Kılıçdaroğlu: Devletin içindeki çeteyi görmek istiyorsan, Bakanlar Kurulu’nu topla

İstanbul’daki yeni İl binasının açılışında konuşan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “ yolsuzluk”lar ile ilgili olarak iktidarı sert sözler ile eleştirdi. “ Panik içinde” olduğunu savunduğu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “ kendisiyle kısır bir çekişmeye girmek istediğini” kaydeden Kılıçdaroğlu, Başbakan’a, “ aklını başlına topla ve bu milletin yakasından düş!” şeklinde seslendi. CHP lideri, Erdoğan’a, eğer “ devletin içinde” var olduğunu söylediği çete reisini görmek isterse, aynaya bakması tavsiyesinde bulundu.

Kılıçdaroğlu: Devletin içindeki çeteyi görmek istiyorsan, Bakanlar Kurulu’nu topla
29 Aralık 2013 - 23:14

İstanbul’daki yeni İl binasının açılışında konuşan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “ yolsuzluk”lar ile ilgili olarak iktidarı sert sözler ile eleştirdi. “ Panik içinde” olduğunu savunduğu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “ kendisiyle kısır bir çekişmeye girmek istediğini” kaydeden Kılıçdaroğlu, Başbakan’a, “ aklını başlına topla ve bu milletin yakasından düş!” şeklinde seslendi. CHP lideri, Erdoğan’a, eğer “ devletin içinde” var olduğunu söylediği çete reisini görmek isterse, aynaya bakması tavsiyesinde bulundu.

CHP İstanbul İl Başkanlığı’nı yeni binasının ( İstanbul İktidara Hazırlık Merkezi) açılış töreni için Ankara’dan İstanbul’a gelen CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul’da sayısı binleri bulan bir vatandaş topluluğu tarafından karşılandı. CHP lideri burada yaptığı konuşmada, “ yolsuzluk” lar ile ilgili olarak iktidarı sert sözler ile eleştirirken, alanı dolduran İstanbullulara, “  Sarıgül’ü önce Allah’a, sonra size emanet ediyorum” şeklinde seslendi.

Kılıçdaroğlu ve Sarıgül’ü taşıyan otobüsün güzergâhı boyunca sevgi gösterisinde bulunan partililer dolayısıyla saat 14.00’de yapılacağı ifade edilen resmi açılış ancak saat 17.00 sularında yapılabildi.

Trafik kilitlendi

CHP İstanbul İl Başkanlığı’nın açılışı, İstanbul trafiğini deyim yerindeyse, kilitledi. CHP lideri Kılıçdaroğlu ile İstanbul Belediye Başkan adayı Sarıgül’ü taşıyan otobüse Atatürk Havalimanı’ndan itibaren eşlik eden konvoy, yoğun ilgi gösterisi dolayısıyla İl Başkanlığı’nın bulunduğu Sanayi Mahallesi’ne yaklaşık 4 saatte varabildi.

Tören için sabah saat 10.00’dan itibaren İl Başkanlığı önünde toplanan vatandaşların soğuk havaya rağmen alanı terk etmedikleri görüldü. Vatandaşlar, Kılıçdaroğlu’nu saatler ancak 17.00’yi gösterdiğinde dinleyebildiler.

İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı: Biz bugün iktidarın kapısını açıyoruz

Konvoyun tören alanına varması ile birlikte kürsüye ilk olarak CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı çıktı. Salıcı, burada yaptığı konuşmasına, “ havaalanından buraya gelmemiz 5 saat sürdü” şeklinde başladı. İl Başkanı Salıcı, konuşmasına şöyle devam etti: “ Biz hava alanından yola çıktığımızda, hava aydınlıktı; şu anda hava karanlık ama emin olun birazdan sayın Genel Başkanımız sizinle konuşacak ve Türkiye’nin aydınlık geleceğini o size anlatacak.”

30 Mart seçiminin 2 lideri olacak: Sarıgül ve Kılıçdaroğlu

30 Mart seçimlerinin iki özelliği olduğunu kaydeden Oğuz Kaan Salıcı, şunları kaydetti: “ Sayın Kadir Topbaş, 31 Mart günü yok; diğeri sayın Başbakan, 31 Mart’ta yok. Seçimi kazandığımızda sayın Başbakan da yok. Bu seçimin 2 tane  (lideri) olacak. Bir tanesi sayın Mustafa Sarıgül, Büyükşehir Belediye Başkanı’mız, diğeri ise bu ülkeyi aydınlığa çıkaracak olan insan, Cumhuriyet Halk Partisi’nin lideri sayın Kemal Kılıçdaroğlu. Biz bugün bu görmüş olduğunuz İl binasını açmıyoruz aslında; biz bugün iktidarın kapısını açıyoruz.”

