Sansür’e Suç Duyurusu

CHP İstanbul Milletvekili ve İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Av.Mahmut TANAL'ın Sincan cezaevinde Ulusal Kanal ve Halk TV yayının kesilmesine ilişkin suç duyurusunda bulundu.

Sansür’e Suç Duyurusu
18 Eylül 2013 - 18:27

 

ANKARA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA

GÖNDERİLMEK ÜZERE

İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA

Soruşturma No:        2013/127843 (İstanbul Cumhuriyet Savcılığı Genel Soruşturma Bürosu)

SUÇU İHBAR EDEN         :Mahmut TANAL (…………………………………)

                                               TBMM A Blok Alt Zemin Kat 5. Banko No:11

                                               Çankaya / ANKARA

ŞÜPHELİLER                     : Sincan Ceza İnfaz Kurumunda suçu işleyen idari personelin

                                                 kimliklerinin tespiti talebi

SUÇ                                       :  TCK 124. maddesi uyarınca haberleşmenin engellenmesi suçu ve Anayasa 22. maddesinde düzenlenen Haberleşme hürriyetini ihlal, Anayasa 28. maddesinde düzenlenen basın hürriyetini ihlal ve TCK 122. maddesi uyarınca ayrımcılık suçu

OLAYLAR                           :

            Sincan Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu ve hükümlülerin dış dünya ile tek bağlantısı olan kurum içerisindeki televizyonlarda Ulusal Kanal ve Halk TV'nin yayını kesilmiştir. Yurt genelinde yayın yapan bu kanalları her vatandaşımız seyredebilirken Sincan Ceza İnfaz Kurumu İdaresi keyfi bir tutum içerisinde yayınları kesmiştir.

            Anayasanın 22. maddesi ile haberleşme hürriyeti; "herkes, haberleşme hürriyetine sahiptir." şeklinde güvence altına alınmıştır. Haberleşmenin engellenmesi suçu ise Türk Ceza Kanunu 124. maddesinde açıkça düzenlenmektedir. Maddenin 3. fıkrasına göre; her türlü basın ve yayının hukuka aykırı bir şekilde engelleyen kişi bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

 

            Tutuklu ve hükümlülerin dünyadaki politik-aktüel olayları izleyebilmek, kültürel gelişimlerini sağlama ihtiyacını karşılamak amacıyla TV, radyo, video, bilgisayar, internet gibi her türlü aracın sağlanması zorunludur. İdare, Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzükle tanınan yetki ile sadece tehlikeli hali bulunan ya da örgüt mensubu olan hükümlülerle ilgili olarak, telefon görüşmeleri ile radyo, televizyon yayınları ve internet olanaklarından yararlanma hakkının kısıtlanmasına karar verebilir. Bunun dışında keyfi bir tutum ile tüm kurum içerisinde sadece iki televizyon kanalının yayının kesilmesi gibi bir işlem idare tarafından yapılamaz. Her bir vatandaş istediği televizyon kanalını tercih etme ve izleme hakkına sahiptir. Bu hak idare tarafından kısıtlanamaz. Bu kısıtlama temel hak ve özgürlüklerin kısıtlanması anlamına gelir. Tutuklu veya hükümlü olmasına bakılmaksızın her kişi kendi tercih ettiği kanaldan haber alma hürriyetine sahiptir.

 

            Anayasanın 28. maddesine göre; basın hürdür, sansür edilemez. Anayasal güvence altında olan basının idare tarafından sansüre uğratılması ile Anayasa ihlal edilmiştir.

 

            Ceza İnfaz Kurumunda yalnızca Hükümeti destekler yönde haber yapan kanalların yayınının yapılması eleştirel haber yapan kanalların yayının kesilmesi ile tutuklu ve hükümlü vatandaşlarımıza tek tip haber izletilmekte ve cezaevlerinde tek tip insan yaratılmaya çalışılmaktadır. Ceza İnfaz Kurumlarında bulunan vatandaşlarımız her tür haberi, kanalı izleyebilmeli ve dış dünyayı objektif olarak takip edebilmelidirler. Kanallar arasında tamamen keyfi  bir tercih yapan ve yayını yasaklayan idare ayrımcılık suçunu da işlemiş bulunmaktadır. Aynı zamanda kanallar arasında rekabete haksız ve hukuka aykırı şekilde müdehale eden idare rekabet ortamına zarar vermektedir. Ceza İnfaz Kurumu idaresi kendini adeta RTÜK gibi görüp ,RTÜK'ün yetkisiyle yayın yasaklama kararı almakta ve uygulamaktadır.

            24. Dönem İstanbul Milletvekili olup bir kamu görevlisi olmam nedeniyle, hukuka aykırı bir şekilde ayrımcılık yaparak keyfi bir tutumla Ulusal Kanal ve Halk Tv yayınını kesen, basına sansür uygulayan ve tutuklu ve hükümlülerin haberleşme, haber alma, bilgi edinme hürriyetlerini engelleyen Sincan Ceza İnfaz Kurumu idari personelinin işlediği suçu TCK 278. maddesi uyarınca ihbar etme zorunluluğum doğmuştur.  

Hukuki Sebepler:  Türk Ceza Kanunu 122., 124., 278.,  Maddeleri, Anayasanın 22., 28. maddeleri ve ilgili tüm yasal mevzuat

Hukuki Deliller: Her türlü yasal delil

 

Sonuç ve İstem : Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerden dolayı, suçu işleyen kişilerin kimliklerinin tespiti ile soruşturmanın icrası ile kovuşturmanın açılmasına karar verilmesini saygılarımla arz ederim. 17.09.2013

                                                      Müşteki

                                                 Mahmut TANAL

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum