HARP OKULU VE DENİZ LİSESİ'NİN 249. KURULUŞ YIL DÖNÜMÜ TÖRENLERLE KUTLANDI

TÜRK DENİZ KUVVETLERİ’NİN ŞANLI YUVASI DENİZ HARP OKULU VE DENİZ LİSESİ NİCE BARBAROSLAR YETİŞTİRDİ, YETİŞTİRMEYE DEVAM EDİYOR.

HARP OKULU VE DENİZ LİSESİ'NİN 249. KURULUŞ YIL DÖNÜMÜ TÖRENLERLE KUTLANDI
18 Kasım 2022 - 13:33 - Güncelleme: 18 Kasım 2022 - 17:28
“...Hudutlarının mühim ve büyük aksamı deniz olan Türk Devleti’nin Donanması da mühim ve büyük olmak gerektir. O zaman Türkiye Cumhuriyeti daha müsterih ve emin olacaktır. Mükemmel ve kaadir bir Türk Donanmasına malik olmak gayedir. Bunun ilk azimet noktası, sefain-i harbiye tedarikinden evvel onları muvaffakıyetle sevk ve idareye muktedir kumandanlara, zabitlere, mütehassıslara malikiyettir...”
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK

(Hamidiye Kruvazörü Hatıra Defteri, 20 Eylül 1924)

***

Mehmet ÜNLÜ

Her yıl 18 Kasım, Türk Deniz Kuvvetleri için çok önemli bir gündür. Zira, şan ve şerefle “Bahriyeli”, “Deniz Subayı” yetiştiren Deniz Harp Okulu ve Deniz Lisesi’nin  249’uncu kuruluş yıldönümü coşkuyla kutlanıyor.
 
1773 yılında Heybeliada’da eğitim ve öğretime başlayan okulun kuruluşu her 18 Kasım’da eski ve yeni mezunlar bir araya gelerek öğrencilik anılarını canlandırır, birbirleriyle hasret giderirler.

Kuruluş yıldönümlerinde, emekli de olsa her personel o yıl ve dönemine ait sınıflara göre ayrılarak sıraya girer ve en üst sınıfın mümessili, halen muvazzaf ve görevde olan nöbetçiler komutanlarına hazır bulunan mevcut la ilgili tekmil verir.

Tabi, bu bir tarihi olayı yaşamanın, sembolik olarak da olsa o günleri yaşamanın bir göstergesidir. Bunu yaşamak ve yaşatmak hatıradan öte bir gelenek haline gelmiştir. Bahriyeliler bunu yaşamanın ve yaşatmanın hazzına doyamazlar.

Eski Bahriyeliler, her 18 Kasım’da biraraya gelmenin heyecanı ile mutlu olmanın ve eski günleri canlandırmanın getirdiği sevincin yanısıra, bir yandan aralarında ‘’ ebediyete intikal etmiş’ olanların hüznünü de aynı anda yaşarlar.

Her 18 Kasım’da, öğrencilik yıllarına geri dönmenin mutluluğu, 70-80 yaşlarındaki emekli subaylar için büyük birer övüç kaynağıdır. Acısı ile tatlısı ile o günleri yeniden canlandırmak anlatılmaz, müthiş bir duygudur onlar için.

Yeniden sınıflarda birarada oturmak, dersleri, dinlemek..Öğle yemeğini, piyano hocasının çaldığı klasik müzik eşliğinde yemek..

Akşamları ‘’yat borusu’’ çalınca yatmak , sabahları “kalk borusu” çalınca kalkmak ve kahvaltıya geçmek..Sonra derse girmek..

Bunlar unutulur mu!..

***
Emekli Deniz Albayı olan rahmetli babam Rüştü Ünlü, 1 Mart 1925'te teğmen olarak Deniz Harb Okulu'nu bitirmişti.
***
Türk Deniz Kuvvetleri mensupları her zaman ve daima sonsuza kadar tüm dünyaya şu mesajı verirler:

 “Mazisi şan ve şeref dolu Türk Bahriyesine kahraman denizciler yetiştiren, her dönemde çağın gerekleri doğrultusunda en seçkin eğitim ve öğretimi veren Deniz Harp Okulu Komutanlığının amacı, askerliğin gerektirdiği liderlik ve yöneticilik niteliklerini, öğretme ve eğitme yeteneğini kazanmış, ahlâken, fikren ve bedenen gelişmiş bir kişiliğe ve karaktere sahip, çağın gerekleri ve gelişmekte olan teknoloji doğrultusunda silahlı kuvvetlerin gelişiminde önderlik edebilecek yeterlikte, fen bilimleri ile askerî, teknik ve sosyal bilimlerde gerekli bilgi ve beceriye erişmiş, mezuniyet sonrası öğretim ve eğitimi izleyebilecek ve ileri safhalardaki görevleri yapmaya temel olacak yönelişi kazanmış, karşılaşacağı yurt ve dünya sorunlarını ATATÜRK İlke ve İnkılâpları doğrultusunda kavrama ve izleme yeteneğine sahip, muvazzaf deniz subayı yetiştirmektir.

Bu amacın yanı sıra, Deniz Harp Okulu'ndaki eğitim-öğretimin bir diğer maksadı ise; mezuniyeti müteakip suüstü gemilerinde seyirde güverte ve makine vardiya subaylığı ile limanda güverte ve makine nöbetçi subaylığı görevlerini, kısa süreli görev öncesi kurslarını müteakip ise suüstü gemilerindeki branş subaylığı görevlerini yapabilecek bilgi ve eğitimi vermektedir. Ayrıca, gemi, filotilla ve filo bünyesindeki çeşitli deniz harp silah ve araçlarının teknik ve taktik kullanma esaslarının temel prensiplerini öğretmek ve bu birlik ve karargahlarda görev yapabilecek temel bilgileri vermek, temel denizcilik kavram ve usullerini öğretmek, eğitimini yaptırmaktır.


Büyük önder ve devlet adamı ATATÜRK'ün; "Hudutlarının mühim ve büyük aksamı deniz olan Türk devletinin donanması da mühim ve büyük olmak gerektir" hedefine ulaşmak azmi ve kararlılığı içinde, Atatürkçü, demokratik, laik, insan haklarına saygılı, güçlü, denizciliği bir yaşam tarzı olarak benimsemiş genç deniz subaylarını vatanın ve donanmanın hizmetine sunmaya devam edeceğiz. Ayrıca yine büyük ATATÜRK'ün; "Denizciliği, Türk'ün büyük milli ülküsü olarak düşünmeli ve onu az zamanda başarmalıyız." direktifi doğrultusunda üzerimize düşeni yapmaya her zaman hazırız ve bundan sonra da hazır olacağız.”

TARİHÇE:

Deniz Harp Okulu (DHO) geleneksel adıyla Bahriye; 1773 yılında Cezayirli Gazi Hasan Paşa tarafından Kasımpaşa, İstanbul'da Tersane Hendesehanesi adıyla kurulmuş olan ve 1985'ten itibaren İstanbul Tuzla'da bulunan ve Türk Deniz Kuvvetleri'ne muharip subay yetiştiren askeri eğitim kurumudur.

Mezuniyet törenleri her yıl 31 Ağustos'ta yapılan Deniz Harp Okulu'nda, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bağlısı birliklerde görev yapmak üzere subay yetiştirilir. Okulda endüstri, elektrik-elektronik, bilgisayar, makine, iletişim, uluslararası ilişkiler ve gemi inşa mühendisliği bölümleri vardır. Ayrıca okulun Pusula adında bir de öğrenci dergisi mevcuttur.

Deniz Harp Okulu'nun temelini 1773 yılında Osmanlı Sultanı III. Mustafa döneminde kurulan Tersane Hendesehanesi adı verilen okul oluşturdu. Bu okulun kurulması için dönemin Kaptan-ı Deryası Cezayirli Gazi Hasan Paşa'nın emrinde Baron de Tott görevlendirilmiştir. Eğitim ilk olarak yaşlı denizcilere verildi. Sultan III. Mustafa ve Baron de Tott, zaman içinde eğitimin geliştirilmesini kararlaştırıldı. Bu okul, tam olarak bir okul mahiyyetinde olmayıp, üç aylık bir kurs vazifesi gördü.

Bundan sonra, yine Baron de Tott ve Cezayirli Gazi Hasan Paşa'nın çalışmaları sonucunda Kasımpaşa'da bulunan Tersane-i Amire'nin Darağacı adı verilen bölgesinde 1776 Şubatında Hendesehane-i Bahri adlı başka bir okul açıldı.

Okulun eğitim süresi 3 yıl olmuştur. Okulun adı, 1784'te Mühendishane-i Bahr-i Hümayun olarak değiştirilmiş ve yeni bir binaya taşındı. Okul, 1795'te iki bölüme ayrıldı. İlk bölümde, Güverte Subayları; İkinci Bölümde, Gemi İnşa Subaylarının eğitimi verildi. 1822 yılında okul, Tersane'nin Parmakkapı bölgesinde bulunan başka bir binaya taşındı.

1838 yılında Güverte Subaylarının yetiştirildiği bölüm Heybeliada'daki Kalyoncu Kışlasına, 1850'de ise okulun diğer bölümü de Heybeliada'daki Bahriye Kışlasına taşındı. Tanzimat dönemi ile birlikte okulun eğitim sistemi İngiliz usulü düzenlendi.

Bu dönemde okulun bir adı mevcut olmayıp pek çok isimle anıldı.  Bunlar:

• Mekteb-i Bahriye
• Mekteb-i Bahriye-i Şahane
• Mekteb-i Fünun-i Bahriye
• Mekteb-i Fünun-i Bahriye-i Şahanedir.

Sultan Abdülaziz döneminde okulun eğitimi bir defa daha düzenlenmiş bunun sonucunda, okulun eğitim süresi 8 yıla çıkarılmıştır. Bunun 4 yılı idadi, 2 yılı harbiye, 2 yılı da eğitim gemilerinde olmak üzere düzenlendi.

1909 yılında okulun eğitim sistemi tekrar İngiliz usulüne göre revize edilerek, Balkan Savaşları döneminde de bir düzenleme yapıldı. Bunun sonucunda 4 yıl Bahriye Mektebinde okuyan öğrenciler, 1 yıl okul gemilerinde Deniz Talebesi adıyla, sonraki 3 yılda da Mühendis olarak eğitim görmüşler ve sonrasında Üsteğmen rütbesinde esas göreve başladılar.

Cumhuriyet döneminde ilk düzenleme, 1924 yılında yapılan okul; Güverte, Makine ve Kâtip olarak üç sınıfa ayrıldı. Güverte ve Makine sınıfları için eğitim süresi 1 yılı hazırlık olmak üzere 4 yıl oldu. Mezunlar, okul gemilerinde Deniz Talebesi olarak 1 yıllık eğitim aldıktan sonra Mühendis rütbesiyle esas görevlerine başladılar.

Genelkurmay'ın 1928 tarihli düzenlemesiyle Heybeliada Bahriye Mektebi adında olan okulun ismi Deniz Lisesi olarak değiştiriildi. Bunun dışında Kasımpaşa'da Deniz Çekirdek Okulu adıyla başka bir okul Lise üstü eğitim için kuruldu. 1930'da ise bu sistemden vazgeçilerek iki okulun Heybeliada'da eğitime devam etmesi kararlaştırıldı.

Okulun ismi ise Deniz Harp Okulu ve Lisesi olarak değiştirilerek, II. Dünya Savaşı esnasında tedbir olarak okul Mersin'e taşında, 1946'da da yeniden Heybeliada’da eğitime başlandı. Ancak, eğitim sistemi; 1953, 1969, 1970, 1974 yıllarında pek çok defa değiştirildi. Okul binasının yeterli ihtiyaçları karşılayamaması üzerine 1977 Tuzla'da yeni bir yerleşke inşa edilen okul, 1985'te buraya taşındı.

Deniz Harb Okulu, halen Milli Savunma Üniversitesi’ne bağlı olarak faaliyet gösterirken, askeri liselerin kaldırılmasından sonra Heybeliada'da "DHO Heybeliada Yerleşkesi" yani lise düzeyinde Hazırlık olarak eğitim öğretim sürdürmektedir.

DENİZ HARBOKULU MARŞI
Şahlan artık ey deniz şanlı dostlar geliyor
Ummanlara hükmeden Barbaroslar geliyor
Baş koymuşuz uğruna biz bu coşkun suların
Ruhumuza dalgasız ölçüler dar geliyor

Biz denizci gençleriz göğsümüz şeref dolu
Atatürk’ü izleyen yol Deniz Harp Okulu

Bu ölümsüz sulara her adanmış can bizim
Her savaşın bahtını zafer yazan kan bizim
Türküz levent oğluyuz vira demir şan bizim
Kalyonlara yön veren kutlu rüzgar geliyor

Biz denizci gençleriz göğsümüz şeref dolu
Atatürk’ü izleyen yol Deniz Harp Okulu

Biz cihana ün salan şanlı kahramanlarız
Yıldırıma tayfuna korkusuz el sallarız
Barış için açılmış ak çiçekli dallarız
Ayyıldızlı sulardan yurda bahar geliyor

Biz denizci gençleriz göğsümüz şeref dolu
Atatürk’ü izleyen yol Deniz Harp Okulu

Kahramanlık andıdır bahriyenin gür sesi
Donanmamız suların şimşek çakan pençesi
Bu çelikten adımlar bir zaferin müjdesi
Tarihlere şan veren Barbaroslar geliyor
 
Biz denizci gençleriz göğsümüz şeref dolu
Atatürk’ü izleyen yol Deniz Harp Okulu


Söz      : Bekir Sıtkı ERDOĞAN 
Müzik : Recep ARMAN



     






                                     
                           Cumhuriyet Döneminin İlk Deniz Subaylarından
                                           Dnz.Gv.Alb. Rüştü ÜNLÜ
                                                     1 Mart 1925
                                           
                   
                                                




 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum