İBB VEKTÖRLE MÜCADALEYE AĞIRLIK VERDİ

İBB Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı, 26 ilçe belediyesinden, alanında yetkili 49 personelle “Yerel Yönetimlerde Uygulanan Sağlık Hizmetleri ve Vektörlerle Mücadele Uygulamaları” ana başlığıyla bir toplantı gerçekleştirdi.

İstanbul genelinde sağlık ve vektörlerle mücadele özelindeki faaliyetleri konuşmak, fikri alışverişinde bulunmak ve 2025 yılında yapılması planlanan çalışmaları değerlendirmek amacıyla İBB Kasımpaşa Ek Hizmet Binası’nda gerçekleştirilen toplantıya; İBB Genel Sekreter Yardımcısı Zeynep Neyza Akçabay, İBB Sağlık İşleri Dairesi Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Önder Yüksel Eryiğit, Sağlık ve Hıfzıssıhha Şube Müdürü Uzm. Dr. M. Hakan Yılmaztürk, İş Sağlığı ve Güvenliği Şube Müdürü Dr. Özkan Kaan Karadağ, Bağımlılıkla Mücadele ve Rehabilitasyon Şube Müdürü Mustafa Erata, İstanbul Darülaceze Şube Müdürü Tülay Aytekin Aktaş ve ilçe belediyelerinden yetkililer katıldı.

“İBB VEKTÖRLERLE MÜCADELE ÇALIŞMALARINDA BİR ROL MODEL”

Toplantının açılış konuşmasını İBB Genel Sekreter Yardımcısı Zeynep Neyza Akçabay yaptı ve şunları söyledi “İstanbul Büyükşehir Belediyesi sağlık alanında ve vektörlerle mücadele çalışmalarında bir rol model. Koruyucu ve önleyici çalışmalarımızı çok büyük bir operasyonla yürütüyoruz. Hastalandıktan sonra tedavi etmek yerine öncesinde koruyucu hizmet almak ve böyle bir yaşam tarzını benimsememiz önemli. İstanbul’un yaşam tarzı da böyle olmalı. Biz İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak, bu doğrultuda bir yol izliyoruz ve operasyonlarımızı başarıyla yürütüyoruz.”

“İLETİŞİM, İŞ BİRLİĞİ VE BİLGİ PAYLAŞIMI ÇOK ÖNEMLİ”

Akçabay, “İletişim ve bilgi paylaşımı hizmetlerin etkin bir şekilde yürütülmesinde çok önemli. Bugün gerçekleştiriyor olduğumuz bu toplantıda daha neler yapabiliriz diye konuşacağız. Bu büyük projenin yol planını biraz daha büyütmüş olacağız.” dedi.

SAĞLIK İŞLERİ DAİRESİ BAŞKANI DR. ÖĞR. ÜYESİ ÖNDER YÜKSEL ERYİĞİT TOPLANTIDA BİR SUNUM GERÇEKLEŞTİRDİ

Eryiğit sunumda “Bu toplantıda sağlık alanında ve vektörlerle mücadele çalışmalarımızda birlikte neler yapabiliriz, nasıl bir ortak çalışma yürütebiliriz; bütüncül sağlık hizmetleri anlamında da beraberce oluşturabileceğimiz projeler ile kaynakları etkin ve verimli kullanmak adına neler yapabilirizin üzerinde duracağız. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu'nun seçim vaatleriyle ilçe belediye başkanlılarının seçim vaatlerini ortak bir şekilde nasıl geliştirilebilir, nasıl uygulanabilir ve beraber yapalım teklifini sağ olsun tüm ilçe belediye başkanlarımız büyük bir heyecanla ve sevgiyle kabul ettiler. İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak, 2019 yılında göreve başladığımızda, hızlı bir şekilde Vektörlerle Mücadele Bilim Kurulumuzu kurduk. Ve hemen arkasından 39 ilçe belediyesiyle beraber bir çalıştay düzenledik.”

“BİZİM AMACIMIZ, İLÇE BELEDİYELERİYLE AYNI MANTIKLA, AYNI DİLİ KONUŞARAK AYNI MÜCADELEYİ VERMEK”

Eryiğit, konuşmasının devamında, “Yasal olarak vektörlerle mücadelenin büyükşehirlere verildiğini hepimiz biliyoruz. Fakat bunun yanında ilçe belediyeleri de bu işe ciddi anlamda destek oluyorlar. Ama bizim amacımız 39 ilçeyle aynı mantıkla, aynı dili konuşarak aynı mücadelelerin yapılması. Eğer bilinçsiz bir mücadele yaparsak ya da 39 ilçeden birisi yanlış bir mücadele yaparsa, diğer 38 ilçenin yaptığı doğru mücadeleyi çöpe atmak durumunda kalırız. Dolayısıyla bu toplantıyı ben en başta vektörlerle mücadeledeki ortak bilim çatısından dolayı önemsiyorum. Bizim şu anda sistemimize kayıtlı 236 bin vektör üreme kaynağı var. Bu kaynaklara yönelik; 628 personelle, 182 ekip, araç ve 7 dirim üzerinden mücadelecimizi gerçekleştiriyoruz. Bizde, coğrafi bilgi sistemlerine kayıtlı olan kaynaklarla ilgili bir sorunumuz yok. Çünkü biz her hafta mutlaka o kaynakları ziyaret ediyoruz. Görevli personellerimiz, kaynaklara gidiyorlar. Kaynakta larva var mı yok mu tespit ediyorlar. Eğer larva varsa ilacını uyguluyor. Yoksa da fotoğrafını çekiyoruz ve sistemden görebiliyoruz.” ifadelerine yer verdi.

“YENİ ÜREME KAYNAKLARININ ENGELLEMESİ İÇİN KÜLTÜREL MÜCADELE ÇOK ÖNEMLİ”

“Bunun haricinde yeni üreyen kaynaklar bizim temel sorunumuz. 236 binin haricindeki kaynaktan bahsediyorum. Peki nasıl ürüyor bunlar? Yeni üreyen, bizim kontrolümüz dışındaki kaynakların %90'ı insan eliyle ürüyor. Örneğin; biraz önce suyu açtık, birkaç yumurta aldık bıraktık. Hava sıcaklığı uygun sıcaklık olsa, yaz ayları olsa, bu da dışarıda kalmış olsa, bu bardağın içerisinden binlerce değil milyonlarca sivrisinek üreme ihtimali var. Bunu hepimiz biliyoruz. Bunun böyle bırakılmaması gerektiğini bizim halka anlatmamız lazım. Bizim insanların bahçelerindeki, yazlıklarındaki süs havuzlarından içinde birikmiş olan suların yazın yüksek sıcaklıkta beş günde bir değiştirilmesi gerektiğini anlatmamız lazım. Saksı altlarındaki sulukların beş günde bir değiştirmesi gerektiğini anlatmamız lazım, sokak hayvanları için bıraktığımız su kaplarının maksimum beş günde bir değiştirilmesi gerektiğini anlatmamız lazım, mezarlık başındaki sulukların da aynı şekilde. Yani halkı bu bilince eriştirdiğimiz sürece bize kayıtlı olan kaynaklarla ve mücadelemizle ilgili sıkıntı yaşamayız. Bu sebeple için kültürel mücadele çok önemli.” dedi.

“VEKTÖRLER, KIRMIZI İŞARETLENMİŞ ŞEKİLDE GÜNDEM OLMASI GEREKEN BİR KONU”

Eryiğit konuşmasını “Halk sağlığını etkileyen vektörel anlamda ne varsa bizim ilgi alanımız içerisinde. Dolayısıyla burada, İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak, gerçekten bu konu üzerinden öncü olduğumuzu ve bu konu üzerinden rol model olduğumuzu düşünüyorum. Çünkü bu işler, bu konular şu anda bakanlığın gündeminde, masasında ve kırmızı alarmla, kırmızı işaretlenmiş şekilde gündem olması gereken konular. Öncelememiz gereken temel sorun bu. İBB ailesi olarak, 2020 yılından beri Vektörlerle Mücadele Bilim Kurulu’nu kurduktan hemen sonra bize uzatılan her mikrofonda, çıktığımız her ekranda bir şekilde konuyu buraya getirip ‘şu anda ülkenin temel halk sağlığı sorunu budur’ diye anlatmaya çalıştık.” sözleriyle noktaladı.

 “İBB ÖNCÜLÜĞÜNDE AVRUPA’NIN EN BÜYÜK PROJESİNİ HAZIRLADIK”

Son olarak, İBB Vektörlerle Mücadele Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Salih Bülent Alten “Böyle büyük bir şehirde böylesi büyük bir organizasyonu başarıyla yürütmek hem ülkemiz için hem de yakın coğrafya için çok önemli bir durumdur. Vektörlerin pasaportu yok ve sınır tanımazlar. Bu sebeple taşıdıkları hastalıklarla ve hastalık etkenleriyle dünyanın her tarafına yayılıyorlar. Biz de ne yazık ki İstanbul’da, sivrisinekler aracılığıyla taşınabilen virüs varlığını tespit ediyoruz. 4 sene önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı’nın öncülüğünde büyük bir proje hazırladık.  Her ne kadar COVID döneminde biraz yavaşlamış olsa da son derece başarılı sonuçlar elde edildi. Bu sonuçları gerek Türkiye'de gerek de yurt dışında bilim kurulu üyeleriyle birlikte birçok kongrede paylaştık. Bu kapsamda paylaştığımız mecralar, Avrupa’nın en büyük organizasyonlarıdır.” dedi.

“SİVRİSİNEK MENAJEMENT PLANLARI BÜTÜNLÜKÇÜ BİR DURUM ARZ EDER”

“Bir amacımız vardı; sivrisinek menajement planları, yönetici planları ve kontrol planları bütünlükçü bir durum arz eder. İstanbul'un tüm ilçeleriyle, tüm ilçe sağlık birimleriyle birlikte bunu koordine etmek bizim en büyük amaçlarımızdan bir tanesidir.” ifadelerine yer veren Alten, “Bugün gerçekleştirdiğimiz toplantının bütün ilçelerin katılımıyla yapılması son derece önemlidir. Ortak bir çalışmayı başarmak zorundayız. Çünkü bu çalışma halk sağlığı ve hayvan sağlığı sorundur. Yani siyaset üstü bir sorundur. O yüzden bilimin de katkısıyla çok daha iyi şeyler yapabileceğimize yürekten inanıyorum.” dedi.