SİNEM'E SİTEM VAR
Üsküdar belediye başkanı Sinem Dedetaş'a ulaşamayan Yurttaş, yardımcılarına da ulaşma çabası da sonuç vermeyince çareyi basın yoluyla duyurma yolunu seçti. Yayın kuruluşumuza gönderilen mektup
16 Temmuz 2024 - 00:33
Sinemde TÜRKÇE var !
Değerli Başkanım, size ulaşmak ne denli zormuş! Yoğunsunuz, hak veriyorum. Yardımcınız Cansu Kiremitçi Yılmaz bari kabul etseydi beni.
Personelinizden birni aradığımda ahiret soruları başlıyor, ben de kapatıyorum telefonumu!
Çok önemli bir konuda size sesleneceğim: Üsküdar’da güzel dilimiz, tabelacılarca, reklamcılarla katledilmiş!
Pek çoğu yazım kurallarından habersiz! Okumuyorlar çünkü!.. Kendilerini yenilemiyorlar!..Örneğin Kısıklı Mahallesinde bir bez afişte şöyle yazıyor: ….. MEŞREBTE….. Reklamcı, sözcüğün MEŞREP olduğunu bilmiyor. Sonda B varsa ulanan ekin yumuşak ünsüz D ile başlayacağını da bilmiyor.
Soralım bakalım, masasında YAZIM KILAVUZU var mı !
Ayrıca “Dilimizde uzatma-inceltme-şapka (^) kullanılıyor mu” sorusunu yöneltelim… Onda dokuzu “kalktı o işaret” diyecektir!
Uzağa gitmeye gerek yok, binanızın bitişiğindeki tabela NİKAH SARAYI. Yazan kadar yazdıran da cahilmiş!
Bu imin yerinde kullanılmamasının ne sonuçlar yaratacağını, karşılaştığım kötü bir örnekle vurgulayayım. Bayrampaşa, Ayrancı Yokuşundaki bir toptancı mağazasının cephesindeki bez afiş; BİZE GELİN, KARINIZI ARTIRALIM (!..)
Sayın Sinem Başkanım, FLilçemizde tabelacılarla esnaf bir olmuş, güzel dilimizi yozlaştırıyorlar. Örneğin Arapça bir sözcük olan “kadayıf”ı işgüzarın biri QADAYIF yazdırmış! Yetmemiş yanındakine de”Kadayıfçızade” ekletmiş! Cahilliğime verin, kadayıfın oğlu (!) olduğunu yeni öğreniyorum.
Dahası var, “kafe” yerine CAFE/ “ dükkân” yerine DÜKKAN/ “ hoş geldiniz”yerine HOŞGELDİNİZ, “restoran” yerine RESTAURANT yazıldığını cadde ve sokaklarınızda görebilirsiniz. (O sokak-cadde adlarının yazımında da yanlışlar var.Yeri gelince kuralını açıklarız.)
“Restoran” demişken zamanınızda (26 Nisan olmalı?) Bir lokanta açıldı.Adı TELEZZÜZ VEGAN! Ömer Koç’un Atatürkçü olduğunu biliyorum. Arapça-İngilizce karışımı bu adı nereden bulmuş (!) Gugıl’da ”muğlak” olarak nitelenmiş, TDK tarafından da benimsenmemiştir. 83 yaşında Türkçe-edebiyat öğretmeniyim, “telezzüz”ü daha önce duymamıştım. Sözcük, ben yabancıyım diye bas bas bağırıyor! Küçük ünlü uyumuna aykırı (ilk hecede “e” varsa sonrakilerde “e”,”i” olabilir, “ü” olmaz. Aynı ünsüz (z-z) de art arda gelmez!
Sayın Başkanım, bu savaşımımı 60 yıldır sürdürüyorum. Atatürk’ün devrimlerine sıkı sıkıya bağlıyım. Meslek dalım gereği de Dil Devrimine çokça !..
Savaşımımı 35 yıl Silivri’de sürdürdüm. Şu anda Başkanımız olan (Silivri Lisesinden öğrencimiz) Bora Balcıoğlu’nun başkan yardımcılığı döneminde, personele, reklamcılara, tabelacılara, matbaacılara 6 saat seminer vermişliğim var.
Sizden dileğim şu::Dilimizi çirkinleştirenlere izin vermeyiniz! Geliniz bir ilke imza atalım, Beykoz, Çekmeköy, Maltepe, Kadıköy (CKM’de “dükkan” yazıyor.) de peşimizden gelsin!
Bakınız Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, göreve başlar başlamaz yabancı sözcüklü tabela işini ele alıp çözümledi.1999-2019 döneminde Nilüfer Belediye Başkanı iken de aynı konuda vukuatı (!) olmuştu! Yabancı sözcük meraklılarından, Belediye Meclisinin kararıyla daha fazla vergi alarak caydırıcı olmuştu.
Keçiören Belediye Başkanı da bu yıl sorunu çözdü.
Genel Başkanımız yanlış bir çıkış yapmıştı. Sonra yanlışını anladı sanırım Onun dediği gibi Arapça kutsal bir dil değildir. (İlahiyat Prof.Dr.Şahin Filiz.)
Türkçenin analizini bıraksınbize ,ilaç analizi yapsın!
Önceki dönemin örnek uygulamasına vurgu yapmadan geçemeyeceğim: Yavuzdere Caddesindeki tabelalar tek tip! Renk curcunası önlenmiş! Ne güzel !.. Yaygınlaştırılabilir misiniz?
Ancak binanızın bitişiğindeki NEW ÇARŞI tabelası neyin nesi?.. Madem new’le başlamış, bazaar’la devam etseymiş ya(!) Böylece Türkçeye karşı olunduğu daha açık ortaya konabilirdi(!)
Sayın Başkanım, bir beklentimin olmadığını vurgulayayım! Nacizane fahri danışman olabilirim!
Dilimizi ”yabancı diller boyunduruğundan kurtarmak için” katkıda bulunmak istiyorum. Oluşturacağınız kurulda görev almaya hazırım! Böylece bundan sonra aynı yanlışların yapılmasının önüne geçmiş oluruz.
Mektubumu uzatmak zorunda kaldım!
Çünkü sinemde TÜRKÇE var!
Öğr. Erdal Sezgin
Değerli Başkanım, size ulaşmak ne denli zormuş! Yoğunsunuz, hak veriyorum. Yardımcınız Cansu Kiremitçi Yılmaz bari kabul etseydi beni.
Personelinizden birni aradığımda ahiret soruları başlıyor, ben de kapatıyorum telefonumu!
Çok önemli bir konuda size sesleneceğim: Üsküdar’da güzel dilimiz, tabelacılarca, reklamcılarla katledilmiş!
Pek çoğu yazım kurallarından habersiz! Okumuyorlar çünkü!.. Kendilerini yenilemiyorlar!..Örneğin Kısıklı Mahallesinde bir bez afişte şöyle yazıyor: ….. MEŞREBTE….. Reklamcı, sözcüğün MEŞREP olduğunu bilmiyor. Sonda B varsa ulanan ekin yumuşak ünsüz D ile başlayacağını da bilmiyor.
Soralım bakalım, masasında YAZIM KILAVUZU var mı !
Ayrıca “Dilimizde uzatma-inceltme-şapka (^) kullanılıyor mu” sorusunu yöneltelim… Onda dokuzu “kalktı o işaret” diyecektir!
Uzağa gitmeye gerek yok, binanızın bitişiğindeki tabela NİKAH SARAYI. Yazan kadar yazdıran da cahilmiş!
Bu imin yerinde kullanılmamasının ne sonuçlar yaratacağını, karşılaştığım kötü bir örnekle vurgulayayım. Bayrampaşa, Ayrancı Yokuşundaki bir toptancı mağazasının cephesindeki bez afiş; BİZE GELİN, KARINIZI ARTIRALIM (!..)
