SAADET'Lİ ABDULLAH SEVİM: İSTANBUL ADAYLARIMIZ 81 İLDE HEYECAN OLUŞTURACAK!

Saadet Partisi İstanbul İl Başkanlığı'nın Ekim ayı divan toplantısı Bakırköy Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi'nde gerçekleştirildi.

Divan toplantısında partililere seslenen Saadet Partisi İstanbul İl Başkanı Dr. Abdullah Sevim, konuşmasına Tunceli'de donarak şehit olan 2 askere değinerek başladı. Sevim, "Elbette hepimizin yüreği yanıyor. Bu devirde, 2 askerimizin donarak şehid olmasını asla ve asla kabullenemiyoruz! Derhal! sorumluların ve ihmali olanların ortaya çıkartılmasını aziz milletimiz adına talep ediyoruz! Buradan hayatını kaybeden yiğitlerimize de bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum. Yakınlarının ve milletimizin başı sağolsun” dedi.

BİZ BOYUN EĞMEYECEĞİZ
Milli Görüşçülerin olumsuzluklara boyun eğmeyeceğini vurgulayan Abdullah Sevim, “Amerika'nın dünyaya ölüm kusmasına boyun eğmeyeceğiz! Mültecilerin hor ve hakir görülmesine, insanların mülteci konumuna düşürülmesine boyun eğmeyeceğiz! İsrail'in zulmüne, Kudüs'ün İsrail İşgali altında kalmasına boyun eğmeyeceğiz! Gelir dağılımındaki adaletsizliğin siyahla beyaz misali büyümesine boyun eğmeyeceğiz! Asgarİ ücretlilerin modern kölelere dönüşmesine boyun eğmeyeceğiz! 'İtibardan tasarruf olmaz' denipte tasarrufun milletten beklenmesine boyun eğmeyeceğiz! Ekonomik krizin suçunun küçük esnafın omuzlarına bırakılmasına boyun eğmeyeceğiz! Yolsuzluğa boyun eğmeyeceğiz! Yoksulluğa boyun eğmeyeceğiz! Rüşvete, torpile, iltimasa boyun eğmeyeceğiz! Maden ocakları facialarına boyun eğmeyeceğiz! Fabrika satıp, stadyum açılmasına boyun eğmeyeceğiz! kötü eğitim sistemine boyun eğmeyeceğiz! Amerika'nın talimatı ile Brunson'un bırakılmasına boyun eğmeyeceğiz! Adalet aramanın, imkansızı aramak gibi birşey olmasına boyun eğmeyeceğiz! Farklılıklara tahammülü olmayanlara boyun eğmeyeceğiz! Tekrar ediyorum! Herkese sesleniyorum! Biz boyun eğmeyeceğiz!” şeklinde konuştu.

SEÇİMLERE 150 GÜN KALDI
Yerel seçimlere 150 gün kaldığının altını çizen Sevim, “Herkes emin olsun ki gerek belediye başkan adaylarımız gerekse meclis üyesi adaylarımız en güçlü ve en fazla oyu alacak isimler olacak! Seçimi kazanacak isimler olacak! İstanbul’u yeniden Saadet Partili belediyelerle tanıştıracak isimler olacak!” dedi.

BELEDİYELER HALKI DEĞİL RANTI SEVİYOR!
İstanbul'daki belediyelerin durumunun kötü olduğunun altını çizen Abdullah Sevim, “Bugün belediyeler borç batağında! Ödeme yapamıyor! Hatta artık borç dahi alamıyor! Hizmet değil israf üretiyor! Halkı değil rantı seviyor! Kenti değil algıları yönetiyor! Yatırım değil reklam yapıyor! Sorunları çözemiyor!” şeklinde konuştu.

İSTANBUL ADAYLARIMIZ 81 İLDE HEYECAN OLUŞTURACAK!
Saadet Partisi'nin her ilçede ve büyükşehirde en güçlü adayları göstereceğini belirten İstanbul'un Ağabeyi Abdullah Sevim, “ Bugün şehirler, yeşile hasret kalmış, betonla öldürülmüş, trafiğe esir edilmiş, yaşam alanı olmaktan uzak ve kirli havaya mahkum durumda! Bugün İstanbul, tıpkı 1994'teki durumda! Bu tablo ve bizim gayretimiz bizleri başarıya taşıyacak. Çünkü insanlar bizi ve hizmetlerimizi çok ama çok iyi biliyorlar. Göreceksiniz! Elbirliği ile her ilçede en iyi aday Saadet Partisi'nin adayı olacak! İstanbul adaylarımız açıklandığında 81 ilde birden heyecan oluşturacak. 39 ilçe ve büyükşehir belediyesini Saadet Kadroları idare edecek!” ifadelerini kullandı.

SEVİM SÖZ ALDI!
Daha sonra partilileri ayağa kaldıran Başkan Sevim, sorular yönelterek partililerden söz aldı. Sevim, şu ifadeleri kullandı: “Belediyelerdeki israfa son vermeye var mısınız? İstanbul’u trafikten kurtarmaya var mısınız? Yeniden hizmet belediyeciliğini hayata geçirmeye var mısınız? Makam aracı saltanatına son vermeye var mısınız? İşi torpilliye değil ehline vermeye var mısınız? Belediyelere yeniden 'rüşvet alan da veren de mel’undur' tabelası asmaya var mısınız? Şehrimizi yeniden yeşille buluşturmaya var mısınız? Vatandaşı müşteri gibi gören zihniyete dur demeye var mısınız? Adaletsiz kentsel dönüşüm uygulamalarına son vermeye var mısınız?Belediyeleri halkla birlikte yönetmeye var mısınız? Temiz yönetime, şeffaf yönetime var mısınız? Kaynakları reklama değil hizmete aktarmaya var mısınız? Özetle İstanbul’u kurtarmaya, şehrimizi yeniden yaşanabilir yapmaya var mısınız?” diyerek sözlerini sonlandırdı.