HİLMİ TÜRKMEN

Ramazan ayının dostluk ve kardeşlik havasını Müslüman olmayan Üsküdar sakinleri ile de paylaşmak isteyen Üsküdar AK Parti yönetimi, Şemsipaşa Kültür Merkezi’nde Ermeni, Hristiyan ve Musevi cemaatinin temsilcileri ile Üsküdar Müftüsü Ali Vefa Özdemir ve Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen aynı kardeşlik sofrasında buluşturdu.

İNSANLIĞIN DEĞERLERİNİ BİRLİKTE SAVUNMALIYIZ

Programın ev sahipliğini yapan AK Parti Üsküdar İlçe Başkanı Sinan Aktaş “Bizim ve sizin için mübarek bir ay, ortak ve mübarek günlerimizi birlikte paylaşıyoruz. İstedik ki bu mübarek ayda dualarımızı ortak yapalım. Bütün dinlerin bir tek noktada anlaştığı ve ortak temennisi olan insanlara uygun değerlerin birlikte savunulması gerektiği, ortak tedbirlerin alındığı değerleri daha fazla gündeme getirmemiz daha fazla üzerinde durmamız gerektiğine inanıyorum” dedi.

GEÇMİŞİ UNUTUP YENİ TÜRKİYE’YE YOĞUNLAŞALIM        

İnsanların kanını dökmenin her dinde haram olduğu, hırsızlık ve yolsuzluğun eşkıyalığın her dinde haram olduğu ortak bir anlayış olduğuna inandıklarını dile getiren Aktaş sözlerini şöyle sürdürdü:” Bu anlayış üzerinden gelecek günlerimizi inşa etmek için seferber olmalıyız. Geçmişte yaşanmış olumsuz konuları unutmalıyız ve geçmişi tekrar tekrar konuşup milletimizi, birbirimizi töhmet altında bırakmadan geleceğimizi ve güzel günlerimizi birlikte tasarlamalıyız. Bugünün anlayışının da buna uygun olduğunu hep birlikte müşahade etmiş oluyor. Bu vesile ile Başbakanımızın da size selamlarını iletiyorum. Bayramdan sonra 10 Ağustos’da bir seçimimiz var. Bizler her seçimde sizlerin kapısını çaldık. Allah razı olsun sizlerde bizi kabul ettiniz. Eski alışkanlıklar gitti, bizler yepyeni Türkiye’nin yeni alışkanlıkları ile sizlerin desteğinizi gördük. 10 Ağustos’da sayın başbakanımızın yeni Türkiye’nin yeni Cumhurbaşkanı olma noktasında desteğinizi bekliyoruz. Hepinize sağlıklı sıhhatli barış dolu bir gelecek temenni ediyorum” dedi.

ALLAH KORKUSU OLMADIĞI İÇİN İNSANLIK CAN ÇEKİŞİYOR

Üsküdar Ermeni Cemaati temsilcisi Papaz Goryan Fenerciyan, iftarda yaptığı konuşmada,  Hz. Süleyman’ın “Rab korkusudur bilgeliğin temeli” sözü, biz insanlığa söylenmiş ve ruhani bir sorumluluk yükleyen ortak sorumluluktur. Şüphesiz hangi din ya da görüşe sahip olursa olsun, insanlığın ortak umudu bir arada barış huzur mutlu ve sağlıklı bir şekilde yaşamını sürdürmesi olduğunu söyledi.  İyi dileklerin sadece temenni’de kaldığının altını çizen Papaz Fenerciyan; “Sürekli duyduğumuz üzere de bunların aksi durumlar hüküm sürmektedir insanlar bu gün  sersefil yerlerinden edilmiş, aç ve perişan yurtlarından olmaktadırlar. İnsanlığın ortak acısı ve insanlığın can çekişmesidir. Bu hadiselerin sorumlusu dinler değildir. İlahi dinlerin insanlar tarafından anlaşılamamasıdır. Bu olayların dinmesi öncelikle rab korkusunu insanların içinde hissetmesiyle mümkün olabilecektir. Öncelikle insan bireysel bir şekilde rabbe iman etmeli, sığınmalı ve varlığını ona borçlu olduğunu unutmamalıdır. Sayın başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ında konuşmalarında sık sık dile getirdiği “Biz severiz yaradılanı yaradandan ötürü” sözü ve burada betimleyen ve tamamlayan bir niteliktedir” şeklinde konuştu.

EKMEĞİNİ TUZUNU PAYLAŞAN ANADOLU İNSANI

İftar sofraları da bu duygu ve düşüncelerin gerçekleştiği, kardeşlik ve insanlık duygularının pekiştiği, Rabbin önünde onun eşit kulları olduğunu hissettiğimiz ilahi fırsatlardan olduğunu kaydeden Fenerciyan, “ Anadolu topraklarının kadim alışkanlıklarından olan ekmeği tuzu ve sofrayı ve kısacası kendisinde olanı kardeşi ile ayrım gözetmeksizin paylaşması Anadolu insanın geleneğidir. Bu vesile ile Patrikliğin ve Ermeni Surp Hac kilisesi yönetim kurulunun sizlere selamlarını iletiyorum. Ermeni cemaati ve kendi adıma bu yaşadığımız huzur ortamının daim kalmasını istikrar ve barışın gerek yurdumuzun gerekse dünyada barışın tesis olmasını yaklaşmakta olan şeker bayramının her biriniz tarafından sağlık ve mutluluk içinde geçirilmesini Rabden diler siz sayın misafirleri saygı ve sevgi ile selamlarım” dedi.

İCRAATSIZ SÖZ, ÖLÜ VE YANILTICIDIR

Rum cemaati adına konuşan Kadıköy Metropoliti Prof. Atanas Papas, ise Türkiye’nin büyük ve imparatorluklar tarihine sahip bir ülke olduğunu bunu görmeyenlerin ‘Ama” olduğunu vurguladı. Prof. Atanas sözlerini şöyle sürdürdü: “ Allah bizi iki ışık saçan gözlerle yaratmıştır. Ancak bu kalbi sevgiyi yansıtan unsurlar sanat tarihçilerinden daha bilgin ve acımasızdır. Her gün mucizelerle karşılaşmaktayız. Bunlar bilindiği gibi bazı dostlarımız tarafından ezelden beri hoş görülmemektedir. Ama biz bunları da seviyoruz ve sevmeliyiz. Her kulun iyi ve iyi olmayan tarafları mevcuttur kusursuz olan sadece Allahtır. Esas olan sözün icraatla bağdaşmasıdır. İcraatsız söz, ölü ve yanıltıcıdır.’dedi.

ALLAH BAŞBAKANIMIZ ERDOĞANI KORUSUN

Atanas Papas Başbakanımıza dua ederek ‘ Allah, sayın Başbakanımızı görülen ve görünmeyen tehlikelerden korusun. Büyüklerimizin başarılarını yüceltsin. Bütün büyüklerimize bize yaptıkların ötürü teşekkürü bir borç biliyoruz. Yeter ki biz din adamları çok bilgili olalım. Şahsiyetimizi terk etmeden açık ve hoş görülü olalım dialoglarımızı devam ettirelim ukala olmayalım çok çağdaş sosyal problemler üzerinde eğilelim. Ortaçağ,  yeniçağ kuramlarından uzak duralım dini istismar etmeyelim insanların bize olan güvenini koruyalım”dedi.

FARKLILIKLARIMIZI HOŞGÖRÜYLE KABUL ETMELİYİZ

Üsküdar Müftüsü Mehmet Vefa Özdemir, ise programda yaptığı konuşmada Din olgusu insanoğlu ile ilgili en temel ve en gerçekçi olgudur, insanın yaratılışı ile ilgilidir. Dinsiz toplum en tehlikeli toplumdur dedi.  Misafir konuşmacıların sözlerinde yer aldığı şekilde, önemli olan insanın bir yüce varlığa bir büyük varlığa ibadet edebilmesi kulluk edebilmesi olduğunun altını çizen Müftü Özdemir konuşmasını şöyle sürdürdü: “ Elbette farklılıklar olacaktır bu işin tabiatı gereğidir. Nitekim kuranda Rabbimiz bir ayeti kerimesinde buyuruyor ki biz isteseydik bir tek topluluk olarak yaratırdık ama Allahın dileği bu değildir bir şekilde bizi farklı inançlarla kabul etmiş ve bizi bu şekilde yaşatıyor. Bütün kullarını gören ve gözeten Allah’dır. İnançları ne olursa olsun bütün hayat tarzı ne olursa olsun bütün kullarını gören gözeten ve yaşatandır. Ondan öncesi bu ona aittir. Kimin inancını nasıl değerlendireceği kimin inancına karşılık vereceği onun bileceği iştir. İşte farklılık burada başlamaktadır. Elbette ki bir Müslüman için kendi inancının doğru olması, bir Musevi ya da Hristiyanın inancı kendisine göre en doğru inançdır. Yeryüzünde sadece farklı dinlerin mensupları arasında değil aynı dinin mensupları arasında savaşların olduğu ve aktığı bir ortamda bir aynı barış ortamında bir sofrada ortak paydada buluşabiliyoruz. Bu ortamı yaymamız gerekiyor”.dedi.

KADİM HUZURUN ŞEHRİ ÜSKÜDAR

İftar programının bitiş konuşmasını yapan Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen Üsküdarın, Ramazan ayı boyunca dopdolu etkinliklere ev sahipliği yaptığını  belirterek “Her akşam 30 bin Üsküdarlı dostlarımızla iftar açıyoruz. Üsküdar  ayrı bir şehir, Kadim huzurun şehri diyoruz. İstanbul’a İstanbul deme özelliği gösteren önemli beldeler den biri. Bunda Üsküdar’da yaşayan insanların katkısı çok büyük” dedi.  Başkan Türkmen komşuluk anlayışı ile aynı sofrada buluştuklarına temas ederek “ bu akşam çok özel misafirlerimiz ve dostlarımız var. Üsküdar’ın estetiğini hayatını paylaştığımız dostlarımız aramızda. Bizler baktığımızda tarihi geçmişimize Anadolu’da Trakya’da ölen vatandaşlarımız Karacaahmet Mezarlığına gömülmek isterler. Bunun sebebi kendilerini Kabe toprağına yakın hissetmeleridir. Kabe’ye yakın yerde defnedildiklerine inanırlarmış. Yine hacca gidecek hacı adaylarımız Üsküdar’dan topluca yolcu edilirlermiş. Hac’dan geldiklerinde yine Üsküdar’da kendilerine bir çeki düzen verirler ve Kabe’ye yakın bir toprağa ulaştıklarını düşünürlermiş”

KARACAAHMET KABE, KUZGUNCUK KUDÜSDÜR

Müslümanların eskiden Harem ve Üsküdar toprağı bir kutsal topraklara yakın bir Kabe toprağı olarak düşündüklerini söyleyen Başkanı Türkmen, “Musevi vatandaşlarımız da öldüklerinde Kuzguncuk’da Musevi mezarlığında toprağa verilmek istiyorlar. Çünkü Üsküdar’ı Kudüs toprağı olarak görüyorlarmış ve Kudüse yakın bir maneviyat hissediyorlarmış. Böyle bir huzuru ve kardeşliği paylaştığımız beldede yaşıyoruz. Bizim bu şehirde bir sloganımız var. Üsküdar’da nefes alanlar, Üsküdar’a nefes vermelidirler. Her kim Üsküdar’da yaşıyorsa Üsküdar’a bir değer katmalıdır. 30 Mart seçimlerinde desteklerinize teşekkür ediyorum. Sizden bir talebimiz daha var. İnşallah 10 Ağustos’da Üsküdarlı bir Cumhurbaşkanına hazırlanıyoruz. Sayın Başbakanımız Üsküdarın bir evladı olarak inşallah Üsküdarlı bir Cumhurbaşkanı olacaktır dedi. Bu vesile ile bu güzel geceyi tertipleyen İlçe başkanımız Sinan Aktaş bey’e katılan bütün değerli misafirlerimize teşekkür ediyorum” dedi.

Haber Merkezi