Sayın Sinem Başkanım, FLilçemizde tabelacılarla esnaf bir olmuş, güzel dilimizi yozlaştırıyorlar. Örneğin Arapça bir sözcük olan “kadayıf”ı işgüzarın biri QADAYIF yazdırmış! Yetmemiş yanındakine de”Kadayıfçızade” ekletmiş! Cahilliğime verin, kadayıfın oğlu (!) olduğunu yeni öğreniyorum.
Dahası var, “kafe” yerine CAFE/ “ dükkân” yerine DÜKKAN/ “ hoş geldiniz”yerine HOŞGELDİNİZ, “restoran” yerine RESTAURANT yazıldığını cadde ve sokaklarınızda görebilirsiniz. (O sokak-cadde adlarının yazımında da yanlışlar var.Yeri gelince kuralını açıklarız.)
“Restoran” demişken zamanınızda (26 Nisan olmalı?) Bir lokanta açıldı.Adı TELEZZÜZ VEGAN! Ömer Koç’un Atatürkçü olduğunu biliyorum. Arapça-İngilizce karışımı bu adı nereden bulmuş (!) Gugıl’da ”muğlak” olarak nitelenmiş, TDK tarafından da benimsenmemiştir. 83 yaşında Türkçe-edebiyat öğretmeniyim, “telezzüz”ü daha önce duymamıştım. Sözcük, ben yabancıyım diye bas bas bağırıyor! Küçük ünlü uyumuna aykırı (ilk hecede “e” varsa sonrakilerde “e”,”i” olabilir, “ü” olmaz. Aynı ünsüz (z-z) de art arda gelmez!
Sayın Başkanım, bu savaşımımı 60 yıldır sürdürüyorum. Atatürk’ün devrimlerine sıkı sıkıya bağlıyım. Meslek dalım gereği de Dil Devrimine çokça !..
Savaşımımı 35 yıl Silivri’de sürdürdüm. Şu anda Başkanımız olan (Silivri Lisesinden öğrencimiz) Bora Balcıoğlu’nun başkan yardımcılığı döneminde, personele, reklamcılara, tabelacılara, matbaacılara 6 saat seminer vermişliğim var.
Sizden dileğim şu::Dilimizi çirkinleştirenlere izin vermeyiniz! Geliniz bir ilke imza atalım, Beykoz, Çekmeköy, Maltepe, Kadıköy (CKM’de “dükkan” yazıyor.) de peşimizden gelsin!
Bakınız Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, göreve başlar başlamaz yabancı sözcüklü tabela işini ele alıp çözümledi.1999-2019 döneminde Nilüfer Belediye Başkanı iken de aynı konuda vukuatı (!) olmuştu! Yabancı sözcük meraklılarından, Belediye Meclisinin kararıyla daha fazla vergi alarak caydırıcı olmuştu.
Keçiören Belediye Başkanı da bu yıl sorunu çözdü.
Genel Başkanımız yanlış bir çıkış yapmıştı. Sonra yanlışını anladı sanırım Onun dediği gibi Arapça kutsal bir dil değildir. (İlahiyat Prof.Dr.Şahin Filiz.)
Türkçenin analizini bıraksınbize ,ilaç analizi yapsın!
Önceki dönemin örnek uygulamasına vurgu yapmadan geçemeyeceğim: Yavuzdere Caddesindeki tabelalar tek tip! Renk curcunası önlenmiş! Ne güzel !.. Yaygınlaştırılabilir misiniz?
Ancak binanızın bitişiğindeki NEW ÇARŞI tabelası neyin nesi?.. Madem new’le başlamış, bazaar’la devam etseymiş ya(!) Böylece Türkçeye karşı olunduğu daha açık ortaya konabilirdi(!)
Sayın Başkanım, bir beklentimin olmadığını vurgulayayım! Nacizane fahri danışman olabilirim!
Dilimizi ”yabancı diller boyunduruğundan kurtarmak için” katkıda bulunmak istiyorum. Oluşturacağınız kurulda görev almaya hazırım! Böylece bundan sonra aynı yanlışların yapılmasının önüne geçmiş oluruz.
Mektubumu uzatmak zorunda kaldım!
Çünkü sinemde TÜRKÇE var!
Öğr. Erdal Sezgin
FACEBOOK YORUMLAR