İBB Meclisi'nde olay…

AK Parti Meclis Üyesi Solmaz Kıran Çinkil’in konuşması üzerine CHP’li Meclis üyeleri tepki gösterdi. Tartışmalar büyüyünce oturuma kısa bir ara verildi.

İBB Meclisi'nde olay…
28 Kasım 2019 - 11:23 - Güncelleme: 29 Kasım 2019 - 09:52

Karanfil Ökten-CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç ile AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin arasında çıkan tartışmanın üzerine kasım ayında gerçekleşen İBB Meclis oturumunda, gündem dışı söz alan Solmaz Kıran Çinkil’in konuşmaları AK Parti’li ve CHP’li Meclis üyeleri arasında gerginliğe yol açtı.

 

Çinkil’in türban özgürlüğü, 28 Şubat’a dikkat çeken sözleri ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele haftasında  TBMM’de Özkoç’un davranışını kınaması tartışamalara yol açtı. Bunun üzerine oturuma 5 dakika ara verildi.

 Oturum aranın ardından devam etti.

 

İSKİ’NİN 2020 BÜTÇESİ HAKKINDA CHP GRUBU ADINA MECLİS ÜYESİ HAYRETTİN ÖZBAKIR YAPTIĞI KONUŞMA

Sayın Başkan, Saygıdeğer Meclis Üyeleri,

Hepinizi saygı ve sevgilerimle selamlıyorum

İSKİ Stratejik Plan, Performans ve 2020 Yılı Bütçe Tasarısı hakkında Cumhuriyet Halk Partisi grubu adına söz almış bulunmaktayım.

Saygıdeğer Meclis Üyeleri,

İstanbul gibi bir metropol şehre gece gündüz durmaksızın hizmet eden, sağlıklarından, zamanlarından ödün vererek samimi ve dürüstçe çalışan tüm emekçi İSKİ personeline verdikleri bu özverili hizmetlerden dolayı öncelikle çok teşekkür ederim.

Genel Kurul görüşmelerinin tüm şehrimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.

İstanbul, hem tarihi hem de kültürel değerleri itibariyle bir dünya şehri. İstanbul’un havası ve çevresiyle yaşanabilir bir şehir kılmak için çaba sarf etmeye devam ediyoruz.

İstanbul’un geleceği için çok önemli yatırımları hayata geçiriyoruz. Bu noktada İSKİ’ye tarihi görevler düşmekte.

İstanbul bir zamanlar korkunç bir ihmalin kurbanı idi. Yeryüzünün bu eşsiz şehri maalesef hoyratça tahrip ediliyordu. Doğal kaynakları ortadan kaldırılıyor, kirletiliyor ve hepimiz için tehlike arz eden bir konuma getiriliyordu.

İSKİ, ülkemizin en itibarlı yatırımcı kurumlarından biri haline geldi. Bugün stratejik planları hazır, vizyon sahibi 9804 çalışanı ve 30.412.000.000 TL’lik gayrimenkulü ile çok güçlü bir kuruluştur.

Su, tüm canlılar için yaşam kaynağıdır. Su meselesi dünya ekonomisinde sosyal ve politik bir konudur. Yaşadığımız yüzyılın en önemli kaynağıdır, öyle ki; petrolden çok daha değerli ve önemli hale geleceği bugün bütün bilim adamları kabullenmiş olup gelecek yıllarda su savaşlarının çıkacağını belirtmektedirler.

Sayın Başkan, Değerli Meclis Üyeleri;

İSKİ’nin, üç ana temel görevi vardır.

Birincisi içme suyu temin etmek,

ikincisi kullanılmış yani atık suları toplamak, arıtmak ve uzaklaştırmak,

üçüncüsü ise içme suyu havzalarını korumaktır.

İstanbul’da günde 3 milyon m3 su tüketiliyor. Baktığımız zaman faturalanan suda % 24 kaçak oranı var. Bu oran mücadele edilmesi gereken çok ciddi bir orandır.

