SAVAŞ VAR EVET ANCAK BİZİ BİZE BAĞLAYAN AŞK, ONDAN DAHA GÜÇLÜ!
21 Aralık tarihinde vizyona girecek olan “SOĞUK SAVAŞ” filminin arkasında; “Ida” ile En İyi Yabancı Film Oscar Ödülü kazanan ve Soğuk Savaş filmi ile de Cannes Film Festivali’nden En İyi Yönetmen ile ayrılan Pawel Pawlikowski var.
Soğuk Savaş’ta, 1949’dan 1957’ye kadar süren bir dönemi karşınızda bulacaksınız.50’li yılların Polonya, Paris, Berlin ve Yugoslavya gibi soğuk savaşın izlerini üzerinde taşıyan toplumun, siyah-beyaz yansıması.
Film, tavanı bomba ile parçalanmış bir kilisede başlar. Ve sonunda yine orada noktalanır. Zula ve Wiktor savaştan harabe halinde çıkan Polonya’da karşılaşır. Farklı geçmişlere ve karakterlere sahip olan kahramanlarımız, birbiriyle asla anlaşamayacak tiplerdir, ama kader yollarını ayrılmayacak şekilde birbirine bağlamıştır. Soğuk Savaş; politik görüş, kişilik özellikleri ve kaderin cilveleriyle savrulan bir çiftin, imkânsız zamanlarda geçen imkânsız aşk hikâyesini sunuyor.
Asıl gerçeklik ise yönetmenin ikili ilişkilerde anlaşılamamaktan ve de iletişim bozukluğundan kaynaklanan meselelerin kişilerin kaderlerine nasıl tesir ettiğini göstermesi.
Wiktor(Tomasz Kot ) Yanında bir başka kadın yatarken, dürüstçe “ Nereden geliyorsun? Yoksa hayat kadınlarını mı takip ettin? Sorusuna “ Onlarla beraber olacak param yok.Hayatımın kadını ile beraberdim” cevabını verirken.
Zula(Joanna Kulig ) Yine film karesinde aynı yatakta yatan ve yönetmenin seyirciye sırtını gösterdiği, belki de tek gecelik bir ilişkinin kahramanını gözünde büyütüp; aslında onun için çok çok önemli olan, onu Fransızcası olmadığı halde yıldız yapacak Plak işinde; sırf onun aşkına, sevdiğine musallat olduğunu düşündüğü için Polonya’ya dönmeyi yeğliyor. Çünkü kendi plağını sokağa savururken, Wiktor’un “Kendine inanmıyor musun?” sorusuna,
“ Bunların hepsi boş. Ben kendime inanıyorum ama sana inanmıyorum” diyecek kadar kırgınlık yaşıyordur içinde.
Filmin birkaç yerinde bu çeşit kırılma noktalarını yönetmen çok iyi vermiş. Farklı karakterler ya da aynı karakter kişilikleri olsa bile; tutku, aşk yerinde duruyor mu? Bu işte, eğer kıymeti bilinirse gidilecek yolun vizesi.
Wiktor’un dediği gibi: “ Bir tek şeyi biliyorum. Aşk’ı”
Sonunda “Biz ne yaptık?” dedirten film;
6. Polonya Film Festivali Altın Kanguru En İyi Film, Altın Aslan En İyi Film, 6.Polonya Film Festivali En İyi Kurgu ve En İyi Ses Tasarımı.
31.Avrupa Film Ödülleri En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Senaryo, En İyi Kadın Oyuncu ve En İyi Kurgu.
39.Uluslarası Manaki Kardeşler Film Festivali Bronze Camera 300
29.Stockholm Uluslar arası Film Festivali Eleştirmenleri Federasyonu Ödülü
20.Gent Uluslarası Film Festivali En İyi Film, Canvas Seyirci Ödülü
2018 NewYork Film Eleştirmenleri Birliği Yabancı Dilde En İyi Film
90.National Board of Review ABD Yabancı Dilde En İyi Film
Birçok ülkeden ödüle boğulan ve SOĞUK SAVAŞ’ın siyah beyaz yanları ile hem kendilerine hem birbirlerine bedeller ödeten karakterlerin insana fazlası ile dokunan yanları ile bu filmi izlemelisiniz.
Haber: Emel Seçen
FACEBOOK YORUMLAR