İSTANBUL'UN SOKAK KÖPEKLERİNİN DOKUNAKLI YOLCULUĞU

Hong Konglu yönetmen Elizabeth Lo’nun İstanbul sokaklarında hayatta kalmaya çalışan Zeytin, Nazar ve Kartal isimli üç sokak köpeğini odağına aldığı “Stray”in gösterimine, Zeytin ve onu sahiplenen Mert Akkök de katıldı.

Periferi Film, Mobilet ve Brave Ist destekleriyle, URU organizasyonuyla düzenlenen özel gösterimden elde edilen gelirin tamamı can dostlarımız yararına HAYTAP’a bağışlandı.

KüçükÇiftlik Film Kulübü, şehrin merkezi Küçük Çiftlik Park’ın yeşil yüzü KüçükÇiftlik Bahçe’de bu defa İstanbulluları özel bir gösterimde bir araya getirdi. Elizabeth Lo’nun İstanbul sokaklarında hayatta kalmaya çalışan üç sokak köpeğinin hikâyesi üzerinden, statüsüz ve güvenliksiz bir varlık olarak yaşamanın ne demek olduğunu gözler önüne seren “Stray” adlı belgeseli, 4 Eylül Çarşamba akşamı can dostlarımız yararına KüçükÇiftlik Bahçe’de gösterildi.

Hayvan dostlarının yoğun ilgi gösterdiği özel gösterim, Periferi Film ve Brave Ist’in filmin bedelsiz teminindeki destekleri; biletlerden hizmet bedeli almayan Mobilet’in katkıları ve URU organizasyonuyla gerçekleşti. “Stray”in gösteriminden elde edilen gelir, doğanın korunması ve hayvan hakları konusunda faaliyet gösteren farklı derneklerin oluşturduğu sivil toplum örgütü HAYTAP’a bağışlandı.

İstanbul sokaklarında hayatta kalmaya çalışan Zeytin, Nazar ve Kartal isimli üç sokak köpeğini odağına alan belgesel, onların hikâyesi üzerinden şehre ve topluma da bir bakış sunuyor. İstanbulluların aşina olduğu görüntüleri köpeklerin bakış açısından beyazperdeye aktaran “Stray” belgeseli, köpeklerin İstanbul’daki çekişmeli geçmişine, hem insanların hem de köpeklerin hayatlarını etkileyen sosyal ve kentsel dinamiklere de atıfta bulunuyor.

Verdiği bir röportajda, köpeklerin özgürce dolaştığını, bu hayli gelişmiş şehirde hayatı kendi kurallarına göre yaşadığını görmekten çok etkilendiğini belirten Elizabeth Lo, İstanbulluların köpeklerle ilişkisinin de kendisini şaşırttığını ekliyor: “'İnsanlar köpeklerde gerçekten bir saygınlık görüyor, onları kendi sokaklarına ve topluluklarına ait yurttaşlar olarak görüyor.”