Kişi başı su arzına baktığımız zaman özellikle günlük bazda bu 180 litre, bu rakamlar etrafında su tüketimine bakarsak da 134 litre civarında. Ama kişisel ihtiyaçların sağlıklı bir şekilde karşılanabilmesi için bunun 200, 250 litre civarlarda olması gerekmektedir. Aslında bugün İstanbul’da sağlıklı bir su tüketimi açısından bu standartların altında olduğumuzu kabul etmemiz lazım. İçilebilir kaliteli içme suyu temini 1980 yıların başlarında itibaren İstanbul’un çok hızlı göç alması ve çarpık yapılaşma ile birlikte tüm su havzalarının yapılaşmaya açılması yer üstü su kaynağı bulmada sıkıntı yaratmıştır. Geçmiş yıllarda kurak geçen yaz mevsimlerinde İstanbul halkı bu su sıkıntısını çok fazlası ile yaşadı. Buna çözüm olarak komşu illerin yer üstü su kaynaklarını toplayarak boru hatları ile barajlara taşıyıp İstanbul’un su sorunu çözülmeye çalışılıyor. Fakat biliyoruz ki, her geçen gün katlanarak çoğalan İstanbul nüfusuna bu bölge suları da yetmeyecek çünkü bilim adamları 2030 nüfus beklentisi 20 milyon,  2040’ta 24 milyon. Yani 2040’a geldiğimiz zaman günlük su ihtiyacı 4.7 milyon m3’e çıkacak ve bu rakam bugünkünün neredeyse iki katı.

Bunları önlemek için alınması gereken tedbirlerin başında birincisi mutlaka kontrol edilebilir bir nüfus planlamasıdır. İkincisi, su tasarrufunun etkin ve sürekliliği olan çocuk yaşlardan başlayarak özendirmeye yönelik politikaların oluşturulması ve kayıp kaçak suyun önlenmesidir. Kayıp kaçak su oranı %24’tür yani tüketilen suyun dörtte biri kayıp ve kaçaktır. Bu oran gelişmiş ülkelerde %10 civarındadır bu durumun mutlaka kontrol altına alınması gerekmektedir. İstanbul’un su sorunu şimdilik çözülmüş gibi görünse de nüfus artışına paralel olarak bu ilerinde nüfusu artacaktır. Küresel ısınma mevsimsel değişikliklerin etkisi ile azalan kaynaklarla birlikte ileriki zamanlarda su sıkıntısı başlayacaktır. O nedenle, bu çözümler geçici çözümlerdir. Bu gidişle Türkiye nüfusunun yarısını İstanbul’da yaşıyor hale getireceğiz ve insanlarınızı Anadolu dan İstanbul’a göç ettirdiğimiz gibi suyu da göç ettirmek zorunda kalacağız.

Ama sayın Cumhurbaşkanımızın geçtiğimiz aylarda yerel seçim döneminde “2040 yılına kadar İstanbul’un su diye bir derdi yok” diye bir konuşması hepimizi rahatlattı öyle değil mi?  Sayın Cumhurbaşkanımız’a çok teşekkür ediyorum.

Sayın Başkan,

Değerli Meclis Üyeleri;

Gelelim dere ıslah çalışmalarına. Çok geç kalınmasına rağmen birçok yerde dere ıslah çalışmaları yapılmaktadır (Çok geç diyorum) çünkü bu şehri 25 yıldır AK PARTİ kadroları olarak siz yönettiniz.

15 yıldır dere ıslah çalışma yetkisi İSKİ’ de. Bu ve buna benzer doğru işleri takdir etmekten de asla imtina etmeyiz. Fakat, daha önceki dere taşkınlarından ders alınmamışçasına bir taraftan da dere mutlak koruma alanlarını imara açtınız. Örneğin Paşaköy dere kolları koruma bandı sağlı sollu 100 m iken bu alanları CHP meclis grubunun ret oyu vermesine rağmen 10 metreye düşürüldü.  Önümüzdeki yıllarda buralarda oluşa bilecek sel baskınlarının tüm sorumlusu bu alanları imara açanlardır.

Su havzalarının korunması meselesinde nüfus artışı sürdükçe, yoğun yapılaşma devam ettikçe, her bulduğunuz yeşil alanı imara açma alışkanlığı devam ettikçe kusura bakmayın ama su havzaları korunamaz. Bakın, son 20 yıllık yapılaşma nedeniyle su havzaları kaybettik. Küçükçekmece’yi kaybettik ve artık yok. Eskiden bir su havzasıydı. Büyükçekmece’yi kaybediyoruz, Elmalı’yı kaybediyoruz. Çünkü 25 yıldır bu şehri yöneten AK PARTİ zihniyetinde İBB’nin meclisinde görüşülen tek bir konu vardı  o da İMAR ve İMAR rantıydı  Ayamama Deresi Faciası… 2009 yılında yoğun yağış sonucu taşan Ayamama Deresi çevresindeki tüm semtler sular altında kalmış; onlarca kişi sel sularına kapılarak yaşamını yitirmişti... Bunlar hepsi sizin eseriniz, AKPARTİ grubu ne kadar övünse azdır.

Değerli Meclis Üyeleri;

Dere ıslah çalışmalarının önemi kadar alt yapı çalışmaları da çok önemlidir. İstanbul 23 Haziran’a kadar artık güzelliğinden ve keyifli bir kent yapısından her geçen gün hızla uzaklaşmaktaydı, çünkü hiç göç almasa bile hızlı nüfus artışı bu kentte yaşanmaz hale gelmesine yeterli bir sebeptir. Hal böyle olunca yetersiz altyapı sayesinde her yağmur yağdığında kentin önemli bir bölümü, alt geçitler, dalma batma köprüleri, her biri küçük bir göl gölet ve hatta bazı yerleri deniz ile bütünleşerek sular altında kalıyor.

Bu biriken 25 yıllık sorunları sıkıntıları bir bir çözüyoruz ve çözeceğiz. 25 yıllık bırakılan enkazı 3-5 ay gibi bir sürede çözmemizi kimse beklemesin, ama hepsini çözecek gücümüz var enerjimiz var,  inancımız var, gençliğimiz var.

Sayın Başkan,

Değerli Meclis üyeleri;

Su zammı ile ilgili de ben sevgili vatandaşlarıma şunu söylüyorum: ‘Biz yaptığımız indirim ile gerçekten İstanbul’a su konusunda büyük bir tasarruf kazandırdık.

Yani insanların cebine büyük bir tasarruf kazandırdık.  Zam yaptıktan sonraki hali bile 2018 yılının altındadır.  Zamlı hali bile Ak Parti döneminin altında bu böyle biline. Her 2,5 metreküp suya karşılık yarım metreküp ücretsiz su vermeye devam ediyoruz.

İsrafı engelleyen, tasarruf edeni ödüllendiren bir su fiyatlandırma yöntemini bugün hep birlikte hayata geçireceğimizi umuyorum. 0-10 m3'lük su kullanımına 1 kuruş bile zam yapılmayacak. Halkımız için helali hoş olsun.

Suyun maliyetindeki en önemli unsurlar ne yazık ki enerji, elektrik, doğalgaz ve kimyasal girdilerdir. Türkiye’nin maliyetlerine bakalım. Sadece enerjide yıllık yüzde 60’a yakın artış var. Biz bütün parametreleri üst üste koyduğumuzda önümüze gelen pakette yapılması gereken zam oranının yani teknik insanların önümüze koyduğu paketin yarısını vatandaşımızın önüne koyuyoruz. Seçim bildirgemizde  ‘Zam yapmıyoruz’ diye bir taahhüdümüz yoktu. Suyun indirimli olması için bir taahhüdümüz vardı, onu yerine getirdik.

Ülkenin yaşamış olduğu ekonomik dar boğaz enflasyon oranları ülkemizin yaşadığı hassas sürecin sonucu 2020 için insanlarımıza böyle bir zam yapma zorundayız ki hizmet edebilelim. Çünkü bunun bir maliyeti var. Keşke zam yapmasak... Keşke ülkenin parametreleri bize bu zammı yaptıracak seviyeyi korusa… Türkiye’nin ekonomisi iyi olsa... Ama değil. Olmayınca biz de ne yazık ki böyle bir zam yapıyoruz, yapmak zorunda kalıyoruz. Dünyanın hiçbir yerinde, ülkemizde de belediyenin yaptığı zamların kaynağı belediye değildir. Eğer abartılı bir şey yapıyorsa hesabını halkımız sorar. Esas olan ekonomide onun kaynağı ülkeyi yöneten hükümetin devletin ekonomi politikalarıdır. Zammın kaynağı, ne yazık ki ülkemizdeki ekonomik sıkıntılardan kaynaklıdır.

2019 yılı yeniden değerleme oranı %23,73 olarak açıklayıp her şeye vergi ve resim harçlara %23,73 artış yapacaksınız, sonra TÜFE oranı yüzde 8,5 olarak açıklayacaksın.

YERSEN!


Ey hükümet, Allah aşkına böyle bir akıl tutulması olur mu!
 

Enflasyon yüzde 8,5 açıklayacaksın.
Her türlü vergi, harca, her şeye  %23,73 artış zam yapacaksınız… Sonra milleti bu enflasyon oranına inandıracaksın.

 

Sayın Başkan,

Değerli Meclis üyeleri

Su fiyatına yapılacak zamdan sıkıntı duyanlar varsa, elektriğe, doğalgaza, yakıta, kimyasal girdilere yapılan zammı hemen geri çeksinler, başımız üstüne biz de zam yapmayalım.

Sevgili vatandaşlarımız sadece 3 ay önceki doğalgaz, 4 ay önceki elektrik faturasına baksın.

Suya indirim yaptığımız Mayıs ayından bu yana doğalgaza iki defa üst üste  %15 ve %15 zam geldi Aynı şekilde elektriğe su indiriminden sonra 1 Temmuz 2019 tarihinde %15 elektriğe zam ve 1 Ekim 2019 tarihinde elektriğe %15 zam geldi.

Saygıdeğer Meclis Üyeleri;

Kimyasal madde alımlarında fiyat artış oranlarına bakalım. Avrupa Yakası’nda 2018 yılı 2787 lira olan mayi klor 4900 TL. Yüzde 76 artış. Bunlar maalesef İSKİ’nin kullanmakta olduğu kimyasal maddeler. Avrupa yakası sodyum, 610 TL olan rakam 1630 lira, yüzde 160 artış. Polielekrolit 10.545 TL  olan artış 13.990 lira. Yüzde 32 artış. Tablo ortada . Başka bir şey söylemeye gerek yok.

Hesap ortada: İSKİ’nin enerji gideri maliyetinin yıllık bütçenin içindeki payı  %8’den %14’lere çıktı.

İstanbul’da tüketilen elektriğin %3,5’unu İSKİ tüketiyor baktığımızda 2018 ve 2019 iki yılda gelen elektrik zammı %90’ları geçen bir zam ortada. Bu ülkeyi yönetenlerin bu sizin eseriniz.

Elektrik ve doğalgaz faturaları cep yakıyor. Sebebi budur. Birilerinin gözü vatandaşın cebinde olabilir ama bizlerin öyle bir derdi yok. Biz, en minimum seviyede, en asgari seviyede zam yapmak zorunda kalıyoruz. Bunun da sebebi ülkemizin ekonomik göstergeleridir.  Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Keyfi zam yapacak kişi ve kurum değiliz. Bu kadar net!

Sayın Başkan,

Saygıdeğer Meclis Üyeleri;

2020 yılı bütçemiz sizlerinde incelediği gibi denk bir bütçe. 7.776.456.000 TL’lik bir bütçe. Borçlanma ve finansman ihtiyacı olmadan, yatırım bütçesinden ödün vermeden yoluna devam eden bir dünya markası bir kuruma sahibiz. İSKİ’nin dünya markası olmasında emeği olan katkı sunan herkese çok teşekkür ediyorum

Biz Cumhuriyet Halk Partisi grubu olarak her zaman İSKİ’yi farklı değerlendirdik, geçmiş kayıtlara bakarsanız. Grup başkan vekilimiz Sayın Doğan Subaşı’nın ve diğer arkadaşlarımızın konuşmalarında her zaman İSKİ takdir edilmiştir.

Saygıdeğer bürokratlarımızı fedakârlıkları ve çalışmalarından dolayı kendilerini kutluyorum.

2020 yılı yatırım bütçesi 2019 yılının üstünde olan bir yatırım bütçesidir. Reel olması gereken, ayakları yere sağlam basan bir bütçe 3.462.000.000 TL yatırım bütçemiz var.

2.560.000.000 TL geçmişten gelen yatırımlar. 897.000.000 TL ise 2020 yatırımları…

Şöyle ki, 2019 yılı bütçemizde yer alan yatırım bütçe rakamı 3.865.000.000 TL olarak koyulmuş ama 2019 yılı gerçekleşecek yatırım tutarı 2.755.000.000 milyon civarında olacak.

Bu da gösteriyor ki 2019 yatırım bütçesinin çok çok üzerindeyiz. 

2020 yılı bütçemizin %45’i -nerdeyse bütçenin yarısı- yatırıma ayrılmış bir bütçe. Sayın Genel Müdürümüz’ü, Genel Müdür Yardımcılarımız’ı ve İSKİ’nin tüm vefalı, cesur ve namuslu çalışanlarını kutluyorum.

2020 Yılı İSKİ Yatırım Programı’nda 156 adet devam eden, 171 adet planlanan olmak üzere toplam 327 adet proje bulunmaktadır.

Yaklaşık 3.500.000.000 TL büyüklüğündeki 2020 Yılı İSKİ Yatırım Teklifleri’nin;

●         % 43’ü 1.486.000.000 TL ile atık su-kanalizasyon projeleri,

●         % 37’si 1.292.000.000 TL ile içme suyu projeleri,

●         % 19’u 643.000.000 TL ile İstanbul genelinde gerçekleştirilecek su ve atık su şebekelerinin bakım onarım projeleri,

●         % 1’i 40.000.000 TL hizmet binaları yapımı oluşturmaktadır.

İstanbul’da 89 mevcut adet atık su tesisi ile şehrin atık suyunun tamamı arıtılmaktadır. Bu sayede İstanbul Boğazı, Haliç ve Marmara Denizi korunmaktadır. Şehrin ihtiyaçları çerçevesinde insan ve çevre için gerekli çevre yatırımları da hız kesmeden devam etmekte, 2020 yılı bütçesinin en büyük kalemi % 43 ile çevre yatırımlarından oluşmaktadır.

Saygıdeğer Meclis Üyeleri;

Bu kadim şehre hizmet etmek ibadettir, herkes beyninin zekâtını bu güzelim şehre ve insanlarına vermelidir.

Yapılması gereken ihtiyaç olan her türlü proje ile İstanbul’un hizmetkarı olmaktan büyük keyif ve gurur duyuyoruz,  Allah’ın izniyle de hizmetkarı olmaya uzun yıllar devam edeceğiz hiç kimsenin şüphesi olmasın.

İstanbul’da her şey çok ama çok güzel olmaya başladı.

Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu İstanbulumuza, halkımıza gerekli olan her projeyi yakinen takip edip en israfsız en ekonomik şekliyle nasıl hizmete sokarız düşüncesiyle titizlikle çalışmaktadır. 

Bizler biyolojik arıtma tesislerine katiyen ve katiyen karşı değiliz. İstanbulumuza gerekli olan her proje boynumuzun borcudur.

● Baltalimanı Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi İnşaatı

● Tuzla İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi III. Kademe İnşaatı

● Yenikapı Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi İnşaatı

● Melen Havzası Çevre Koruma Projesi

● Paşaköy İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisi III. Kademe

● Başakşehir İleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi

● Sarıyer Gümüşdere Uskumruköy İleri Biyolojik Atıksu Arıtma Tesisi

Daha sayamadığın onlarca arıtma tesisi yapımı devam etmektedir.

İstanbul emin ellerde, hiç kimsenin hiçbir tasası ve endişesi olmasın.

İstanbul hiç olmadığı kadar sağlam adımlarla yoluna devam etmektedir.

Bizi izlemeye devam edin.

Sizler de her şeyin çok ama çok güzel olduğunu göreceksiniz.

              Sayın Başkanım,

              Değerli Meclis Üyeleri,

      İSKİ’nin tüm hizmetlerinde tek dayanak noktası, İstanbul halkını temsil eden siz Değerli Meclis Üyelerinden aldığı güçtür. 

Katkılarınızdan dolayı sizlere teşekkürlerimi sunar, Şehrimize yaptıkları değerli hizmetlerden dolayı başta İstanbul’a emeği geçen tüm Belediye Başkanlarımıza İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İMAMOĞLU’na teşekkür eder, İSKİ Genel Müdürümüzü ekibini, İSKİ personelini yürekten kutlarım.

2020 Yılı Bütçemizin İSKİ ve İstanbulumuza hayırlı olmasını diliyor ve hepinizi tekrar saygı ve sevgilerimle selamlıyorum.

Karanfil Ökten


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum