"TÜRK FUTBOL GELENEĞİNE GÖLGE DÜŞÜRMEYE, KİMSENİN HAKKI OLAMAZ!"
MAVİ YOL Hareketi (SPOR GELENEĞİMİZE AĞIR BİR GÖLGE DAHA DÜŞTÜ - 30 Kasım 2023)
(Kamuoyuna Açıklama)
MAVİ YOL sözcülerinden ve spor psikoloji bilimcisi Prof. Dr. Seyhan Hasırcı, devletin pisliğe bulaşmış spor şahsiyetlerini korumama konusunda uyardı:
“FUTBOLUN VE FUTBOLCUNUN KİRLENEN YÜZÜ“
Türkiye’de yaşamın her alanında farklı boyutlarda gözlenen “çürümüşlük“, son olarak futbol dünyasında da çirkin yüzünü gösterdi ve bu çürümüş tabloda, kimi ünlü teknik direktör ve futbol dünyasının bilinen isimlerinden birilerinin olması, toplumda derin bir şok tepkiye yol açtı.
Toplumun geniş kesimleri, futbol dünyasından sevdiği isimlerin, sahip oldukları onca mali birikim ve saygıya sevgiye rağmen, hala yasadışı sayılabilecek ve etik boyutu olmayan yollardan servetlerine servet katma heveslerine sessiz kalmak istemiyor.
Türkiye’de Eylül ayında Ankara’da oluşan ve Türkiye’nin siyasetle doğrudan veya dolaylı ilintisi olan fikir insanlarının düşünce hareketi sıfatıyla öne çıkan MAVİ YOL sözcülerinden
Prof. Dr. Seyhan Hasırcı, bu skandalı, „Türk spor dünyasının üzerine düşmüş çığ“ gibi tanımladı ve: “Türkiye’yi toplumsal anlamda, kederde, tasada, sevinçte, mutlulukta birleştiren futbol gücümüze, böyle bir kirli lekeyi sürmeye kimsenin hakkı yoktur.“ dedi.
MAVİ YOL Sözcüsü Prof. Dr. Hasırcı, ülkenin ortak değerlerine gölge düşüren kim olursa olsun, ayrım gözetilmeksizin, korunmaksızın, herkesin hakettiği cezaya çarptırılması gerektiğinin da altını çizerek, konuya ilişkin görüşlerini şöyle sürdürdü:
“…Şu günlerde bazı yönetici, antrenör ve sporcuların para hırslarını ve bu hırsın, olaya karışanların başına nasıl bir çuval ördüğünü görünce, bunun Türkiye’nin köklü spor geleneğine karşı çok büyük bir saygısızlık ve sorumsuzluk olduğunu düşünüyoruz. Acı ama gerçeği, hasıraltı etmenin hiçbir faydası yoktur. Onun için, MAVİ YOL Hareketi olarak, suskun kalamazdık. Bu kirli meselenin günlerdir kamuoyunda tel tel ortalığa saçılmasına rağmen, ne acıdır ki, yetkililer, „üç maymunu“ oynuyor. Olaya seyirci kalıyor. Sessizlik, kayıtsızlık yetmiyormuş gibi, ağır pis kokular yayan bu sahtekarlığın tam göbeğinde olan bazı kişileri aklama çabası içinde olanlar da var. Çok yazık. Bu çirkin skandalda adı geçen kişilerin geçmişine baktığımızda, aslında hiç de temiz olmadıkları açık biçimde hemen görebiliyoruz. İstanbulda uzun yıllar önce gerçekleşen İsviçre Türkiye Milli maçını hatırlayın! Baş aktör ceza almıyor ancak takımda bir görevi üstlenmiş, Milli Takımın ve Beşiktaş’ın sevilen eski isimlerinden olan „Şifo Mehmet“ kurban ediliyor. Daha doğrusu o günlerde Milli Takımın teknik kadrosunda yer alan Şifo Mehmet, her şeyi üstleniyor ve hesap bu kişiye kesiliyor ceza alıyor hayatı da bir şekilde kararıyor…“
Tarihsel süreç içerisinde ülkemizde büyük iş adamı maskesi altında birçok kalpazan, üç kağıtçı, sahtekar ve kısacası emek hırsızı bir sürü insanın türediğini unutmadıklarını belirten MAVİ YOL sözcülerinden Prof. Dr. Seyhan Hasırcı, daha sonra şunları da sözlerine ekledi:
