İSKENDER DOĞAN VE ANILARLA MÜZİK
66 yaşında ve hasta olduğu için iğne yaptırıp sahneye çıkan İskender Doğan’ın kısa özgeçmişini anlatan bir sunum, kendisini Türk halkına en çok yaklaştıran “Kan ve Gül” şarkısı eşliğinde sunuldu.
Geçmiş kuşakların şarkıları nasıl da unutulmuyor. Kuşaktan kuşağa nasıl geçiyor, dem dem… İşte 1963’lü yıllarda Paul Anka ile bugünlere, değerli Erol Büyükburç gibi birçok sanatçımız ile bize ulaşan “You are my destiny” gibi… Kadıköy Belediyesi Müzik Gönüllüleri, ve Sevgili Nesibe Müsevitoğlu’nun uzun zamandır yürüttüğü, hem söyleşi hem konuğun alanına göre faaliyeti ile devam eden “Anılarla Müzik”, Programının açılış konuşmasında Sn. Nesibe Müsevitoğlu: “ilk konuğum, değerli sanatçımız Gürer Aykal ile başlayan ve bugünlere kadar birçok değerli sanatçımız ile halkı buluşturduk ancak uzun zamandır ilk kez bu kadar yoğun bir ilgi ile karşılaştım, aslında çok da şaşırmadım çünkü heryaş grubuna hitap eden ve sohbetinin özellikle çok güzel geçtiğinin duyumlarını almıştım “ dedi.
66 yaşında ve hasta olduğu için iğne yaptırıp sahneye çıkan İskender Doğan’ın kısa özgeçmişini anlatan bir sunum, kendisini Türk halkına en çok yaklaştıran “Kan ve Gül” şarkısı eşliğinde sunuldu. Ardından “You are my destiny”, Hepimizin aslında bir yolcu olduğumuzu ancak bu bedenlerin bile bize ait olmadığını, kendinden dışarıya geçen bir yolculuk içinde olduğumuzu ifade eden ve oğlunun eserini “Yolcuyuz” şarkısının ardından, Kayahan’ın “Mavilim”, Toto Cotugno ile yüreklerimizde yer eden, “ L’italiano ( I asciatemi cantere)” ile devam eden sanatçı İskender Doğan, soru-cevap şeklinde yer yer programına devam etti. Sn. Müsevitoğlu’nun sorularını da yanıtlayan Doğan, hatıralar içerisinden birçok güzel anektodu da paylaştı. Kendisini ayakta ve yer bulamadığı için sahneye çağırarak yan bölümlere oturttan Doğan ve Müsevitoğlu, sanatçımızın performansı ile zleyicileri muzip, kendi ile barışık hali ile de güldürdü. Ve bir kez daha hayranlarını büyüledi.
Konuşmasının başında ifade etmiş olduğu gibi “Aslında çoğu kimse bilmez burada açıklıyorum ben Ankara Gazi Eğitim Müzik mezunuyum. Uzun yıllar öğretmenlikte yaptım. Bizim buralara nasıl gelip, bizlere ne öğretildiğini anlatacağım. Şu an da bizi bir araya getiren, gözlerinize bakabilmemi sağlayan başta Kadıköy Belediyesine eteşekkürlerimi sunuyorum. Siz de şanslı olduğunuzu bilin. Hakikaten burası kurtarılmış bölge. Emperyalizmin ayak seslerini duyuyoruz. Hep vardı. Bugün bir aydını halkla buluşturan yerler yok gibi. Ama biz Mustafa Kemal’in çizgisinde yolumuza devam edeceğiz. Asla umudumuzu yitirmeyeceğiz. Kadın susarsa herşey susar. Kadınları günümüzde erkekleştiren ve rekabet ortamına sokan da biz erkekler. Oysa prenses olmak ne büyük bir lütuftur. Anne olmanın verginliği tartışılamaz. O yüzden ne yaparsa kadınlar yapacak ve kadınlar asla susmasın. Ve biz aldığımız değerler ile gelecek kuşaklara emanet bırakıyoruz. Şu anda yaşadığımız, konuştuğumuz herşey eski. Yeni şeyleri ve güzel şeyleri birlikte yapacağız. Evet, bizim müziklerimiz ve bizden öncekilerin müziklerinin yeri tartışılmaz, gençlerin şimdi yaptıkları müzikleri sevmediğiniz söylüyorsunuz ancak onlarda bizim çocuklarımız. Onları kazanacağız. Biz çok güzel bir ülkeyiz. Ben küçükken ülkemizi bizim yönettiğimizi düşünürdüm. Oysa şimdi bambaşka şeyler dönüyor ancak asla ümidimizi yitirmeyeceğiz. ” Soruların birinde “TRT de yaşanan sansürleme olaylarında bir anınız var mı?” Dendiğinde “ Olmaz mı? Ben bir şeylere söz söyleyebilen bir bilince sahiptim ondan korkuyorlardı sanırım bir şey de bulamadılar, çenesi yamuk diye haber yaptılar. Çenemin fotoğrafını çerçeveye alıp haber yapmışlardı.” Eurovision macerasından, İzmir İnciraltı’nda Dario Moreno ile anısından, Tanju Okan’a, Berkant’ın veda konserinden, Müzeyyen Senar’lı anılara kadar. Turne eğlencelerine ve hatta fıkralara kadar izleyicilere muhteşem bir gece yaşattı.
“Size bir sürprizim var!” diyerek, çalıştırmakta olduğu Nostaljiik Esintiler Müzik Topluluğu Korosu ile daha sonra sahne alan müzik insanı İskender Doğan, iki eserini birlikte seslendirip, finali herkes ile birlikte yeniden “Kan ve Gül” şarkısı ile yaptılar.
Sahneden büyük bir coşku ile sevgi ve saygılarını ileterek geceyi tamamladı.
Yıllardır büyük bir özen ve titizlikle; Kadıköy Belediyesi’nde yürüttüğü çalışmalar ile halkı, birçok değerli sanatçı ile buluşturma imkanı yaratan Sevgili Nesibe Müsevitoğlu’nun emeği tartışılmaz. Bu gönül insanını da yürekten kutluyoruz.
Emel Seçen
FACEBOOK YORUMLAR