TÜRKİYE, ATOM BOMBASI MI YAPIYOR?
Cumhurbaşkanı Erdoğan geçtiğimiz günlerde, "Türkiye'nin nükleer silaha sahip olma konusunda çalışma yaptığını” açıklamış ve yeni bir tartışma başlatmıştı.
Konuyu Meclis gündemine taşıyan CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, "Türkiye'nin nükleer silah geliştirilmesi kararın doğrudan bölgesel ve küresel çapta savunma ve güvenlik boyutu olacaktır.
Böylesine stratejik sonuçları olabilecek bir konunun TBMM’de görüşülmeden niyet beyanında bulunulmuş olması kabul edilemez bir durumdur. NATO içinde S-400 ile başlayan tartışmalarda Türkiye karşıtlarına gerekçe üretmek için dayanak olabilecek bu niyet beyanı için niçin bu zamanlama seçilmiştir? Bunun nedeni Sayın Erdoğan'ın NATO üyeliğinden çekilmek için kamu diplomasisinin bir adımı mıdır? Türkiye'nin bu alanda taraf olduğu uluslararası anlaşmalar ve taahhütleri ile bunların onaylandığı TBMM'ne derhal bilgi verilmelidir" dedi.
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Aşağıdaki yazılı sorularımın Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat OKTAY tarafından yazılı olarak yanıtlanmasını arz ederim. 11.09.2019
Gürsel TEKİN
İstanbul Milletvekili
Soğuk Savaşın gerilim dolu yıllarından günümüz uluslararası ilişkilerine miras kalan konuların belki de en önemlisi nükleer silahlar konusudur. Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz günlerde “nükleer silahlarla ilgili ülke politikasında önemli bir değişikliğe gidebileceği” mesajını vermiş, “Türkiye’nin nükleer silaha sahip olma konusunda çalışma yaptığını” açıklayarak yeni bir tartışma başlatmıştı.
Ancak nükleer silah geliştirilmesi konusunda alınacak siyasi kararın doğrudan bölgesel ve küresel çapta savunma ve güvenlik boyut olduğu aşikârdır. Bu nedenle Türkiye’nin bu alanda taraf olduğu uluslararası anlaşmalar ve taahhütleri ile bunların onaylandığı TBMM bir çırpıda yok hükmünde kabul edilemez.
Türkiye’nin bugüne kadar Kitle İmha Silahlarının yayılmasına karşı kararlılıkla yürüttüğü politikalar tesadüfi değildir. Çünkü Türkiye Nükleer, biyolojik ve kimyasal silahlar ile bunların fırlatma vasıtalarının yayılması, Türkiye için ciddi bir risk ve tehdit kaynağı oluşturmaya devam etmektedir. Bu tip silahların tesirlerinin kuşaklar boyu öldürücü etkileri devam ettiği cihetle en önemlisi aynı silahlardan sahip olmak ülke savunması ve güvenliğine faydasından çok kalıcı zararları vardır.
Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “nükleer silahlarla ilgili ülke politikasında önemli bir değişikliğe gidebileceği” mesajı çerçevesinde Türkiye, nükleer silah geliştirilmesi konusunda siyasi karar alırsa, Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması'ndaki yükümlülüklerini ihlal edecek ve ulusal güvenlik alanındaki sorunları çözmek yerine bununla ilgili yeni riskler ve tehditler doğuracaktır.
Bu bağlamda;
Böylesine stratejik sonuçları olabilecek bir konu TBMM’de görüşülmeden neden niyet beyanında bulunulmuştur? NATO içinde S-400 ile başlayan tartışmalarda Türkiye karşıtlarına gerekçe üretmek için dayanak olabilecek bu niyet beyanı için niçin bu zamanlama seçilmiştir? Bunun nedeni Sayın Erdoğan’ın NATO üyeliğinden çekilmek için kamu diplomasisinin bir adımı mıdır? İran'ın nükleer programı ile ilgili olarak Türkiye, "hiçbir ülkenin bu silahlara sahip olmaması gerektiğini" belirterek, İran yönetimine, ilgili kuruluşlar ile tam ve eksiksiz işbirliği yapması tavsiyesinde bulunurken” şimdi ne değişmiştir? NATO üyesi olan Türkiye'nin NPT'den imzasını çekmesi ve nükleer silah geliştirmeye başlaması durumunda hem uluslararası hem de bölgesel güvenliğimiz açısından karşılaşacağı sorunlar hesaba katılmış mıdır? Olası bir patlamada doğa ve insan üzerinde korkunç yıkıcı etkileri bulunan nükleer enerji santrallerinden dünya vazgeçmişken Türkiye’nin Akkuyu’da olduğu gibi bu konuda ki ısrarının en önemli nedeni, Sayın Erdoğan’ın nükleer silaha sahip olma isteği midir?
FACEBOOK YORUMLAR