KILIÇDAROĞLU: "HERKESİN KAZANDIĞI GÜZEL BİR TÜRKİYE'Yİ İNŞA ETMEK İÇİN YOLA ÇIKTIK"
13.Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı Ekrem İmamoğlu Zonguldak ve Bartın'da düzenlenen mitinglerde madencilere seslendi.
01 Mayıs 2023 - 17:46
Zonguldak'ta yoğun bir kalabalığın toplandığı alanda kürsüden halka hitap eden Ekrem İmamoğlu, susmuş değil konuşan bir Türkiye istediklerini ifade ederek şunları söyledi:
“Ben üç evlat babasıyım, üç evladımın sesinin bir gün bile kısılmasını kabul edemem. Çocuklarınızın seslerinin kısıldığı bir memleket ister misiniz? Herkes eşit ve muteber olacak. Ben de bu coğrafyanın bir evladıyım. Bu canım Türkiye'de ne zamandan gözünün içine bakıp, alnına bir cihaz tutup bir kişinin daha milliyetçi olduğu anlaşılıyor. Ya da 'sen bana oy veriyorsan milliyetçi, oy vermiyorsan vatan haini.' Hadi oradan! Sen kim oluyorsun vatan evladına hain diyorsun? Seçimde oy veriyorsa iktidara milli irade, oy vermiyorsa darbeci. Bunlar aklını yitirmiş. Beş senedir dua ediyorum Allah'ım akıl ver diye. Faydasız. Yaradan ümidini kesmiş bunlardan. Keşke biraz akıl zuhur etseydi. Etmedi."
Daha sonra kürsüye çıkan Millet ittifakının ve 13.Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Zonguldak’a geldiğinde hep bir burukluk hissettiğini . buranın alın teri dökenlerin yani kara elmasın kenti olarak düşündüğünü belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Madenciler için dünya kadar şiirler, öyküler, romanlar yazıldı. Hayatını kaybedenlerin arkasından hep beraber gözyaşı döktük. Emekçilerin dediğimiz bir kentin yürüyüşünü unutmadık. Zonguldak bir emekliler kentine dönüştü. Madeni ta Güney Amerika’dan, Güney Afrika’dan getiriyorlar, dünyanın parasını ödüyorlar. Şu dağların altında kara elmas var, çalışmak isteyen binlerce kişi var. Aşamalı olarak 5 bin işçiyi alacağım. Yıllardır söz verdiler yapmadılar. 5 bin işçi sözü verdim, geldiler dediler ki 2 bin kişi alacağız. 2 bin alacağız diyenlerin üstünü kömürün karasıyla çizeceksiniz. 5 bin işçiyi alacağım diyenin yanına da bir kömür koyacaksınız, emeğin hakkı olarak. Sizin hakkınızı, hukukunuzu her ortamda savunacağım, gereğini yapacağım.
Esnaf kardeşim de unutmasın. 5 bin işçi çalıştığında en çok esnaf da kazanmış olacak. Esnafı sahipsiz bırakmayacağız, onların da bakanlığını kuracağız. Herkesin kazandığı güzel bir Türkiye’yi inşa etmek için yola çıktık. Kadınların derdini ve sorunlarını da gayet iyi biliyorum. Türkiye’nin bir değişime ihtiyacı var. Türkiye’nin huzura, ayrışmaya, kavgaya değil, beraber olmaya ihtiyacı var. Her ilde, her mutfakta berekete ihtiyacı var. Güzel günler mutlaka gelecek. Köyler boşaldı. Söz verdim, bütün köy okullarını yeniden açacağız ve 100 bin öğretmenin atamasını yapacağız. Köyde öğretmen, ziraat mühendisi, veteriner olsun. Gencecik üniversiteyi bitirmiş insanlar işsiz. Köyde çalışsınlar, üretsinler. Bu işin kimseye zararı yok.
Ne ezen ne ezilen, insanca hakça düzeni getireceğiz. Rahmetli Ecevit diyordu. Sözüm söz, Ramazan ve Kurban bayramlarında asgari ücret kadar emeklilere ikramiye vereceğiz. Kurban Bayramı’nda emekli kardeşim bankadaki hesabına bakacak, 15 bin liralık ikramiyesini görecek. Bay Kemal’in sözü. Bay Kemal sözünden dönmez. Parayı nereden bulacaksın diyorlar, devasa bir bütçemiz var. Paranın nereye harcanacağına siyasi iktidar karar verir. Herkese para var emekliye gelince nereden bulacaksın… 27,5 yılımı harcadım, bütçe nasıl yapılır, devletin ne olduğunu gayet iyi bilirim.
Bir Suriye tezkeresi var, diyorlar ki 'Kılıçdaroğlu niye hayır dedi?'. Terör örgütleri ile mücadele için yabancı askerleri Türkiye'ye davet etme hakkı vardı. Ben milli Kurtuluş Savaşı'nı veren gelenekten gelen bir anlayışın siyasetçisi olarak kendi ülkemde hiçbir zaman yabancı asker postalı istemiyorum. Bahçeli'ye, Erdoğan'a sordum, 'Hangi yabancı askerleri davet edeceksiniz?' Sen kalkıyorsun terörle mücadelede yabancı askerleri davet ediyorsun. Bay Kemal evet der mi ya?
“Ben üç evlat babasıyım, üç evladımın sesinin bir gün bile kısılmasını kabul edemem. Çocuklarınızın seslerinin kısıldığı bir memleket ister misiniz? Herkes eşit ve muteber olacak. Ben de bu coğrafyanın bir evladıyım. Bu canım Türkiye'de ne zamandan gözünün içine bakıp, alnına bir cihaz tutup bir kişinin daha milliyetçi olduğu anlaşılıyor. Ya da 'sen bana oy veriyorsan milliyetçi, oy vermiyorsan vatan haini.' Hadi oradan! Sen kim oluyorsun vatan evladına hain diyorsun? Seçimde oy veriyorsa iktidara milli irade, oy vermiyorsa darbeci. Bunlar aklını yitirmiş. Beş senedir dua ediyorum Allah'ım akıl ver diye. Faydasız. Yaradan ümidini kesmiş bunlardan. Keşke biraz akıl zuhur etseydi. Etmedi."
Daha sonra kürsüye çıkan Millet ittifakının ve 13.Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Zonguldak’a geldiğinde hep bir burukluk hissettiğini . buranın alın teri dökenlerin yani kara elmasın kenti olarak düşündüğünü belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Madenciler için dünya kadar şiirler, öyküler, romanlar yazıldı. Hayatını kaybedenlerin arkasından hep beraber gözyaşı döktük. Emekçilerin dediğimiz bir kentin yürüyüşünü unutmadık. Zonguldak bir emekliler kentine dönüştü. Madeni ta Güney Amerika’dan, Güney Afrika’dan getiriyorlar, dünyanın parasını ödüyorlar. Şu dağların altında kara elmas var, çalışmak isteyen binlerce kişi var. Aşamalı olarak 5 bin işçiyi alacağım. Yıllardır söz verdiler yapmadılar. 5 bin işçi sözü verdim, geldiler dediler ki 2 bin kişi alacağız. 2 bin alacağız diyenlerin üstünü kömürün karasıyla çizeceksiniz. 5 bin işçiyi alacağım diyenin yanına da bir kömür koyacaksınız, emeğin hakkı olarak. Sizin hakkınızı, hukukunuzu her ortamda savunacağım, gereğini yapacağım.
Esnaf kardeşim de unutmasın. 5 bin işçi çalıştığında en çok esnaf da kazanmış olacak. Esnafı sahipsiz bırakmayacağız, onların da bakanlığını kuracağız. Herkesin kazandığı güzel bir Türkiye’yi inşa etmek için yola çıktık. Kadınların derdini ve sorunlarını da gayet iyi biliyorum. Türkiye’nin bir değişime ihtiyacı var. Türkiye’nin huzura, ayrışmaya, kavgaya değil, beraber olmaya ihtiyacı var. Her ilde, her mutfakta berekete ihtiyacı var. Güzel günler mutlaka gelecek. Köyler boşaldı. Söz verdim, bütün köy okullarını yeniden açacağız ve 100 bin öğretmenin atamasını yapacağız. Köyde öğretmen, ziraat mühendisi, veteriner olsun. Gencecik üniversiteyi bitirmiş insanlar işsiz. Köyde çalışsınlar, üretsinler. Bu işin kimseye zararı yok.
Ne ezen ne ezilen, insanca hakça düzeni getireceğiz. Rahmetli Ecevit diyordu. Sözüm söz, Ramazan ve Kurban bayramlarında asgari ücret kadar emeklilere ikramiye vereceğiz. Kurban Bayramı’nda emekli kardeşim bankadaki hesabına bakacak, 15 bin liralık ikramiyesini görecek. Bay Kemal’in sözü. Bay Kemal sözünden dönmez. Parayı nereden bulacaksın diyorlar, devasa bir bütçemiz var. Paranın nereye harcanacağına siyasi iktidar karar verir. Herkese para var emekliye gelince nereden bulacaksın… 27,5 yılımı harcadım, bütçe nasıl yapılır, devletin ne olduğunu gayet iyi bilirim.
Bir Suriye tezkeresi var, diyorlar ki 'Kılıçdaroğlu niye hayır dedi?'. Terör örgütleri ile mücadele için yabancı askerleri Türkiye'ye davet etme hakkı vardı. Ben milli Kurtuluş Savaşı'nı veren gelenekten gelen bir anlayışın siyasetçisi olarak kendi ülkemde hiçbir zaman yabancı asker postalı istemiyorum. Bahçeli'ye, Erdoğan'a sordum, 'Hangi yabancı askerleri davet edeceksiniz?' Sen kalkıyorsun terörle mücadelede yabancı askerleri davet ediyorsun. Bay Kemal evet der mi ya?
Zonguldak'ın ardından Ekrem İmamoğlu ve Kemal Kılıçdaroğlu Bartın'a geçti. Sahneye ilk çıkan yine İmamoğlu oldu. Sözlerine "Kazanıyoruz" diyerek başlayan İmamoğlu, kalabalıktan gelen "Her şey çok güzel olacak" sloganına "Önce sorumluluklarımızı yerine getireceğiz" diye yanıt verdi.
İş cinayetlerinde hayatını kaybeden maden işçilerinden bahseden İmamğlu, "Maden işçilerinin ölümlerini 'kader' diye tanımlayan akıl var oldukça bu acı haberleri almaya devam edeceğiz. Bu seçimi özellikle madenlerde kaybettiğimiz işçiler için kazanacağız" dedi.
İktidarın 'milliyetçilik' üzerinden geliştirdiği söylemi eleştiren İmamoğlu, "Milliyetçilik, görevini iyi yapmak, vatandaşını birbirine kırdırmamak, milletin 1 kuruşuna bile zeval getirmemektir. Bu insanlar bize önümüzdeki 50 yılı da kaybettirirler" diye konuştu.
Ekrem İmamoğlu, konuşmasına sırasında Kılıçdaroğlu'nun Alevi olduğunu açıklaması üzerine Alevilere 'tür' diyen AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'a da yanıt verdi. İmamoğlu, "Biz insanları yaradandan ötürü severiz. Bunlar 'tür' diyor, çeşit diyor insanlara" dedi.
Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasına Bartın halkını "22 yıldır bıkmadık mı?" diye sorarak başladı. "Komuşunun kimliğini sorgulamaya başladık" diyen Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Herkesin kimliğine saygı duyacağız. Üniversiteyi bitiren evlatlarımız iş bulamıyor. Az önce Zonguldak'tan geldik. Yerin altı kömür dolu, yurtdışından kömür geliyor. Bir de bize milliyetçilik dersi veriyorlar. Önce bu milletin karnı doyacak. En geç 2 yıl içinde bütün Suriyeli kardeşlerimizi Suriye'ye yollayacağız."
Kılıçdaroğlu Bartın'da yaklaşık 10 bin gencin ilk kez sandığa gideceğini hatırlattı. Gençlere, "Sizler özgürlükten, kadın-erkek eşitliğinden yana mısınız?" diye soran Kılıçdaroğlu, "Sizin hayalleriniz benim hedeflerim olacak, birlikte gerçekleştireceğiz. Paranın hangi kesimlere aktarılacağını belirleyen siyasi kararlardır" ifadelerini kullandı.
"Kul hakkı yemedim kul hakkı yedirmem" diyen Kılıçdaroğlu, sözlerine "Her şey çok güzel olacak"diyerek son verdi.
FACEBOOK YORUMLAR