“…Sülün Osman başta, Banker Kastelli, Jet Fadıl, Titan, Çiftlik Bank, Saadet Zinciri ve buna benzer daha bir çok ahlak yoksunu kişilerin, yakın tarihte yaptığını unutmak mümkün değil ve bunlar günümüze kadar hala sürüp geliyor. Ahlak yoksunu çeteler son yıllarda, ülkedeki mevcut siyasi iradenin ruhuna uygun biçimde, soygun düzeninde rolünü oynuyor. Başlarına nasıl olsa birşey gelmeyeceğini bildikleri için, korkusuzca ve acımasızca planlarını uyguluyorlar. Buradan MAVİ YOL Hareketi olarak soruyoruz. Bunlara kim dur diyecek? Devlet nerede? Bu işi yapanlara sorulduğunda; olayın ‘’ahlaksızca bir iş olduğu“nu itiraf etseler de, yasalara uygun yapılan işler olduğunu’’ savunmaları ise, daha bir acıdır. Trajikomiktir. Bugünkü tabloda yer alanlar, ‚Sülün Osman’ı hatırlatıyor bize. O da, zamanında yargılandığı mahkemede, „Ben dolandırılmak isteyen insanları dolandırdım“ demişti…“
Türkiye’de siyasetle içine olan ve adeta kravatlı çete gibi çalışan insanların, zor duruma düşünce, devletin belli kademelerinde yer tutmuş siyasetçiye „dolandırıldım. Mağdurum.“ iddiasıyla, çaresizliğine çözüm bile aramaya başladığını hatırlatan Prof. Dr. Hasırcı, çeşitli projeleriyle destek verdiği, fikir ürettiği Almanya ile de bir kıyaslama yaptı ve Türkiye’deki son olaylara ışık tutmayı denedi:
“…Hani zaman zaman Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın diline doladığı, yani kendince hor gördüğü ve „Bizi kıskanıyor“ diye ötelediği O Almanya’da böyle bir olayın yaşanması, düşünülemeyeceği gibi kabul de edilemez. Çünkü bu ülkede vergi kaçırma cezası, adam öldürme cezasından çok daha fazladır, ağırdır. Hiç affedilecek yönü yoktur ve anında gereken cezalar verilir. Peki biz bugün bu noktaya nasıl geldik? Eğitimsizlikten geldik kuşkusuz ama, ülkemizde bir üniversite rektörünün ‘’bize okumuş, bigili insan gerekli değildir’’ diyorsa!, orada biraz durmak gerekir. Siyasetin kirli yüzü, maalesef tüm alanlarda olduğu gibi futbolu da bu çürümüşlüğün içine süpürdü! Şimdi, bugüne dek ülkeye mal olmuş bu ünlü spor insanları, bu derin ve pis kokulu bataklıktan nasıl çıkacak? Etik olmayan bu davranışlarından ötürü nasıl bir hükümle cezalandırılacaklar? Çok merak ediyoruz. Ülkenin böylesi ahlak dışı, geleneklerimize hiç uymayan bu tablonun oluşmasında büyük payı olan mevcut, siyasi iktidarın bu sorunu mutlak surette çözmesi gerekir diye düşünüyoruz. Ve toplumsal çoğunluğun bunu kararlılıkla beklediğini, MAVİ YOL adına, önemle hatırlatmak istiyoruz…“
Prof. Dr. Seyhan Hasırcı: dünyanın en yaygın sözcüğü olan „Fair-play“ ifadesine bugünki veya kimler -evet- diyor ise; bu konuda sadece sporda değil, içinde yaşadığı toplumu oluşturan tüm insanlara karşıda aynı şekilde davranması gerektiğinin de altını çizdi.
MAVİ YOL sözcülerinden Seyhan Hasırcı: “…Sporculuktan spor adamlığına gidilen yolda, var olan kuralları olduğu gibi kabul edip bunları bir yaşam biçimi olarak içselleştirmemiz gereklidir. Bu durumun zor olması, bizleri hiçbir zaman yolumuzdan şaşırtmamalıdır ve kim olursak olalım, hayatın hangi katmanında bulunursak bulunalım, bizleri yanlış yola sevketmemelidir!“ görüşünü de dile getirdi.
Prof. Dr. Hasırcı ayrıca: “…Siyaset dünyamız, devletin siyasetinin başında bulunanlar, böylesi tanınmış ancak etik dışı yasadışı yollara yönelmiş isimleri koruyarak, toplumda devlete karşı güvensizliği oluşturacak kararları asla almamalıdır. Buradan MAVİ Yol olarak önemle uyarıyoruz.“ dedi.
FACEBOOK YORUMLAR