Genç Sağlık Sendikası temsilcilerden Basın Açıklaması
02 Haziran 2024 - 22:59
Değerli meslektaşlarım, saygıdeğer basın mensupları;
Burada Genç Sağlık Sendikası temsilcileri olarak mali ve özlük haklarımızda iyileşmelerin sağlanabilmesi, daha ferah ve huzur içinde mesleklerimizi icra edebileceğimiz bir çalışma ortamının sağlanması adına mücadele verdiğimiz sendikamızın İstanbul 1 Nolu Şube Başkanlığı temsilcileri olarak olağan toplantımızı yapmış bulunmaktayız.
Toplantımız sonucunda çıkan bazı kararları , “Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır “ düşüncesiyle siz değerli kamuoyuna sunmaktan kendimizi alıkoyamadık.
Az öncede belirttiğimiz gibi ferah ve huzur içinde bir çalışma ortamı için mücadele veriyoruz ve bunun içinde gece gündüz demeden çalışıyoruz.
İnandığımız kutsallardan bir tanesi de mücadele etmektir.
Biliyoruz ki;
Mali haklarımız mücadeleyle kazanılacak,
Özlük haklarımız mücadeleyle kazanılacak,
Ayşe hemşire çocuğunun yanına mücadeleyle gidecek,
Paramedik Berat döktüğü alın terinin karşılığını mücadeleyle alacak,
Doktor Ceren gün aşırı nöbetler yerine eşiyle vakit geçirmeyi yine mücadeleyle alacak..
Tüm sorunlarımız tek tek mücadeleyle kazanılacak bu nedenle,
Mücadele kutsaldır..
Hele ki mücadele zalime karşıysa..
Hele ki mücadele zulme karşıysa…
Hele ki mücadele kırkı çıkmamış bebeğe kurşun sıkan küffara karşıysa..
Mücadele bir başka kutsaldır..
Yüzyıla yakındır süren ve en son geçtiğimiz günlerde uykusunda kadın çocuk yaşlı demeden üzerlerine kilolarca bombalar atıp, alevler içinde 200 e yakın Fİlistinli kardeşimizi yakarak şehit eden terör devleti İsrail’i kınıyor ve lanetliyoruz.
İnsanlık tarihinde üzülerek söylüyoruz ki çok defa soykırıma şahitlik edilmiş ve binlerce, milyonlarca cana yine kendi türü tarafından kıyılmıştır. Her biri ayrı ayrı üzücü ve vicdanları yaralayan tarihi kara lekelerdir.
Ama 21. Yüzyılda bu güne kadar ki tüm soykırımlardan daha acı bir soykırımla karşı karşıyayız. En Acı olan tarafı da Teknolojinin uzay çağına çıktığı bir dönemde insanlık olarak bir tarafta Filistinde ölen binlerce mazlumu izleyenler ve diğer tarafta da tüm dünyanın gözleri önünde onları öldürmeye, yaşayanları da açlığa susuzluğa mahkum edip yok etmeye devam eden katil bir devletin olması..
Genç Sağlık Sendikası olarak ;
Zulüm nerde olursa olsun susmayacak,
Zalim ne kadar güçlü olursa olsun boyun eğmeyeceğiz.
Tüm dünyanın barış olsun mu olmasın mı diye düşündüğü her saniye Filistinde onlarca çocuk ölüyor..
Dünya artık katil İsrail zulmünü düşünmeyi bırakmalı ve zaman kaybetmeden harekete geçmelidir.
Genç Sağlık Sendikası olarak ülkemizin geleceği ve dünya barışı için ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi “ Yurtta Sulh Cihanda Sulh” diyerek barışın bir an önce tesis edilmesini istiyoruz.
Toplantımızdan çıkan bir diğer konu ise son günlerde ülkemizin gündeminde olan sokak köpekleri ve onlara karşı alınan kararlar..
Sağlık çalışanları olarak acillere gelen köpek saldırı vakaları ve sosyal medyada son dönemde artan paylaşımlardan bildiğimiz üzere başıboş sokak köpekleri önlem alınması gereken bir sorun haline gelmiştir.
Mutlaka önlem alınmalıdır!!
Ama Canlılara hayat olmaya çalışan bir camia olarak söylüyoruz ki hiçbir sorunun çözümü o canlının canını alarak olmaz , o la mazz..
Genç sağlık sendikası olarak sokak hayvanlarını öldürerek alınacak çözümü kabul etmiyor ve tam karşısında duruyoruz.
Bir an önce tüm yerel yönetimler üstlerine düşen barınakları açarak yeterli kapasite de sokak hayvanları için yaşam alanı oluşturmalıdır. Kısırlaştırma işlemleri denetimli bir şekilde yapılıp popülasyonun önüne geçilmesi planlanmalıdır.
21. Yüzyıl Türkiye’sinde Sokak hayvanlarına çözüm bulamayıp binlerce hayvanı öldürdüler lekesini bu ülkeye bu memlekete attırılmamalıdır.
Biliyoruz ki devletimiz büyüktür ve yaşam sunan çözümleri uygulayabilecek güç ve kudrettedir.
Bir diğer konu ise özellikle memurlar üzerine yoğunlaşılan ve memurun servisinden nöbet ücretine kadar uzanan tasarruf tedbirleridir.
İstanbuldan örnek verecek olursak;
Ortalama memur maaşı olan 37 bin tl maaş alan bir memuru değerlendirelim.
Hangi bölgesinde yaşarsanız yaşayın şuan İstanbul’da ortalama ev kirası 20 bin Türk Lirasıdır.
Bir memurun 37 bin tl maaşından kirasını çıkardığın zaman
kalan para 17 bin Türk lirasıdır..
Bu ülkenin okumuş aydın ve itibarı olan memurun aldığı maaş aslında ASGARİ ÜCRETTİR…
Asgari ücret ise şu ekonomik şartlarda yoksulluk sınırına çok uzak açlık sınırıyla ise kapı komşusudur.
Basit bir memur maaş hesaplaması yaptık sadece
Bunun için
mutfak masrafları
Doğalgaz su elektrik
Giyim ve ulaşım
Henüz yok bile ..
Bunları da kattığımız zaman memur ayı eksiye düşmeden geçirmenin mücadelesini veriyor.
İstanbul başta olmak üzere büyükşehirlerde yaşamı etkileyen yüksek kent enflasyonu da memurun sırtına yüklenen başka bir yüktür.
Bu nedenle İstanbul ve kent enflasyonunun yüksek olduğu büyükşehirlerde başta sağlık çalışanları olmak üzere tüm memurlara yaşam şartlarını bir nebze kolaylaştırmak için kesinlikle ve kesinlikle “Büyükşehir Farkı” veya ” Kira Yardımı” verilmelidir.
Tasarrufa ülkesi için her koşul ve şartta görevini en iyi şekilde icra eden memurdan başlanmamalıdır.
Zira memur zaten sürekli bir tasarruf içerisindedir.
Daha müreffeh bir gelecek ve daha barışçıl bir dünya için Genç Sağlık Sendikası olarak yorulmadan, yeni fikir ve projeler üreterek çalışmaya devam edeceğiz.
Saygı ve sevgilerimle
Kamu Birliği Konfederasyonu İstanbul il Başkanı
Genç Sağlıl Sendikası İstanbul 1 Nolu Şube Başkanı
Orhan OKTAR
Burada Genç Sağlık Sendikası temsilcileri olarak mali ve özlük haklarımızda iyileşmelerin sağlanabilmesi, daha ferah ve huzur içinde mesleklerimizi icra edebileceğimiz bir çalışma ortamının sağlanması adına mücadele verdiğimiz sendikamızın İstanbul 1 Nolu Şube Başkanlığı temsilcileri olarak olağan toplantımızı yapmış bulunmaktayız.
Toplantımız sonucunda çıkan bazı kararları , “Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır “ düşüncesiyle siz değerli kamuoyuna sunmaktan kendimizi alıkoyamadık.
Az öncede belirttiğimiz gibi ferah ve huzur içinde bir çalışma ortamı için mücadele veriyoruz ve bunun içinde gece gündüz demeden çalışıyoruz.
İnandığımız kutsallardan bir tanesi de mücadele etmektir.
Biliyoruz ki;
Mali haklarımız mücadeleyle kazanılacak,
Özlük haklarımız mücadeleyle kazanılacak,
Ayşe hemşire çocuğunun yanına mücadeleyle gidecek,
Paramedik Berat döktüğü alın terinin karşılığını mücadeleyle alacak,
Doktor Ceren gün aşırı nöbetler yerine eşiyle vakit geçirmeyi yine mücadeleyle alacak..
Tüm sorunlarımız tek tek mücadeleyle kazanılacak bu nedenle,
Mücadele kutsaldır..
Hele ki mücadele zalime karşıysa..
Hele ki mücadele zulme karşıysa…
Hele ki mücadele kırkı çıkmamış bebeğe kurşun sıkan küffara karşıysa..
Mücadele bir başka kutsaldır..
Yüzyıla yakındır süren ve en son geçtiğimiz günlerde uykusunda kadın çocuk yaşlı demeden üzerlerine kilolarca bombalar atıp, alevler içinde 200 e yakın Fİlistinli kardeşimizi yakarak şehit eden terör devleti İsrail’i kınıyor ve lanetliyoruz.
İnsanlık tarihinde üzülerek söylüyoruz ki çok defa soykırıma şahitlik edilmiş ve binlerce, milyonlarca cana yine kendi türü tarafından kıyılmıştır. Her biri ayrı ayrı üzücü ve vicdanları yaralayan tarihi kara lekelerdir.
Ama 21. Yüzyılda bu güne kadar ki tüm soykırımlardan daha acı bir soykırımla karşı karşıyayız. En Acı olan tarafı da Teknolojinin uzay çağına çıktığı bir dönemde insanlık olarak bir tarafta Filistinde ölen binlerce mazlumu izleyenler ve diğer tarafta da tüm dünyanın gözleri önünde onları öldürmeye, yaşayanları da açlığa susuzluğa mahkum edip yok etmeye devam eden katil bir devletin olması..
Genç Sağlık Sendikası olarak ;
Zulüm nerde olursa olsun susmayacak,
Zalim ne kadar güçlü olursa olsun boyun eğmeyeceğiz.
Tüm dünyanın barış olsun mu olmasın mı diye düşündüğü her saniye Filistinde onlarca çocuk ölüyor..
Dünya artık katil İsrail zulmünü düşünmeyi bırakmalı ve zaman kaybetmeden harekete geçmelidir.
Genç Sağlık Sendikası olarak ülkemizin geleceği ve dünya barışı için ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi “ Yurtta Sulh Cihanda Sulh” diyerek barışın bir an önce tesis edilmesini istiyoruz.
Toplantımızdan çıkan bir diğer konu ise son günlerde ülkemizin gündeminde olan sokak köpekleri ve onlara karşı alınan kararlar..
Sağlık çalışanları olarak acillere gelen köpek saldırı vakaları ve sosyal medyada son dönemde artan paylaşımlardan bildiğimiz üzere başıboş sokak köpekleri önlem alınması gereken bir sorun haline gelmiştir.
Mutlaka önlem alınmalıdır!!
Ama Canlılara hayat olmaya çalışan bir camia olarak söylüyoruz ki hiçbir sorunun çözümü o canlının canını alarak olmaz , o la mazz..
Genç sağlık sendikası olarak sokak hayvanlarını öldürerek alınacak çözümü kabul etmiyor ve tam karşısında duruyoruz.
Bir an önce tüm yerel yönetimler üstlerine düşen barınakları açarak yeterli kapasite de sokak hayvanları için yaşam alanı oluşturmalıdır. Kısırlaştırma işlemleri denetimli bir şekilde yapılıp popülasyonun önüne geçilmesi planlanmalıdır.
21. Yüzyıl Türkiye’sinde Sokak hayvanlarına çözüm bulamayıp binlerce hayvanı öldürdüler lekesini bu ülkeye bu memlekete attırılmamalıdır.
Biliyoruz ki devletimiz büyüktür ve yaşam sunan çözümleri uygulayabilecek güç ve kudrettedir.
Bir diğer konu ise özellikle memurlar üzerine yoğunlaşılan ve memurun servisinden nöbet ücretine kadar uzanan tasarruf tedbirleridir.
İstanbuldan örnek verecek olursak;
Ortalama memur maaşı olan 37 bin tl maaş alan bir memuru değerlendirelim.
Hangi bölgesinde yaşarsanız yaşayın şuan İstanbul’da ortalama ev kirası 20 bin Türk Lirasıdır.
Bir memurun 37 bin tl maaşından kirasını çıkardığın zaman
kalan para 17 bin Türk lirasıdır..
Bu ülkenin okumuş aydın ve itibarı olan memurun aldığı maaş aslında ASGARİ ÜCRETTİR…
Asgari ücret ise şu ekonomik şartlarda yoksulluk sınırına çok uzak açlık sınırıyla ise kapı komşusudur.
Basit bir memur maaş hesaplaması yaptık sadece
Bunun için
mutfak masrafları
Doğalgaz su elektrik
Giyim ve ulaşım
Henüz yok bile ..
Bunları da kattığımız zaman memur ayı eksiye düşmeden geçirmenin mücadelesini veriyor.
İstanbul başta olmak üzere büyükşehirlerde yaşamı etkileyen yüksek kent enflasyonu da memurun sırtına yüklenen başka bir yüktür.
Bu nedenle İstanbul ve kent enflasyonunun yüksek olduğu büyükşehirlerde başta sağlık çalışanları olmak üzere tüm memurlara yaşam şartlarını bir nebze kolaylaştırmak için kesinlikle ve kesinlikle “Büyükşehir Farkı” veya ” Kira Yardımı” verilmelidir.
Tasarrufa ülkesi için her koşul ve şartta görevini en iyi şekilde icra eden memurdan başlanmamalıdır.
Zira memur zaten sürekli bir tasarruf içerisindedir.
Daha müreffeh bir gelecek ve daha barışçıl bir dünya için Genç Sağlık Sendikası olarak yorulmadan, yeni fikir ve projeler üreterek çalışmaya devam edeceğiz.
Saygı ve sevgilerimle
Kamu Birliği Konfederasyonu İstanbul il Başkanı
Genç Sağlıl Sendikası İstanbul 1 Nolu Şube Başkanı
Orhan OKTAR
FACEBOOK YORUMLAR