Küllerime Baktığında Gülümsediğimi Göreceksin
Sekiz yüz insan ve beyaz yağız bir At
25 Eylül 2020 - 23:47 - Güncelleme: 26 Eylül 2020 - 00:03
Beyaz renk Çince hem aydınlık, temizlik ve saflık. Diğer anlamı da yas tutmanın rengidir. Ölüm için kullanılır. Aslında 13 yaşında savaşa katılan ve abisini bir kahraman olarak gören karakterin üzerinden şekillenen tarihi bir film.
At üzerinde ki kan izleri matem ve savaşın kanlı yüzü.
SAVAŞIN DOĞASI SİYASETTİR
SEKİZYÜZ filmi II. Dünya savaşının açılış perdesi aslında. Çünkü PASİFİK CEPHESİ olarak bilinen ve Pasifik Okyanusu ve adalarını, Güneydoğu Asya ile Çin’i kapsayan, 7 Temmuz 1937 ile 14 Ağustos 1945 arasında savaşın sürdüğü cephe. Bu cephe Çin-Japon savaşı ile başlar. Japonya çeşitli ülkelere saldırır ve Aralık 1941’de Pearl Harbor’da ABD güçlerine yaptığı saldırı ile de Dünya Savaşını başlatan taraf olur.
Çin’in iş karışıklıklarını fırsat bilen Japon ordusu bu savaşlarda filmde bir tanesi anılırken. Kod Adı: Midari, Yeşil/Kod Adı:Kii,Sarı yani Hardal Gazı kullanmıştır. Guan Hu yönetmenliğinde, cesetler içerisinde yükselen bir insan başı ve onun üzerinde bir karga ile film açılır. Savaş nedeni ile göç etmek zorunda kalan sivil insanlarla, ne olduğunu anlamadan savaşa dâhil olmuş. İçlerinde muhasebeci, marangoz, çiftçi, öğrenci olan halkın bulunduğu askerler… Sorularla ilerler: Bardağın yarısı boş ne demektir? Neden, savaşıyoruz ki?
Eski basketbol oyuncusu Huang Zhizhang’ın başrolünde gerçekleşen ve “Sol Kulak” filminden anımsanacak olan, aynı zamanda şarkıcı Oho Ou, Jiang Wu, Du Chun tarihi dünyaya yeniden sunarlar. Ulusal Devrim ordusunun 88.Tümene bağlı 534.Alay dan Yarbay Xie Jinyuan, 425 genç subay ve asker. Milliyetçi Çin General Çan Kay Şek emri ile SIHANG DEPOSU’ da tam üç ay savunmada kalırlar. Buradan dört gün dört gece olarak kesit sunulur. Eski bir bankanın deposu olan ve sağlam bir binaya sahip olan binanın karşısında ötekiler, yani Çin’in bir şeyleri pek ciddiye almayan kısmı yer almaktadır. Ortadan geçmekte olan nehir arasında öteki taraf, Kızılhaç ve Fransız, İngiliz, Amerikan desteği ile yaşam sürüp. Sihang Deposundakileri yani esas mazlum halkı, tıpkı bir gösteri gibi izlerken. İçeride sadece Alman silahları ile kimsesizlerin yaşantısı olağanüstüdür.
Savaşmak istemeyenlerin zorla esir Japonları vurması. Karşı tarafta ise Japon askerlerin, esir Çinlileri asıp uzaktan göstermesi. Patlayan bombalar… Depoda eski askeri yer olarak da geçmişte kullanıldığı için mevcut unlar, patlayan bombalar arasında kan zerrecikleri ile karışır. Fareler ve insanlar. Yığınla cesetler.
Karşı kıyıda ötekiler ve canını dişine takan, her ne olursa olsun vatanını muhafaza etmeye ant içmiş, kahraman Çin halkı. Bir taraf lapa yerken diğerleri ise lüks içinde.
Kızılhaç, son tahlilde elektriği keser ve İngilizler der ki: Japonları öldürün. Kar taneleri yere düşerken, tek tek dışarı çıkan Çin askerleri bir kez daha kan zerreciklerini, beyaza karıştırırlar. Çünkü Japon askerleri zaten hazırlıklıdır.
Gazetecilerin ihaneti, zenginlerin kumar ve zevk düşkünlüğü, karşılıklı iki kıyıda ölen ve yaşayanların hazin öyküsü.
Ve Çin’li asker der: Onlara anlatmamız gerek. Evet, sekiz yüz kişiyiz ama bu savaşı kazanmamız için yetmez! Arkamızda destek lazım. Biz gelecek nesile sağlam bir ülke bırakmalıyız.
Telefon hattını karşıya ulaştırabilmek için çekilen mücadele, depo da yaşanılan son derece dramatik sahneler. Ölmek mi? Yoksa ölmek mi? Düşüncesi ile titreyen ama vazgeçmeyen yürekler. Aşırı Milliyetçi Çan Kay Şek emri ile komünistler ölse de, yenileri tekrar yükselir. Çünkü General, Batılıların Japonlara yaptırım uygulayacağını umut eder. Onlar telef edilirken…
Hele o sancağı düşürmemek, “Burası bizim vatanımız” dedirten sahne. Et den duvar olan ve adeta bir boks maçını izler gibi gözlemcilik yapmakta olan İngiliz, Fransız, Amerikalı filler. Karıncaların ezilmesini bekler.
1917-Dunkirk filmlerine rakip olarak gösterilse de, dünya vizyonunda, gişede sadece şu anda 400 milyon doları aştı. 80 milyon dolarlık bütçe ile hazırlanan SEKİZYÜZ filmi, 2020 yılı için en yüksek hasılata erişen ikinci film özelliğinde. Ve Çin sinema tarihinde 10 değerli film arasına giren Sekiz Yüz filmi, aynı zamanda IMAX Kameralarla çekilen ilk film. Hazırlık ve çekim süresi tam on yıl. Ekipte beş bin kişi yer aldı. Görsel ekip; X-Men Days Of Future Past, The Great Gatcby, Harry Potter And The Goblet On Fire çalışmalarında bulunanlar.
Halk olmak ne demek, bu film de var. “Ben bir çiftçiyim, geçmek istiyorum” dediklerinde, güvenli bölgede ki sorumlu, önce elmasını ısırır ve “Senin üzerinde asker üniforması var. Ya Japon’san” deyip, ölüme terk edilen çiftçiler, kurtarıyor Çin’i.
Ve bugün Huawei gibi marka olmuş dev kuruluşlar, geçmişini unutmayanlar…
Pandemi ile adından çokça söz ettirse de Çin, son üç yılın en iyi filmlerini çıkarıyor. Ve dünyada her konuda gitgide gücü eline geçiriyor. Yani Sekiz Yüz filminde ki son söz gibi: “ Bu yaptıklarınızı unutmayacağız!”
Senaryosunu yönetmen, Hu Guan, Rui Ge ile paylaşıyor ve devamı olarak önümüzde ki yıllarda Jingang Chuan ile seyirci ile buluşacak.
EMEL SEÇEN
At üzerinde ki kan izleri matem ve savaşın kanlı yüzü.
SAVAŞIN DOĞASI SİYASETTİR
SEKİZYÜZ filmi II. Dünya savaşının açılış perdesi aslında. Çünkü PASİFİK CEPHESİ olarak bilinen ve Pasifik Okyanusu ve adalarını, Güneydoğu Asya ile Çin’i kapsayan, 7 Temmuz 1937 ile 14 Ağustos 1945 arasında savaşın sürdüğü cephe. Bu cephe Çin-Japon savaşı ile başlar. Japonya çeşitli ülkelere saldırır ve Aralık 1941’de Pearl Harbor’da ABD güçlerine yaptığı saldırı ile de Dünya Savaşını başlatan taraf olur.
Çin’in iş karışıklıklarını fırsat bilen Japon ordusu bu savaşlarda filmde bir tanesi anılırken. Kod Adı: Midari, Yeşil/Kod Adı:Kii,Sarı yani Hardal Gazı kullanmıştır. Guan Hu yönetmenliğinde, cesetler içerisinde yükselen bir insan başı ve onun üzerinde bir karga ile film açılır. Savaş nedeni ile göç etmek zorunda kalan sivil insanlarla, ne olduğunu anlamadan savaşa dâhil olmuş. İçlerinde muhasebeci, marangoz, çiftçi, öğrenci olan halkın bulunduğu askerler… Sorularla ilerler: Bardağın yarısı boş ne demektir? Neden, savaşıyoruz ki?
Eski basketbol oyuncusu Huang Zhizhang’ın başrolünde gerçekleşen ve “Sol Kulak” filminden anımsanacak olan, aynı zamanda şarkıcı Oho Ou, Jiang Wu, Du Chun tarihi dünyaya yeniden sunarlar. Ulusal Devrim ordusunun 88.Tümene bağlı 534.Alay dan Yarbay Xie Jinyuan, 425 genç subay ve asker. Milliyetçi Çin General Çan Kay Şek emri ile SIHANG DEPOSU’ da tam üç ay savunmada kalırlar. Buradan dört gün dört gece olarak kesit sunulur. Eski bir bankanın deposu olan ve sağlam bir binaya sahip olan binanın karşısında ötekiler, yani Çin’in bir şeyleri pek ciddiye almayan kısmı yer almaktadır. Ortadan geçmekte olan nehir arasında öteki taraf, Kızılhaç ve Fransız, İngiliz, Amerikan desteği ile yaşam sürüp. Sihang Deposundakileri yani esas mazlum halkı, tıpkı bir gösteri gibi izlerken. İçeride sadece Alman silahları ile kimsesizlerin yaşantısı olağanüstüdür.
Savaşmak istemeyenlerin zorla esir Japonları vurması. Karşı tarafta ise Japon askerlerin, esir Çinlileri asıp uzaktan göstermesi. Patlayan bombalar… Depoda eski askeri yer olarak da geçmişte kullanıldığı için mevcut unlar, patlayan bombalar arasında kan zerrecikleri ile karışır. Fareler ve insanlar. Yığınla cesetler.
Karşı kıyıda ötekiler ve canını dişine takan, her ne olursa olsun vatanını muhafaza etmeye ant içmiş, kahraman Çin halkı. Bir taraf lapa yerken diğerleri ise lüks içinde.
Kızılhaç, son tahlilde elektriği keser ve İngilizler der ki: Japonları öldürün. Kar taneleri yere düşerken, tek tek dışarı çıkan Çin askerleri bir kez daha kan zerreciklerini, beyaza karıştırırlar. Çünkü Japon askerleri zaten hazırlıklıdır.
Gazetecilerin ihaneti, zenginlerin kumar ve zevk düşkünlüğü, karşılıklı iki kıyıda ölen ve yaşayanların hazin öyküsü.
Ve Çin’li asker der: Onlara anlatmamız gerek. Evet, sekiz yüz kişiyiz ama bu savaşı kazanmamız için yetmez! Arkamızda destek lazım. Biz gelecek nesile sağlam bir ülke bırakmalıyız.
Telefon hattını karşıya ulaştırabilmek için çekilen mücadele, depo da yaşanılan son derece dramatik sahneler. Ölmek mi? Yoksa ölmek mi? Düşüncesi ile titreyen ama vazgeçmeyen yürekler. Aşırı Milliyetçi Çan Kay Şek emri ile komünistler ölse de, yenileri tekrar yükselir. Çünkü General, Batılıların Japonlara yaptırım uygulayacağını umut eder. Onlar telef edilirken…
Hele o sancağı düşürmemek, “Burası bizim vatanımız” dedirten sahne. Et den duvar olan ve adeta bir boks maçını izler gibi gözlemcilik yapmakta olan İngiliz, Fransız, Amerikalı filler. Karıncaların ezilmesini bekler.
1917-Dunkirk filmlerine rakip olarak gösterilse de, dünya vizyonunda, gişede sadece şu anda 400 milyon doları aştı. 80 milyon dolarlık bütçe ile hazırlanan SEKİZYÜZ filmi, 2020 yılı için en yüksek hasılata erişen ikinci film özelliğinde. Ve Çin sinema tarihinde 10 değerli film arasına giren Sekiz Yüz filmi, aynı zamanda IMAX Kameralarla çekilen ilk film. Hazırlık ve çekim süresi tam on yıl. Ekipte beş bin kişi yer aldı. Görsel ekip; X-Men Days Of Future Past, The Great Gatcby, Harry Potter And The Goblet On Fire çalışmalarında bulunanlar.
Halk olmak ne demek, bu film de var. “Ben bir çiftçiyim, geçmek istiyorum” dediklerinde, güvenli bölgede ki sorumlu, önce elmasını ısırır ve “Senin üzerinde asker üniforması var. Ya Japon’san” deyip, ölüme terk edilen çiftçiler, kurtarıyor Çin’i.
Ve bugün Huawei gibi marka olmuş dev kuruluşlar, geçmişini unutmayanlar…
Pandemi ile adından çokça söz ettirse de Çin, son üç yılın en iyi filmlerini çıkarıyor. Ve dünyada her konuda gitgide gücü eline geçiriyor. Yani Sekiz Yüz filminde ki son söz gibi: “ Bu yaptıklarınızı unutmayacağız!”
Senaryosunu yönetmen, Hu Guan, Rui Ge ile paylaşıyor ve devamı olarak önümüzde ki yıllarda Jingang Chuan ile seyirci ile buluşacak.
EMEL SEÇEN
FACEBOOK YORUMLAR