Kötü, İyi veya kötü değerlendirecek olursak kötü.

2) Doğan Temel - Esnaf (Yalı kahve)
T. Uçar: Burada çalışmanızın, Üsküdar İskele Meydanı'nda çalışmanızın sizin için bir anlamı var mı? Mesela Kadıköyü olabilir, Eminönü'nde de çalışıyor olabilirdiniz
D. Temel: Tabii ki, ama burası daha sakin. Daha ortamı. Fazla bir kalabalığı yok, fazla bir şeyi yok. ama ona bakarak, bana göre Beşiktaş, Kadıköy daha güzel. Hani güzellik konusunda oralar daha güzel. Şimdi buralarda iş merkezleri yok. Kimsenin yani fazla bir kalabalığı yok. Bu metroda olduktan sonra hepten bitti.
T. Uçar: Meydanın Marmaray projesinden önceki halini biliyor musunuz? Değişimi nasıl buluyorsunuz?
D. Temel: Biliyorum. Çok güzeldi ama bozdular. Marmaray bozdu orayı.
Ali Sarıkaya – Esnaf (Yalı Kahve)
T. Uçar: Kaç senedir Üsküdar'da yaşıyorsunuz?
A. Sarıkaya: Yaşım 64 benim. Doğma büyüme buralıyım.
T. Uçar: Üsküdar Meydanına yakında çalışıyorsunuz, buranın sizin için bir anlamı var mı? Yani bu meydan hakkında ne düşünüyorsunuz?
A. Sarıkaya: İşte bu meydan biraz gelişiyor. Bu metro filan olduktan sonra gelişiyor.
T. Uçar: Yani o zaman içerisinde, 64 sene içerisinde bayağı bir değişime uğramış.
A. Sarıkaya: Tabi. Eskiden o meydandaki çeşme çok yakındı denize. Aşağı yukarı denizle arasında bir metre mesafe vardı.
T. Uçar: Peki geçmiş günlerden, sizde çok canlı duran, Üsküdar İskelesi Meydanı'nda geçen anılarınız, hatıralarınız var mı?
A. Sarıkaya: Ben, içki içerim ben, alkol alıyorum devamlı. Hacı Baba Restoran vardı. Hep orda içerdim. Denize çok yakındı. Hep orda içerdim.
T. Uçar: Meydanın Marmaray projesinden önceki hali nasıldı, değişimi nasıl buluyorsunuz?
A. Sarıkaya: Valla işler iyi değil. şimdi Marmaray gelince işler biraz düştü tabi. eskisi gibi değil.

3) Sultan Usta – Çiçekçi (Üsküdar İskele Meydanı)
T. Uçar: Ne zamandır burada çalışıyorsunuz? Ne sıklıkla bu meydana uğruyorsunuz?
S. Usta: 20 sene oldu. Her gün, bize tatil yok.
T.Uçar: Üsküdar da iskele meydanında çalışmanın sizin için anlamı nedir?
S. Usta: Burada müşterilerimiz var. Burası daha iyi .
T.Uçar: Meydanın Marmaray projesinden sonraki halini nasıl buluyorsunuz?
S. Usta: Daha güzel oldu. Eskiden orda dolmuşlar vardı. Daha rahat oldu.

4) Mehmet Sarı - Esnaf (Yalı Balık)
T. Uçar: Şimdilik işleriniz bozuldu sanırım, çünkü önü kapandı dükkanın.
M. Sarı: Şimdi daha önce bizim iş yerimiz Üsküdar Meydanı'na, ana cadde üstünde denize sıfır bir iş yeriydi. Önceki üç yıl evvel, sahilde yeni bir yol yaptılar. Bizim iş yerimiz şey oldu, bir sokak gibi, ara sokak gibi. Yetmedi geçen yılda geldi, araç trafiğini çat diye kapattılar. Sadece bir yaya yolu, 1.5 metre genişliğinde bir yaya yolu var burda. Büyük perişanlık yaşanıyor Üsküdar'da. 9 yıldır Üsküdar perişan. Trafik altüst. İnsanlar gelemiyor. Hani ben esnafım, bizim çırpıntılarımız bir yana, Üsküdar'a gelip gezmek isteyen veya burda oturan insanlar, işi burda olan insanlar trafikten dolayı Üsküdar'da çok büyük sıkıntı çekiyorlar.
T. Uçar: Peki, Bu meydanın hayatınızdaki yeri nedir. Nasıl bir yer olduğunu sorsam, nasıl aklınıza gelir. Çünkü buranın eskisi sayılırsınız.
M. Sarı: Tabi ben yıllardır, 20 yıldır aynı dükkanda esnaflık yapıyorum. Burda kiracıyım. 20 senedir Üsküdar Meydanı'nın ortasında sayılırız yani. Buralar cıvıl cıvıl kalabalıktı.Ümraniye'den Dudullu'dan Bağlarbaşı'ndan Altunzade'den her taraftan insanlar Üsküdar'a gelirdi. Çok kalabalık, çok hareketli, çok neşeli. Daha önce buradaki çay bahçeleri, belediyenin düzenlediği bir takım etkinlikler vardı, müzik olayları. İnsanlar toplanırdı. O etkinliklerde çok güzel eğlenceler olurdu, kalabalık olurdu. Üsküdar neşeliydi. Üsküdar'da dolaşmak zevkti. Üsküdar sahilinde gezmek hakkaten insanlar için keyifti. Ama şimdi öyle değil, yürümeye yer yok.

5) Reyhan Kalender - Hemşire (Mihrimah Sultan Tıp Merkezi)
T. Uçar: Üsküdar İskele Meydanı'na yakın bir yerde çalışmanızın sizin için bir anlamı var mı? Bu meydanla ilgili ne düşünüyorsunuz?
R. Kalender: Güzel, hareketli olması hoşuma gidiyor. Çalıştığım yerde tarihi eser olması o da çok hoş. Gelenlerde çok memnun. Farklı bir ortam olduğunu düşünüyorlar.
T. Uçar: Meydanın Marmaray projesinden önceki halini biliyor musunuz? Değişimi nasıl buluyorsunuz, iyi kötü değerlendirecek olursak?
R. Kalender:  Şuanda güzel bir yerleşim var. Daha temiz oldu, daha geniş oldu. O bakımdan güzel oldu bence. Öyle düşünüyorum.

Yazılıp söylenenler üzerine
Üsküdar’da İstanbul’un diğer semtleri gibi bir çok memleketten insanı içinde barındırıyordu. Bir Üsküdarlı bulmak kolay bir şey değil doğrusu. Soru sorabildiğim insanlar genellikle Anadolu yakasının başka başka semtlerinde oturan insanlardı. Rastladığım bir çok insan Kadıköy’de oturup Üsküdar’a iş için gelenlerdi. Yani bu meydan tam anlamıyla bir ‘durak’ işlevinde gibi. Tabii orada çalışan çiçekçi ablalar ve ayakkabı boyayıcı amcaları saymazsam eğer. Güncel bir sorun olması sebebiyle her görüşmem de muhakkak Marmaray hakkında sorular sordum. Aldığım cevaplar da gerekçeleride birbirinden çok farklıydı. Kitaplarda araştırdığım Üsküdar’a en yakın zat Yalı Kahve’de çalışan Ali Amca idi. Tramvayı görmüş, hatta ortaokula giderken ona binip gidiyormuş. Yine denizin doldurulmasıyla ilgili okuduklarımı doğrular nitelikler bilgiler edindim.

Bibliyografya
Amicis, Edmondo de. Edmondo de Amicis, gravürler; Cesare Biseo. Çev. Filiz Özdem. İstanbul: Yapı Kredi Yayınları, 2010
Aydın, Bilgin, ve Rıfat Günalan. Üsküdar Arşivi – Üsküdar Belediyesi Arşiv Belgeleri Kataloğu. İstanbul: Üsküdar Belediyesi, 2009
Belge, Murat. İstanbul Gezi Rehberi. İstanbul: Tarih Vakfı Yurt Yayınları, 2007
Çiftçi, Muhammet, der. Bir Ulu Rüyayı Görenler Şehri Üsküdar. İstanbul: Kaknüs Yayınları, 2006
Çizgen, Gültekin. İstanbul’un 100 Rotası, İstanbul: Kültür A.Ş, 2011
Erdem, Ömer. Üsküdar. İstanbul: Heyamola Yayınları, 2009
Gökçen, Rıfat. Üsküdar. İstanbul: Özyürek Yayınları, 1998
Işın, Ekrem. İstanbul’da Gündelik Hayat. İstanbul: Yapı Kredi Yayınları, 1999
Kahraman, Alim. Üsküdar Zaman Aynasında. İstanbul: Kaknüs Yayınları, 2003
Kayra, Cahit. İkinci Mahmut’un İstanbul’u: Bostancıbaşı Sicilleri. İstanbul: İBB Kültür İşleri Dairesi Başkanlığı, 1992
Mantran, Robert. İstanbul Tarihi. İstanbul: İletişim Yayınları, 2001
Özemre, Ahmed Yüksel. Ah Üsküdar Ah. İstanbul: Kaknüs Yayınları, 2013
Özemre, Ahmed Yüksel. Hasretini Çektiğim Üsküdar. İstanbul: Kubbealtı Neşriyatı, 2007
Sancak, Jale. Kenti Dinlemek / Büyülü Kent İstanbul’dan Öyküler. İstanbul: Doğan Kitap, 2004
Sevengil, Refik Ahmet. İstanbul Nasıl Eğleniyordu?. İstanbul: İletişim Yayınları, 1998
Solmaz, Mehmet. Üsküdar. İstanbul: Acar Matbaacılık, 1979
Tanışık, İbrahim Hilmi. İstanbul Çeşmeleri II. İstanbul: Maarif Matbaası, 1945
Tonguç, Saffet Emre. Boğaz Hakkında Her Şey. İstanbul: Boyut Yayın Grubu, 2013
Utkan, Ahmet Nadir. Elveda Üsküdar. İstanbul: Kaknüs Yayınları, 2008

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum