CHP Beykoz İlçe Kadın Kolları Yönetimi, 2B rayiç bedelleri dolayısıyla 2 gün peş peşe gerginliklerin yaşandığı Görele Köyü’nde halk iftarı düzenledi. Köy sakinleri, Ak Partili Beykoz Belediyesi’nin iki gün önce tertip etmiş olduğu halk iftarını protesto etmiş ancak Belediye tarafından ertesi akşam –resmi programda olmamasına rağmen- tekrar iftar düzenlemesini, üstelik Ak Parti Teşkilatı mensuplarının bu iftar için köylerine getirilmiş olmasını provakasyon olarak nitelemişti. Nihayetinde tırmanan gerilim neticesinde ise arbede yaşanmıştı.

Gerginliklerin yaşandığı köyde,  iki gün peş peşe yaşanan olayların ertesi gününde ise CHP İlçe Kadın Kolları Yönetimi tarafından bir halk iftarı düzenlendi. İftara, İstanbul milletvekilleri Akif Hamzaçebi ve İhsan Özkes de katıldılar. Nihayet bir halk iftarı davetine icabet eden Görele Köyü’nden ise bu kez yine alkışlar yükseldi, ancak bu seferki, protesto alkışı değildi!

Milletvekili Akif Hamzaçebi, köy sakinlerine hitaben yaptığı konuşmada, Ak Parti Hükümeti’nin fiyatların yüksekliği dolayısıyla Milli Emlak memurlarını suçladığı hatırlatmasında bulundu ve “ kabahati Milli Emlak memurlarına atıyorlar, inanmayın! Orası İngiltere’nin Milli Emlak’ı mı?” diye sordu.

Okulun bahçesinde 3 gün peş peşe iftar!

Görele Köyü İlköğretim Okulu’nun bahçesinde, 6 Ağustos Salı akşamı gerçekleşen iftara CHP Beykoz İlçe Başkanı Bahadır Yavuz, Kadın Kolları Başkanı Esengül Yılmaz ve yönetimi, Gençlik Kolları Başkanı Ümit Serdar Okuyan ve yönetimi, Belediye Başkan aday adayları, İl Yönetimi’ni temsilen Kadın Kolları Başkanı Arzu Öner, İl Eğitim Sekreteri Füsun Sökmez, eski Milletvekili Mustafa Özyurt, Beykoz Muhtarlar Derneği Başkanı Cavit Gül ve bazı muhtarlar, CHP’li Belediye Meclis üyeleri ve köy sakinleri katıldılar. İftara, Beykoz’un bazı köylerinden de destek mahiyetinde katılımlar olduğu görüldü. 

Milletvekili dua okudu: Yolsuzluğun olmadığı gerçek bayramlar

Yemeğin ardından ise, CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes tarafından şükür duası okundu. 11 ayın sultanı Ramazan ayında Görele Köyü sakinleri ile paylaştıkları nimetler için Allah’a şükreden Milletvekili Özkes, “ daha nice Ramazanlarda sağlık, sıhhat ve afiyet ile bulunmayı” dileyerek, duasını şu şekilde sonlandırdı: “ Haksızlığın, yolsuzluğun olmadığı gerçek bayramlar da yaşamayı bizlere nasip eyle!” 

 Esengül Yılmaz: Kendi zihniyetlerini Görele halkına dikte ediyorlar

CHP Beykoz Kadın Kolları Başkanı Esengül Yılmaz, duanın ardından Görele Köyü halkına hitaben yaptığı konuşmada, köyde 2 gün peş peşe yaşanmış olan olayları “ dikta” olarak niteleyerek, Ak Parti yönetiminin bir “ halk iktidarı” olmadığını kaydetti. Esengül Yılmaz, şunları söyledi: “ Yıllardan beri çardan çamurdan edindiğiniz bu yerlerin yolu, suyu, elektriği yok iken yaya Beykoz’a gidip gelen, o gün o şartlarda buralarda barınacağınız evleri yapan sizler, şimdi işgalci konumuna getirildiniz. Bugün ise yıllardan beri cefasını çektiğiniz evlerinizi ve arazilerinizi çok yüksek rayiç bedel koyarak elinizden almaya çalışıyorlar.”

Bu, halk iktidarı değil

“ Bu zihniyet halk iktidarı değil, sadece kendilerini ve çevresini düşünen ve zengin etmeye çalışan bir iktidar anlayışıdır. Bu anlayışı kesinlikle red ediyor; CHP iktidarında halkımızın ve Beykozlunun mağdur edilmeyeceğini, bir halk iktidarı olacağının burada sözünü veriyoruz. CHP iktidarına kimse yerinden ve yaşadığı yerden sürgün edilmeyecektir.”

Görele halkına dikta ettiler

“ Aslında Ramazan’ın bu son günlerinde bunları değil, daha güzel bir Beykoz’u konuşmamız gerekirken ne yazık ki geçenlerde Belediye’nin burada düzenlemiş olduğu iftar yemeğinde nahoş olayların yaşandığına şahit olduk. Biz isterdik ki, bu köyde yaşayan insanlarımızın huzursuzluklarını Kadınlarımızın, çocuklarımızın mağdur edilmeyeceği sorunları giderecek adımlar atılsaydı. Ama ne yazık ki halkın yararına değil, kendi zihniyetlerini siz Görele halkına dikta ettiklerini gördük.”

Gün, birlik olma günü

“ İnşallah, bundan sonra CHP iktidarında Beykoz’un olduğu gibi bu mahallenin de sorunlarını Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında hep birlikte çözeceğimiz günlerde buluşmak dileklerimi iletirken, gün birlik olma günü omuz omuza olma günü siz Beykozluları omuz omuza olmaya davet ediyor bu haksızlıkları ancak o zaman aşacağımıza inanıyorum.”

Bahadır Yavuz: Görele Köyü’nün sakinleri değil, sahiplerisiniz

İlçe Kadın Kolları Başkanı Yılmaz’ın ardından ise İlçe Başkanı Bahadır Yavuz söz aldı. Konuşmasının başında, iftar sofralarına katılmış olmaları dolayısıyla Görele Köyü sakinlerinin kendilerini çok mutlu ettiğini belirten Yavuz, “ sizler, Görele Köyü’nün yaşayanları değil, sahipleri; Göreleköyü’nün olmazsa olmazlarısınız” dedi. Bahadır Yavuz, şunları kaydetti: “ Beykoz’un çoğu mahalle ve köylerinde 2B metrekare fiyatlarının emsal bedel üzerinden aşırı yüksek ilân edilmesi nedeni ile zor anlar yaşadığınızı ve acı çektiğinizi çok iyi bilmekteyiz. Bizler bugün değil, her zaman yanınızda olduğumuzu, sizin yani halkın lehine çalışmalarımızın olduğunu,  her haklı eyleminizde arkanızda olduğumuzu bilmenizi istiyoruz.”

Kuru gürültüye pabuç bırakmayacağız!

CHP’liler olarak “ hiçbir kuru gürültüye pabuç bıkamayacaklarını” ifade eden İlçe Başkanı, halktan yana olmaya and içtiklerini belirterek, “ her ne olursa olsun, her zaman ben ve ilçe örgütüm yanınızda, emrinizde olacağız” açıklamasını yaptı.

Milletvekili Akif Hamzaçebi: Bu araziler ananızın ak sütü gibi helâl!

CHP Grup Başkan Vekili ve İstanbul Milletvekili Akif Hamzçebi ise, zaman zaman alkışlar ve sloganlar eşliğinde kesilen konuşmasına, Görele Köyü sakinlerine kendilerini kabul ettikleri için teşekkür ederek başladı. Beykoz’un köylerinin kendisini her zaman dostluk ve büyük bir misafirperverlik ile karşıladığını kaydeden Hamzaçebi,  “ bundan daha büyük bir mutluluk, daha büyük bir ödül olamaz; bu, bir siyasetçi için çok büyük bir mutluluk” dedi.

TÜM FOTOĞRAFLAR 

Sorunun nasıl çözüleceğini biliyoruz

Akif Hamzaçebi, konuşmasının devamında ise şunları söyledi: “ Hepinizin derdini biliyorum. Beykoz’un, Görele’nin derdini biliyorum. Bunları yakînen takip ediyoruz ve sorunun nasıl çözüleceğini de biliyoruz. Bu Ramazan akşamında, iftar yemeğinde siyasete girmeden konuşma yapmak istiyorum ama bu konuya girmez isem, bu eksik olan bir akşam olacak ve benden bu konuda bir değerlendirme yapmamı bekliyorsunuz diye bu konuya giriyorum…”

O kanun adalete uygun bir kanun değil

“ 2011 seçimlerinden önce yola çıkarken Türkiye’de tam 10 milyon vatandaşımızı ilgilendiren 2B sorununu çözmek için yola çıktığımızı söyledik ve sizlere çözümümüzü söylerken adalet üzerine bir çözüm olsun istedik. Kimsenin hakkı kimseye geçmesin ve herkesin bütçesine uygun bir çözüm olsun istedik çünkü devletler, hükümetler adalet için vardır. Eğer bir hükümet, bir yönetim, kanunlarını adalet üzerine kurmuyor ise, orada sorun, haksızlık, hukuksuzluk var demektir. Bir kanun birilerinin sorununu çözüyor, diğerlerinin sorununu çözmüyor ise, bazılarının sorununu da arttırıyor ise, o kanun demek ki adalete uygun bir kanun değildir.”

Ya çözeceğiz, ya çözeceğiz!

“ Biz yola çıkarken dedik ki, ‘ 2B sorununu ya çözeceğiz, ya çözeceğiz!’ Amacımız Hükümeti eleştirmek değil. Sadece hükümeti eleştirerek, ‘ bunlar bu sorunu çözmüyor’ diyerek, sorunu yüzüstü bırakıp gitmek değildir.  Bizim siyaset anlayışımızda bu yoktur. Elbette siyasi partiler, siyasetçiler vatandaşın hoşuna gidecek şeyleri söyleyeceklerdir. (Ama) çözümünü söyleyecektir. Çözümü akla uygun ise, vatandaş onu değerlendirecek, ona göre hesabını yapacak, ona göre tercihini yapacaktır. Söylediğiniz sözler halkın aklına yatmıyor ise, sadece boş konuşmuş olursunuz. Biz, boş konuşmamaya dikkat ettik. Dedik ki, ‘ eğer vatandaşımız memleketinden kalkıp İstanbul’a gelmiş ise, buraya yerleşmiş ise, buraya uzun yıllardır emek vermiş ise, artık bu kullandığı arazi kendi arazisidir, biz onu hak sahibi sayacağız’ dedik. O nedenle bu vatandaşa emlak vergi değeri üzerinden bu araziyi satacağız’ dedik; ‘ arazinin büyüklüğüne girmeyelim’ dedik.”

5 yıldızlı oteli olanlar ile vatandaşı aynı kefeye koymayalım

“ Devlet, bu 30- 40 yıllık emeği burada görecek ve vatandaşın bütçesine göre bir çözümü ortaya koyacak. Çözüm; arazisini kendi ihtiyacı için kullanan, orada yaşayan vatandaşımıza bu araziyi emlak vergi değeri üzerinden devretmektir. Birinci kuralımız bu. İkinci kuralımız şu: Bir de şu araziyi yatırım için elinde tutanlar var. ‘ Kanun çıksın da, tapumu alayım, buraya inşaat, bina yapayım’ diyenler var. Bunlara da dedik ki, ‘ piyasa fiyatı ne ise odur.’ Üçüncü grup… Bu arazide 5 yıldızlı otelleri olanlar var, sanai tesisleri olanlar var, alış veriş merkezleri olanlar var. Bunlar ile Görele Köyü’nde evi, bahçesi olan vatandaşı aynı kefeye koymayalım, ayıralım’ dedik. 5 yıldızlı otele de ‘ rayiç bedelin yüzde 50’si’ der iseniz, Görele Köyü’ndeki araziyi de rayiç bedelin yüzde 50’si – 400 metrekare’den fazlası için yüzde 70’i- derseniz, adalet üzerine bir kural koymuş olmazsınız’ dedik. Biz, hâlâ bunun arkasındayız, görüşümüz budur.”

Maalesef haklı çıktık!

“ Hükümet de getirdi bir teklif; 19 Nisan 2012 tarihinde bu teklif, Meclis’te yasalaştı. 26 Nisan 2012 tarihinde Kanun, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Kanun’a engel olmadık, görüşlerimizi söyledik. ‘ Biz bu kanuna hayır oyu vermeyeceğiz, yeter ki vatandaşın sorunu çözülsün; ola ki biz yanılıyoruz’ dedik; maalesef haklı çıktık. Haklı çıkmak iyi bir şey değil, bizim haklı çıkmamız, Kanun’un yanlış olduğunu gösteriyor; Kanun yanlış ise, vatandaş da tapusunu alamıyor.”

Özel Proje Alanlarında vatandaşı mutlu eden bir çözümün çıkacağı kanaatinde değilim

“ Beykoz’un 9 mahallesini Özel Proje Alanı’na vererek, burada sorunu engellediler. Bu sorun çözülmüş değil, ne olacağını bilmiyor vatandaş. Biz biliyoruz. Orada vatandaşı mutlu eden bir çözümün çıkacağı kanaatinde değilim, yanılmayı gene arz ederim, keşke yanılsak da, vatandaşımız orada tapusuna kavuşsa. Diğer mahallelerin, köylerin fiyatları ilân edildi ve en çok şikâyet eden köylerin başında Görele Köyü geliyor. 610 TL’lere çıkan fiyatlar var.”

Kabahati Milli Emlak memurlarına atıyorlar; inanmayın!

 ‘ Bu rakamları Milli Emlak tespit etti’ deyip kabahati Milli Emlak’a atmayı ben siyasetçilere yakıştıramıyorum. ‘ Biz düşük belirlenmesini istedik ama ne yapalım Milli Emlak memurları yüksek belirledi’ ( şeklindeki bir açıklamayı,) bir siyasetçi söyleyemez. Milli Emlak memuru rakamlar ne ise, kanun ne ise, ona göre fiyat belirler… Yok böyle bir şey! Göreleliler, buna inanmayın! Böyle bir şey yok.”

Başvurularınızı mutlaka yapın

“ Başvurularınızı yapmadıysanız, mutlaka yapın. Dilekçelerinizi verin. Ama ödeme gücünüz var mı? Evinizin yüzde 10’unu 3 ay içinde ödemeniz lâzım; eğer ödeyemiyorsanız, yapılması gereken bu Kanun’u yeniden değiştirmektir.”

Devlet Bakanı Egemen Bağış’a gönderme

“ Geçen hafta bir Bakan (Egemen Bağış), Beykoz’daydı. Açıklamalarını okudum. Bir bölümünü okumaktan mutlu oldum. Bakan diyor ki, ‘Beykoz’da 2B sorunu var, biliyoruz’ diyor. Bakan’ın itirafı güzel! 2B sorununun çözülmemiş olduğunu kabul ediyor ama sonrasında bir çözüm vaad etmiyor. ‘ Değerlendiriyoruz, çalışıyoruz’ (diyor.) Hükümet değerlendirme, ağlama, şikâyet etme yeri değil.”

3 aylık sürenin uzatılması için teklif vereceğim

“ Sorun belli. Sorun Parlamento’da çözülecek. Bizim teklifimiz orada. 1 Ekim’de T.B.M.M açılıyor. Teklifimiz emlak değeri üzerinden bu yeri siz vatandaşlarımıza devretmektir. Bekleyen bu 4. teklifimiz öncekileri zaten kapsıyor. Bu teklifimize bir ilâve teklif daha vereceğim. 3 aylık sürenin bitmiş olması nedeniyle bu süreleri uzatan yeni bir maddeyi o teklifime ilâve edeceğim ve o teklifi yeniden vereceğim. Buradan Ak Parti’ye, hükümete çağrıda bulunuyorum: 1 Ekim 2013 tarihinde Parlamento açıldığında, hemen gelin bu teklifi yasalaştıralım.”

Türkiye’de olağanüstü bir durum var: 2B

“ Bizim amacımız, üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil. Tapuyu versin, bu hükümet versin, onuru onların olsun ama vatandaş tapu sahibi olsun. Dün ben Silivri’deydim. Zonguldak Milletvekilimiz Mehmet Haberal tahliye oldu. Gazeteciler bana soruyor, ‘ Mehmet Haberal’ın yemin etmesi için Meclis’i olağanüstü toplantıya çağıracak mısınız?’ Ben de şu cevabı verdim: Meclis içtüzüğüne göre, Meclis olağanüstü hallerde toplantıya çağrılır. Bir milletvekilinin yemin etmemiş olması nedeniyle yemin ihtiyacının doğması olağanüstü bir durum değildir. Dolayısıyla Mehmet Haberal’ın yemin etmesi için TBMM’yi olağanüstü toplantıya çağırmaya gerek yok. 1 Ekim’de Meclis açıldığında Mehmet Haberal yeminini edebilir. Ama olağanüstü bir durum var Türkiye’de; 2B sorunu hâlâ çözülememiş. Buradan çağrıda bulunuyorum: T.B.M.M.’yi 2B sorununu çözmek için olağanüstü toplayalım.”

Görele seninle gurur duyuyor!

Konuşması, mahalle sakinlerinin, “ Görele seninle gurur duyuyor” sloganları arasında kesilen İstanbul Milletvekili, Levent- Maslak civarında bulunan gökdelenleri işaret ederek, hükümeti şu sözler ile eleştirdi: “ Hükümet zannediyor ki, Göreleli’de para var, tapuyu alacak, gökdelenini dikecek. Oradaki gökdelen sahipleri gibi mi zannediyorlar Görelelileri? Göreleli burada bina dikecek durumda değil. Böyle devam ederlerse, Göreleli buradan göç etmek zorunda kalacak. Biz bu göçe izin veremeyeceğiz. Göreleli tapusunu alacak. Siz hak sahibisiniz, tapunuzu alana kadar biz yollarda, meydanlarda olacağız. Endişe etmeyin, biz yanınızdayız. Bu sorunu inşallah çözeceğiz, hükümete çözdüreceğiz. Eğer onlar çözmez ise, biz gelip bu Kanun’u sil baştan yeninden yapacağız.”

 ‘ Ödemeyin, sizi kimse çıkaramaz’ demek çözüm değil, çözümsüzlük

Bir soru üzerine, kendisine Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek’in, bir gün önce Görele Köyü sakinlerine hitaben, ( 2B başvuru ücretleri ile ilgili olarak) ‘ ödemeyin, sizi kimse çıkaramaz’ şeklindeki sözünün hatırlatılması üzerine ise Hamzaçebi, şu açıklamayı yaptı: “ Siz hak sahibisiniz, sizi kimse buradan çıkaramaz ama bu hükümetin yöneticilerine, Belediye görevlilerine düşen görev, ‘ ödemeyin, sizi kimse çıkaramaz’ demek değildir; çözümü üretmektir, kanunu değiştirmektir. Hükümet yetkililerinin sizlere vermesi gereken söz, ‘ bu Kanun’u değiştireceğiz, size tapunuzu vereceğiz’ sözüdür. Öbürü ise sorundur, çözümsüzlüktür.”

Ananınızın ak sütü gibi helâl!

“ Endişe etmeyin, biz sizin yanınızdayız. Bu ülkedeki 2B mağdurlarının yanındayız. Bu araziler analarınızın ak sütü gibi size helaldir, sizin emeklerinizin karşılığıdır.” Milletvekili Akif Hamzaçebi’nin son sözü, “ Biz 2B’de samimiyiz, bu sorunu mutlaka çözüme kavuşturacağız, merak etmeyin!” şeklinde oldu.

Birlikte çay içtiler

Yapılan konuşmaların ardından ise, köy camiinin girişinde bir kısım köy sakini ile birlikte hatıra fotoğrafı çektirilerek, ardından çay içilmek ve hasbıhal edilmek üzere köy kahvehanesine gidildi.

CHP yöneticilerini köylerinden uğurlayan Görele Köyü sakinlerinden bazılarına iftar akşamını değerlendirmeleri ricasında bulunduk. Şunları söylediler:

Hasan Sonuçyıldız

Bu köyün yerlisiyim. 2 gün evvel AKP’nin Belediye Başkanı’nın burada halka gösterdiği o anlayışsız tavır ve hareketlerinin yanında, Milletvekili Akif Hamzaçebi’nin bugün gördüğümüz yaklaşımı arasında dağlar kadar fark var. Hamzaçebi’ye çok teşekkür ediyoruz. Çok zor durumdayız, kendisine de anlatanlattık. Aslında biz bunu AKP’ye de anlattık ama AKP bir türlü bizim içinde bulunduğumuz durumu anlamak istemedi. İnşallah Hamzaçebi beyefendi sayesinde durumu anlar ve bizim bulunduğumuz bu çıkmazdan bizi kurtarırlar. İftar yemeği harikulâde idi!

İbrahim Gül

Emekli memurum. Bu akşam çok güzel geçti. Hayırlısı! Daha önce yaşanan olaylar çok iç açıcı gelmedi bize. Yalancıktan şeyler gibi geldi, aldatmaca gibi geldi. Aldatmaca şeyler söyledi, gitti.

Kasım Şişman

2. gün yaşanan olaylar tamamıyla yanlış. Biz Belediye Başkanı’nın (2.gün) kurmayları ile birlikte gelmesini bekliyorduk. Başkanımız buraya dün 8- 10 kişi ile gelseydi, bizim başımızın üzerinde yeri vardı. Derdik ki, ‘ Başkanımız bizi dinlemeye gelmiş.’ Biz gene öyle algılayalım. Başkanımız bizi kucaklamaya geldi ‘ diyelim ama tutup da buraya 300 kişi ile gelmesi, gençleri buradan yürüterek… Okulun bahçesinde yemekten sonra çıkıp slogan atarak geldiler. (Buranın) gençleri zaten gergin. Mahallenin içine geldiler ve bizi ite kaka dağıttılar…

Ben Yücel Başkan’a da söyledim; ‘ bu, abi- kardeş’ olayıdır, sesimizi duyurma olayıdır. Bizim burada ne Ak Parti’ye, ne Cumhuriyet Halk Partisi’ne, ne MHP’ye veya başka bir partiye herhangi bir kastımız yoktur. Biz yalnızca haklarımızın yenildiğine inanıyoruz. Ses çıkarmadıktan sonra, sesimizi duyuramayacağımıza inandığımız için bir eyleme giriştik. Çok kıymetli milletvekilimizin, Akif Hamzaçebi’nin de bu akşam buraya gelmesi ile birlikte, bir şeylerin gerçekten yoluna gireceğine inanıyoruz. Hayırlı uğurlu olsun! İnşallah da emelimize ulaşırız. İftardan keyif aldık açıkça söyleyelim. Huzur bulduk. Sonunda yaptığımız duada zaten birlik, beraberliği anımsatması için bize toplu mesaj verildi. Biz köylü olabiliriz, köy yerinde oturuyor olabiliriz ama biz bu mesajları en iyi şekilde değerlendiren insanlarız. Şehirde yaşayan insanlar ile burada yaşayan insanlar arasında çok büyük farklar var. Biz burada kimsenin şakşakçılığını yapmıyoruz. Bizim hakkımız olan bir şeyi istiyoruz. Çoğunu elimizden aldılar zaten; elimizden alınmak istenenleri ve alınanları geri almak istiyoruz. Sadece hakkımızı istiyoruz. İnşallah da alacağız.”

Melike Ayırıt

“ Çok güzel bir akşamdı. Halkın dayanışması çok güzel gösterildi. İnşallah bir sonuç elde ederiz, 2B’lerde bir sonuç,  bir gelişme inşallah olur. Dün de protestodaydık. Halkımızın gücünü bir kez daha gördük; birlik beraberliği gördük. Başkan’ın konuşmasından kesinlikle ikna olmadık.”

Buse Yılmaz

“ Ben de doğma büyüme buralıyım. Şu an Ümraniye’de oturuyorum. Ama baba tarafım hep burada. Bizde 3 gündür Ümraniye’den buraya destek için geliyoruz. Çok güzel. Köy halkının birbirine kenetlenmesi, bu dayanışma çok güzel. Muhakkak bir sonuç elde edeceğiz. Bu akşam çok güzeldi, bambaşkaydı. İftar sofrası böyle olması gerekiyordu; oldu da!”

Melahat Kepoğlu

“ Canımız çok yanık. Biz Başbakanımızı seçerken en içten dileklerimiz ile seçtik, en büyük arzularımız ile seçtik ama sonuçta bizi yuvamızdan,  yurdumuzdan ediyor. Ben daha ne düşünebilirim ki! Bu akşam güzeldi; Allah’a şükürler olsun!”

Haber: Arzu Başlantı