Salıcı, “ Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidarında tekrar buluşmak üzere” şeklinde sonlandırdığı konuşmasının ardından ise, kürsüye CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu davet etti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: İstanbul’da 9 şiddetinde bir halk depremi

 “ Başbakan Kemal” sloganları eşliğinde konuşma yapmak üzere kürsüye gelen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, yaklaşık 25 dakika süren konuşmasında, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) lideri Recep Tayyip Erdoğan’ı sert sözler ile eleştirdi. 

Konuşmasına, “ Bugün İstanbul’da 9 şiddetinde bir deprem oldu” şeklinde başlayan CHP lideri, şunları söyledi: “ Bu, halkın depremi. Halk, temiz siyaset istiyor, halk hırsızlık istemiyor. Hakli, kul hakkı yiyeni affetmek istemiyor, halk kendi çıkarlarının korunmasını istiyor. Ben yaşamımı halka feda eden bir liderim, yaşamım size feda olsun.”

Sokaklara çık, bak bakalım sana ne diyorlar?

“ Türkiye Cumhuriyeti’nin bir diktatör tarafından yönetildiğini artık herkes biliyor. 9 şiddetinde deprem oldu dedim ama acaba o ( Başbakan) duyar mı? Duymuyor ise, ona duyuracağız sesimizi. Benimle kısır bir çekişmenin içine girmek istiyor. Diyor ki, ‘ CHP’nin Genel Müdürü.’ Sen şunu bil ki, Cumhuriyet Halk Partisi’nin genel müdürü değil, Cumhuriyet Halk Partisi’nin bekçisi olmak bile büyük bir onurdur. Sen Cumhuriyet Halk Partisi’nin ne olduğunu bilemezsin. Bana memur Kemal dedin, eyvallah dedik. Tüpçü Kemal dedin, eyvallah dedik. Saf Kemal dedin, eyvallah dedik. Emekli Kemal dedin, eyvallah dedik; hepsi ile iftihar ederim ama sen sokaklara çık, bak bakalım sana ne diyorlar?”

Hırsızı savunan adama Başbakan denir mi?

Kılıçdaroğlu’nun bu sorusu üzerine, alanda “ hırsız Tayyip” sloganlarının atıldığı görüldü.  Konuşmasına devam eden CHP lideri şunları söyledi: “ Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez bir Başbakan yolsuzluk yapanları savunuyor. Allah aşkına, hırsızı savunan adama Başbakan denir mi? Açıkça söylüyorum; Türkiye’nin temiz siyasete ihtiyacı var, düzgün siyasete ihtiyacı var, kul hakkı yemeyen siyasete ihtiyacı var.”

Size sözüm var: Sarıgül, 5 yıl içinde İstanbul’un trafik sorununu çözecek.”

“ Bakın İstanbul’u 20 yıldır yönetiyorlar. Hangi sorunu çözüldü İstanbul’un? Yaklaşık 200 milyar dolar para harcandı bu kente; nereye gitti bu paralar? Sormayacak mıyız? Soracağız. Trafik sorununu 20 yılda çözmediler. Size sözüm var, size ahdim var: Sarıgül, 5 yıl içinde İstanbul’un trafik sorununu çözecek.”

İnsan, Allah’ın yarattığı en değerli varlıktır

“ El ele kol kola omuz omuza mücadele edeceğiz. Halk için kazancağız. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını korumak için yapacağız. Bu bizim boynumuzun borcudur, bu bizim ülkemize ahdimiz, vefamızdır. Her zaman, her yerde zalimin karşısında, mazlumun yanında olacağız. Bizim en büyük özelliğimiz budur. Hiçbir yurttaşımız bizim kitabımızda ötekileştirilmez; kimliği ne olursa olsun, inancı ne olursa olsun, rengi ne olursa olsun. İnsan, Allah’ın yarattığı en değerli varlıktır ve benim başımın üstünde yeri vardır.”

Sen, ayakkabı kutusu partisisin artık

 “ Yolsuzluk yaptılar, ortaya çıktı; çıktı ama hemen ardından ( Başbakan Erdoğan) diyor ki, ‘devlette çeteler var.’ Ya bu çeteler, senin yolsuzluğunu ortaya çıkardıktan sonra mı aklına geldi senin? Malı götüreceksin, 7 sülalen köşeyi dönecek, millete din, iman edebiyatı yapacaksın ve milleti kandıracaksın. Artık kandırmayacaksın bu milleti; buna izin vermeyeceğiz. Sen ayakkabı kutusu partisisin artık.”

Aklını başlına topla ve milletin yakasından düş!

“ (Başbakan) ne diyordu? ‘ Yırtık ayakkabı ile siyasete girdim ben’ diyordu. O yırtık ayakkabıları koyduğun kutuların içinden şimdi milyon dolarlar çıkıyor. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyorsun sen. Efendim diyor ki, ‘ orduya da kumpas kurdular’ diyor. Yeni mi aklın başına geldi senin? Biz, ‘ orduya haksız (gerekçeler ile) gölge düşürülüyor’ dediğimiz zaman, bizi ‘ Ergenekoncu’ diye suçluyordun. Yolsuzlukların ortaya çıkınca mı aklın başına geldi? Sen samimi değilsin. Sana bir tek önerim var; aklını başına topla ve milletin yakasından düş!”

Bunlar engerekten öte,  çıngıraklı yılanlardır

‘ Devletin içinde çeteler var!’ diyor. 10 yıldır bu ülkeyi sen yönetiyorsun! Efendim, onlar yargıyı ele geçirmişler, onlar bürokrasiyi ele geçirmişler. Sen değil miydin, onlara dönüp ‘ya arkadaş, ne istedin de biz vermedik’ diyen? Biz bunu biliyoruz. Bunların yaptığı ikiyüzlü siyaset. Köşeyi döner, kul hakkı yerler, öbür tarafa döner din ve ahiret edebiyatı yaparlar. Bunlar yetimin hakkını göz koyanlardır. Bunlar engerekten öte,  çıngıraklı yılanlardır.”

İstanbullulara seslendi

Sözlerinin devamında Ak Parti iktidarı döneminde İstanbul’un kimliğinin yok edildiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, İstanbullulara da şu şekilde seslendi: “ İstanbullular! ( Onlar) İstanbul’dan beslendiler; onların hortumlarını kesmek İstanbulluların elinde. Onların hortumlarını kesin, T.C tarihine, Türk demokrasisine en büyük katkıyı yapın.”

Başbakan panik içinde

“ Temiz bir insan yolsuzluklar ile muhatap olduğunda şöyle yapar: ‘ Ben temizim korkacak bir şeyim yok, telaşlanmam da. ‘ Varsa bir şeyi, soruştur’ derim. ‘ Soruşturmaz isen, namertsin’ derim, telaşlanmam. Şimdi o (Başbakan) sokak sokak, cadde cadde, il il geziyor, köy köy geziyor, telaş içinde, panik içinde. ‘ Devlette çeteler var’ diyerek, olayları kapatmak istiyor. Buna asla izin vermeyeceğiz. Kul hakkı yiyenden hesap sormak benim boynumum borcudur. Bu millete, 76 milyon yurtta boyun borcumdur. Bunu mutlaka yapacağım.”

Halkına hesap vermeyen siyasetçi, namuslu siyasetçi değildir

CHP lideri, sözlerinin devamında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a Samsun’da yaptığı çağrıyı da yinelediğini belirterek, şu şekilde seslendi: “ (Ona) temiz bir adam olduğunu düşünüyorsan, namuslu adam olduğunu düşünüyorsan, kul hakkı yemediğini savunuyorsan o 4 bakanı, artı çocuklarının mal varlıklarını açıkla’ dedim. Açıklayabilir mi? Açıklayamazsa, o artık bu ülkenin gönlünde (yer alamaz.) Ona düzgün siyasetçi denmez, namuslu siyasetçi denmez. Ona ne diyeceğini o kendisi daha iyi bilir. Bizim bildiğimiz, halkına hesap vermeyen siyasetçi, namuslu siyasetçi değildir.”

Helal paranın ayakkabı kutusunda ne işi var?

“ Bütçe görüşmeleri yapıldı, Sayıştay raporları gelmiyor. Neden? Yolsuzlukları ortaya çıkmasın diye. Burnunuzdan fitil fitil getirecektir bu millet. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını soracaktır bu millet. Ben bu millete güveniyorum. Bir banka genel müdürünün evinde, ayakkabı kutusunun içinde 4 buçuk milyon dolar para niye bulunur? Hâlâ savunuyor! Buradan 76 milyon yurttaşıma sesleniyorum: Helal paranın ayakkabı kutusunda ne işi var? Haram para ise, ey Recep Tayyip Erdoğan, o haram parayı hangi yüzle savunuyorsun sen? Cevap verebilir mi? haramdan beslenen buna cevap veremez. Helal para kazananın buna elbette bir cevabı vardır. O nedenle söylüyorum; bütün kardeşlerime sesleniyorum: Çocuğunuz işsiz ise, sebebi bunlardır. Aylığınız azsa, sebebi bunlardır. Bunlar malı götürüyorlar; vatandaşa da ufak tefek bir şeyler veriyorlar.”

O ülkenin hırsızlığı koruyan Başbakan’ının adı; Recep Tayyip Erdoğan

“ İstanbul’u alacağız, Türkiye’ye temiz siyaseti getireceğiz, kul hakkı yemeyeceğiz, kul hakkı yiyenden hesap soracağız… Bir ülkenin Başbakan’ının hırsızları serbest bırakıp polisin peşine düştüğünü gördünüz mü? Siz, hiçbir ülkenin Başbakan’ının hırsızları serbest bırakıp savcıların peşine düştüğünü gördünüz mü? Şimdi gördünüz! O ülkenin adı Türkiye Cumhuriyeti. O ülkenin hırsızlığı, rüşveti koruyan Başbakan’ının adı; Recep Tayyip Erdoğan. Herkes bunu böyle bilsin. Bunları söylerken gerçekten üzülüyorum. Biz başka şeyler konuşmalıydık ama bugün bunları konuşmak zorunda kalıyoruz.”

Bütün mütedeyyin, dindar yurttaşlarıma sesleniyorum!

“ Bütün mütedeyyin, dindar yurttaşlarıma sesleniyorum: Düne kadar Adalet ve Kalkınma Partisi’ne şu veya bu şekilde oy verdiniz. Herhangi bir partiye oy veren yurttaşımı hiçbir zaman suçlamadım. Demokrasi içinde bunu olağan bir gelişme kabul ettim. Ama ilk kez elinizi vicdanınıza koyun ve sandığın başlına öyle gidin. Kul hakkı yiyene oy verirseniz, siz de o günaha ortak olursunuz. Bunu size söylemeyi bir boyun borcu olarak kabul ediyorum.”

Çete reisini görmek istiyorsan, aynaya bak

“ Hani, ( Başbakan’) ‘ devletin içinde çeteler var’ diyor ya, ben de kendisine bir teklif yaptım: Sen devletin içinde çeteleri görmek istiyorsan, toplarsın Bakanlar Kurulu’nu, görürsün orada çeteleri. Ama çete reisini görmek istiyorsan, o da çok basit; aynaya bakarsın, çete reisini görürsün.”

Sen çete reisisin!

“ Efendim, cemaat ile iktidar çarpışıyormuş. Ben cemaat ya da başka bir şey anlamam. Benim anladığım şu; ülkeyi kim yönetiyorsa, benim muhatabım odur. Devletin içinde çete varsa, 11 yıldır neden sesin çıkmadı senin? 11 yıldır neden konuşmadın sen? Yolsuzluğun ortaya çıkınca mı senin çete aklına geliyor? Sen çete reisisin ve bu milletin tüyü bitmemiş yetiminin hakkını yiyorsun. Bu kadar açık, bu kadar net söylüyorum.”

Halkçı liderin adı Mustafa Sarıgül

“ İstanbul’u 20 yıldır yönettiler, bir sorununu bile çözemediler. Önümüzdeki 5 yılın içinde halkçı bir lider, halktan yana bir belediye başkanı, icraatlarıyla kendisini kanıtlamış bir belediye başkanının adını biliyorsunuz, değil mi? Adı Mustafa Sarıgül. El ele kol kola omuz omuza halkın iktidarına yürüyeceğiz. Bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçe yaşanan bir Türkiye’yi yeniden ayağa kaldıracağız; hiç kimseyi ötekileştirmeyeceğiz. İstanbul’u alacağız, göreceksiniz, sevgi kazanacak, dostluk kazanacak, İstanbul kazanacak… en önemlisi demokrasi kazanacak.”

Sarıgül’ü önce Allah’a sonra size emanet ediyorum

Sözlerinin sonunda, İl binasının açılış kurdelasını kesmek üzere İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mustafa Sarıgül’ü yanına çağıran Kılıçdaroğlu, binanın kurdelasını kesmenin, aslında iktidarın kapsını açmak anlamına geldiğini kaydederek, “ Sarıgül’ü önce Allah’a sonra size emanet ediyorum. O karış karış İstanbul’u gezecek, herkesle görüşecek, kimseyi ayırmayacak, 81 il eşittir İstanbul. 81 ilin gönül borcu Sarıgül’e var, onun da gönül borcu herkese var” dedi.

CHP lideri, konuşmasını şu şeklide sonlandırdı: “ Türkiye bizden çok şey bekliyor. Bozulan dengelerin, kırılan ilişkilerin tamir edilmesini bekliyor. Bozulan ekonominin düzeltilmesini bekliyor. Bizim sorumluluğumuz büyük ama unutmayın ki, bizim gücümüz de büyük. Biz gücümüzü halktan alırız. Biz yaşamımızı halka feda ederiz biz siyaseti zenginleşme aracı olarak kullanmayız. Bizim için siyaset, halka adanmışlıktır. Biz kendimizi size adadık. Sizin için çalışacağız. Hayırlı uğurlu olsun.”

İl binasının kurdelasını birlikte kestiler

Kılıçdaroğlu’nın konuşmasının ardından ise, İl binasının girişinin dar ve kalabalık olması dolayısıyla, açılış kurdelasının sahne üzerinde kesileceği belirtildi. Bunun üzerime Kemal Kılıçdaroğlu, Mustafa Sarıgül ve İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, CHP’li milletvekilleri, Belediye başkanları ve Parti Meclisi üyeleri…  ile birlikte açılış kurdelasını kestiler.

İl Başkanlığı açılış töreninden bazı notlar…

Açılış, konvoyun tören alanına gelişi de dahil olmak üzere, Halk TV ekranından canlı olarak yayınlandı.

Sabahın erken saatlerinden itibaren alanı doldurmaya başlayan vatandaşlardan bazılarının, saatler ilerledikçe fenalık geçirdikleri görüldü. Rahatsızlananlar, derhal İl binası içerisine alınarak, burada doktor gözetimine alındılar.

Törende İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ve ardından da Kemal Kılıçdaroğlu konuştu; İstanbul Belediye Başkan adayı Mustafa Sarıgül ise söz almadı.

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasının ardından İl binasına girmesi üzerine, bazı vatandaşların da binaya girmek istemeleri, izdihama neden oldu. Görevlilerin uyarılarına rağmen vatandaşlar cam kapılara yığılarak, içeri girmeye çalıştı. Bazı partililerin ise camların kırılabileceği endişesi ile camlara ters yönden destek olmaya çalıştıkları görüldü. 

Kılıçdaroğlu, Sarıgül ve Salıcı, daha sonra yeni binayı birlikte gezdiler.

Konuşmaların ardından birkaç havai fişek de atıldı.

Pankartlarda şu ifadeler yazılı idi:

CHP İl binasının açılışı sırasında gerek vatandaşların taşıdıkları pankart ve kılıç bayraklarda, gerek ise alanı donatan afişlerde şu sloganlara yer verildiği görüldü:

Kul hakkı yeme Tayyip

İstanbul, gel hele! Mustafa+ Kemal el ele

Abdestiniz tam, hırsızlığınız o biçim

Kul hakkı ayakkabı kutularında

Sarıgül ile İstanbul bizim, Kılıçdaroğlu ile Türkiye bizim

Soyulduk ey halkım

Sevgi kazanacak

Çare Sarıgül

Liderler içinde biz seni seçtik, gönlümüz, sevgimiz, oylarımız senin (Sarıgül.)

İstanbul servisçileri seninle. Plaka tahdidi.

Bu soygun düzeni yıkılacak

İstanbul’da şimdi Sarıgül zamanı

Her yer rüşvet, her yer yolsuzluk

Hükümet hükümsüzdür

Bu soygun düzeni yıkılacak

Kaç liraya doyacaksın Tayyip?

El ele kol kola omuz omuza

AKP… Ayakkabı Kutusu Partisi

Atılan sloganlara gelince…

Her yer Taksim, her yer direniş

Çare Sarıgül

Hırsız Tayyip

Bizim kutularımız gönül kutuları

Başbakan Kemal

El ele kol kola omuz omuza

Hükümet istifa

Haber: Arzu Başlantı

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum