HIYARAPOL: Bir müzikal komedya!

Tiyatro MERDİVEN’in müzikal komedisi HIYARAPOL, sanatseverler ile buluşmaya devam ediyor

HIYARAPOL: Bir müzikal komedya!
24 Mart 2014 - 14:07

1987 yılında Ümraniye’de amatör bir topluluk olarak kurulan Tiyatro MERDİVEN’in, yazarlık ve yönetmenliği Alpay Ekler tarafından yapılan müzikal komedisi HIYARAPOL, sanatseverler ile buluşmaya devam ediyor.

Bol kahkahalı ancak bir o kadar da düşündürücü oyun; başarılı kostüm, makyaj ve müzik öğeleri ile büyük beğeni toplamayı başarıyor.

Bu komedi müzikal,  28 Mart, 09 Nisan ve 30 Nisan tarihlerinde sanatseverleri bekliyor!

Oyunun konusu:

Oyun, M.Ö. 1500’lü yıllara ait bir kent olan Hıyarapol’un birkaç gününde yaşananları anlatıyor. Kralları Tahumba’nun, tahta çıkışının 7. yılında, vücudunun küçük bir et parçasını halkı için tanrılara kurban etmekten, diğer bir deyişle, sünnet edilmekten korkup da masadan kaçıvermesiyle birlikte, bu mitos şehrinde yaşamakta olan insanlar lanetleniyorlar. Bu uğursuz günden sonra şehrin kadınları artık evlat doğuramaz olurlar, döl yatakları kurur. Öyle ki, Hıyarapol nesli, ancak başka yerlerden evlat edinmek suretiyle yani devşirilme ile devam eder… Halk, üzerindeki bu lanetten artık bıkıp usanmıştır ancak çaresizdir… Ta ki bir gün… Evet bir gün, kentin mumyacısı Kadreş’in kapısı birden çalınana dek. İşte bundan sonra, Hıyarapol’de bir şeyler neredeyse (!) değişmek üzeredir.

Oyunun seyircileri olarak, bu tarihi mitos kentte yaşananları ondan yüzyıllar sonra M.Ö. 4. yüzyıldaki mitolojik bir korodan ve koroya eşlik eden Satir’den öğreniyoruz.  

Töreler, yasalar, tabular kıskacında bir toplum. Toplumu yöneten siyasetçilerin basiretsiz oldukları takdirde, yönetilenin yani halkın bunun bedelini nasıl ödediği… Her olumsuzluğu lehlerine çevirmeyi başaran politikacılar… Etkisini belki de binlerce yıl sürdürecek olan tabuların nasıl oluşuverdiği ve insanların bunlar içinde boğuşma mücadelesi… Kafasını, diğerlerinden az biraz daha yükseğe kaldırma cesareti gösteremeyen insanoğlunun hazin kısır döngüsü…

Tiyatronun sonu, seyirci kendi alkışının değerini bilmediği zaman başlar!

Oyunun yazarı ve aynı zamanda yönetmeni ve yine bu müzikal oyundaki bestelerin sahibi Alpay EKLER’in dilinden HIYARAPOL:

“Kendi yazdığı oyunu sahneleyen bir sanatçı, seyircinin oyun hakkında bir ön bilgi edinmek için eline tutuşturulan bir kâğıt parçası üzerine ne yazabilir. Sözü o oyunla bitmiştir.

Hıyarapol, yaşadığımız bu karanlık çağda, acı çekenlerin buluşması için emek verilmiş bir uydurma hikâyedir. Oyunun, kaç kez yazıldığı, kaç kez bozulduğu, müziğinden kostümüne, teknik donanımından aksesuarlarına kaç kişinin nasıl bir emekle yoğurduğu seyirciyi ne kadar ilgilendirir? Tiyatro insanı, tüm eylemlerinden ve sonuçlarından kendisi sorumludur.

Bir uyduruk hikâye yazdım, bu hikâyeye oyuncu, kostümcü, dekorcu ve müzisyenler inandı. İddialıyım, cesurum ve ukalâyım. Öyle iddialıyım ki, dünyayı anlattığımı sanıyorum. Öyle cesurum ki, oyunu da ben yönetmeye kalktım. Öyle ukalâyım ki, müzikleri de ben besteledim. Seyirci nasıl oyunları sever, neden hoşlanır, nasıl alkışlarım çoğalır bunu hiç düşünmedim. Tersine, ben nasıl seyirci istiyorum o fark edilsin istedim.

Ama yine de şunu biliyorum: Tiyatro, seyircisi ile buluştuğu noktada soluk alır. Seyirci iki saatlik süre içinde seyrettiği şeyi ortaya koyan beyinlerle kendisi arasında bir bağ kurmak ve elbette bunu bir hoşlanma duygusu içinde yaşamak ister. Tiyatronun da asıl hedefi budur. Tek istediği alkışlarla onurlandırılmaktır. Tüm maddi beklentilerin ötesinde kalan bu heyecan, tiyatroyu tiyatro yapan tek şeydir. Çektiği acıyı onunla paylaşan ve onu anlayanlarla var oluşunu besler. Bu nedenle tiyatro bunun değerini bilir. Tüm ukalâlığına, tüm kendini beğenmişliğine rağmen alkışların değerini bilir.

Ancak seyirci de bilmelidir ki, tiyatro sanatının ve sanatçının sonu da ancak seyircinin kendi alkışının değerini bilmediği zaman başlar.”

Oyun, devam ediyor!

HIYARAPOL (Rock Müzikal), Kadıköy Belediyesi Halis Kurtça Kültür Merkezi’nde sahnelenmeye devam ediyor. Tiyatroseverler, aşağıdaki tarihlerde koltuklarda yerlerini alabilirler!

28 Mart 2014 Cuma 20: 30
(27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü nedeniyle ücretsiz gösteri)

09 Nisan Çarşamba 20: 30
30 Nisan Çarşamba 20: 30

Yer: Halis Kurtça Kültür Merkezi (Merdivenköy)

Gişe: 0216- 357 28 91

Yazan& Yöneten:

Alpay EKLER

OYUNCULAR:

Kadreş: Selçuk DELİPINAR

Aitra : Sibel TOMAÇ
Liberşal : K.Kayhan BİŞKİN
Nesa : Göher  ERGÜN
İsdorpa : Gürkan SİNAN
Tolso : Murat AKGÜN
Galeş : Cüneyt ÖZTÜRK
Kral : Ata CAMUZ
Kâhin  : Bülent AKSU

Mulya: Deniz GÜL

Diyonizos : Hüseyin İnan KUZEL
Pan  : Barış BAŞ
Silenos : Yusuf DEMİRCİOĞLU
1.Nimf  : Handan DELİPINAR
2.Nimf  : Mine ALTIN
3.Nimf  : Funda MURAT
4.Nimf  : Özcan ÖZTÜRK
5.Nimf  : Tuğçe Mine AKTULAY

Besteler:Alpay EKLER

Basgitar:Haluk ÇAKIR

Bateri:Oğulcan DELİPINAR

Dramaturg/ Yönetmen Yardımcısı:M. Emin TAŞDEMİR

Dekor ve Afiş Tasarım:Cihangir KÖSE

Kostüm TASARIM:Alpay EKLER

Aksesuar Tasarım:Deniz KARALAR, Alpay EKLER

Dekor Uygulama: Sibel TOMAÇ, Deniz Karalar

Kostüm Uygulama:Sibel TOMAÇ, Filiz Bingöl

Aksesuar Uygu.:Deniz KARALAR, Sibel TOMAÇ, Ata CAMUZ

Işık:Gürkan ÖZGEN, Ersin KIZILKAYA

Haydi seyire! Sanat koltukları boş kalmasın!

İyi seyirler!

Haber: Arzu Başlantı


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum