İSTANBUL'UN 99'UNCU KURTULUŞU TÖRENLE KUTLANDI

İstanbul’un Kurtuluşu’nun 99’ncu yılı, Taksim Cumhuriyet Anıtı’nda düzenlenen resmi törenle kutlandı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, duygularını, Anıt Özel Defterine, “Büyük Atatürk; İstanbul, bize onu milletimize kazandıran Fatih Sultan Mehmet Han’dan ve düşman işgalinden kurtaran sizden mirastır. Mirasınız, emanetiniz emin ellerdedir. İstanbul’u, geçmişten gelen değerlerini koruyup yeni yatırımlarla güçlendirerek daha güzel bir geleceğe taşımak için çalışıyoruz. İstanbul’a ve 16 milyon İstanbulluya hizmet etmekten onur duyuyoruz” sözleriyle aktardı.

İSTANBUL'UN 99'UNCU KURTULUŞU TÖRENLE KUTLANDI
06 Ekim 2022 - 14:41 - Güncelleme: 07 Ekim 2022 - 19:28
İstanbul, 4 yıl 10 ay 23 gün süren düşman işgalinin ardından, Mustafa Kemal Atatürk komutasındaki Türk ordusu tarafından 6 Ekim 1923’te kurtarıldı. İstanbul’un Kurtuluşu’nun 99. yıldönümü, Taksim Cumhuriyet Anıtı’nda düzenlenen törenle kutlandı.



İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, 1.Ordu Komutanı Orgeneral Ali Sivri ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımıyla gerçekleştirilen tören, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.


CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu da törene katılanlar arasında yer aldı. Törende sırasıyla; Yerlikaya, Sivri ve İmamoğlu, kurumları adına Taksim Cumhuriyet Anıtı’na çelenk bıraktı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mesajının okunmasının ardından önce İmamoğlu, sonra Yerlikaya Anıt Özel Defteri’ne yazdıkları mesajları okudu.




“MİRASINIZ, EMANETİNİZ EMİN ELLERDEDİR”

İmamoğlu, mesajında, “Büyük Atatürk; dünyanın en güzel, en değerli şehri İstanbul’umuzun düşman işgalinden kurtuluşunun 99. yıl dönümünü büyük bir gurur ve coşkuyla kutluyoruz. İstanbul, aziz milletimizin topyekûn verdiği, tarihte emsaline az rastlanır bir çaba ve mücadele ile işgalden arındırılmıştır. Bu destansı mücadele, milletimizin birlik ve beraberlik içerisinde hareket ettiğinde başarabileceklerinin bir göstergesidir. Başta siz ve silah arkadaşlarınız olmak üzere tüm istiklâl kahramanlarına sonsuza kadar minnettarız. Vatan için hayatını ortaya koyan aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmetle, minnetle anıyorum. İstanbul, bize onu milletimize kazandıran Fatih Sultan Mehmet Han’dan ve düşman işgalinden kurtaran sizden mirastır. Mirasınız, emanetiniz emin ellerdedir. İstanbul’u, geçmişten gelen değerlerini koruyup yeni yatırımlarla güçlendirerek daha güzel bir geleceğe taşımak için çalışıyoruz. İstanbul’a ve 16 milyon İstanbulluya hizmet etmekten onur duyuyoruz” ifadelerini kullandı..Tören, İBB Mehteran Bölüğü’nün dinletisiyle son buldu.

Törenin ardından Vali Yerlikaya, Org.Sivri ve Başkan İmamoğlu, aralarında Kurtuluş Savaşı komutanlarından Şükrü Naili Paşa’nın torunu Nilüfer Tapan’ın da bulunduğu protokol heyeti, Cumhuriyet Anıtı önünde anı fotoğrafı çektirdi.


Çekimin ardından Yerlikaya ve beraberinde bulunan heyeti, İBB tarafından Samsun’dan İstanbul’un Kurtuluşu’na özel getirttikleri Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün makam otomobilinin birebir benzerinin yer aldığı alana davet eden İmamoğlu, 55 TC 008 plakalı aracın, İstanbul’un kurtuluş rotası olan Dolmabahçe’den Gülhane Parkı’na kadar olan güzergahı kat edeceğini söyledi.


MUSTAFA KEMAL PAŞA: “GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER…”

İtilaf Devletleri donanmaları 30 Ekim 1918'de imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması'na dayanarak 13 Kasım 1918'de Haydarpaşa önlerine demirleyip İstanbul'a girdi. Fiilen gerçekleşmiş olan işgal, 16 Mart 1920 tarihinde resmi işgale dönüştü.

Türk Ordusu'nun İzmir'e girmesinden sonra Fahrettin Paşa komutasındaki 5. Süvari Kolordusu İtilaf Devletleri kontrolündeki tarafsız bölgeye doğru ilerlemeye başladı. Bunun üzerine Müttefik kuvvetlerde bulunan Fransız ve İtalyan birlikleri derhal geri çekildi. Çanakkale'de bulunan İngiliz birlikleri General Harrington'un emriyle savunma pozisyonu aldı.

İngiltere, Ankara Hükümeti ile anlaşma yolları aramaya başladı. Ankara Hükûmeti İstanbul ve Çanakkale boğazlarının denetimini istedi. İngiltere başbakanı Lloyd George bu istekleri reddetti. Birliklere savaş pozisyonu alması emrini verdi. Fakat Harington ateş açılmaması emrini verdi.

Türk birlikleri, İngiliz direnişi ile karşılaşmadan tarafsız bölgeye girerek Çanakkale Boğazı'na doğru ilerlemeye başladı. Türklerle savaşılmasını istemeyen  Winston Curchill
 'in başını çektiği bir grup bakan istifa etti. 


Diğer taraftan İzmir'in Kurtuluşu'ndan sonra Damat Ferit Paşa21 Eylül 1922'de ülkeden kaçtı. Mudanya Mütarekesi gereği Trakya topraklarının teslimi yapılırken Türkiye'yi temsil edecek kişi olarak Mustafa Kemal Paşa'nın isteği ile Refet Paşa; İstanbul komutanı olarak da Millî Müdafaa Umumi KatibiSelehaddin Adil Paşagörevlendirildi. Refet Paşa, 19 Ekim tarihinde TBMM Muhafız Grubu'ndan 100 kişilik bir kuvvetle Gülnihal vapuru ile Mudanya'dan ayrılıp İstanbul'a geldi.

Ardından "İstanbul Komutanı" sıfatıyla Selahattin Adil Paşa, 81. Alay ile İstanbul'a geldi. Refet Paşa ve Selahattin Adil Paşa'nın İstanbul'a gelmesine rağmen işgal sonlanmadı. Çünkü mütarekeye göre işgal kuvvetleri barış antlaşması imzalanmasından hemen sonra İstanbul'u boşaltacaktı.


Mustafa Kemal Paşa, Adana’dan 13 Kasım 1918 günü öğle saatlerinde trenle İstanbul’a gelir ve Haydarpaşa Garı’ndan bindiği ‘Kartal’ istimbotuyla Galata’ya doğru giderken, 55 parçalık işgal donanmasının arasından geçer.

O sırada yaver Cevat Abbas hem boğaza giriş yapan düşman zırhlılarını hem de Marmara yönü­nü işaret ederek ağır ağır arkadan gelen gemileri gösterir, hüzünlü, biraz da ürkek bir sesle, "Geliyorlar" der.

Mustafa Kemal Paşa yaverinin gösterdiği yana baktı; İngiliz donanmasına bağlı, arala­rında Yunan zırhlısı Averof’un da bu­lunduğu gemiler ağır ağır Marmara’dan boğaza doğru ilerlemeye devam ediyordu. 

O günün ak­şam saatlerinde Dolmabahçe Sarayı önünde demirleyecekler, toplarını da yüz­yıllardır hükümran devletin hükümdarlık sarayına çevireceklerdi.


Mustafa Kemal Paşa bu gemilerin buraya gelmemesi için Ça­nakkale’de verilen savaşları, akıtılan kanları, yitirilen canları hatırladı; sonra da öfkeli, aynı zamanda azimli bir sesle: "Evet gelirler, gelirler ama , bir gün de geldikleri gibi giderler” dedi..
.

Ankara Hükümeti ile İtilaf Devletleri arasında imzalanan Lozan Barış Antlaşması'ndan sonra, düşman kuvvetleri 23 Ağustos 1923'ten itibaren İstanbul'dan ayrılmaya başladı. Son İtilaf birliği ise 4 Ekim 1923 günü şehri terk etti. 6 Ekim 1923'te ise Şükrü Naili Paşa komutasındaki 3. Kolordu'nun İstanbul'a girmesiyle işgal resmen sonlandı.








FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum