Divanhane Karakolu'nun yıkım nedeni Katar ortaklı Haliçport
İBB Meclisi Mart ayı Birinci Birleşimi’nde konuşan İBB CHP Grup Başkan Vekili Doğan Subaşı, Kasımpaşa’daki tarihi Divanhane Karakolu’nun duvarlarının Katarlıların da ortak olduğu Haliçport projesi için yıkılmak istendiğini söyledi. Subaşı, “Ecdadımızın eserlerini yıkacak kadar bu Katar sevginiz nereden geliyor” diye sordu
09 Mart 2021 - 19:09
YENİKAPI/İSTANBUL
İBB Meclisi Mart ayı birinci birleşimi, dün İstanbul Yenikapı’da bulunan Avrasya Gösteri Merkezi’nde sosyal mesafe kurallarına uygun şekilde gerçekleştirildi. CHP Grubu adına ilk konuşmayı İBB CHP Grup Başkan Vekili Doğan Subaşı yaptı.
Konuşmasına Mart ayının önemli günlerine değinerek başlayan Subaşı, İstanbul gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu.
“İSTANBUL’UN ÇÖP PROBLEMİNİN ÇÖZÜMÜ İÇİN İLK ÇALIŞAN CHP’DİR”
Kadıköy ve Maltepe Belediyesi’ndeki grevle birlikte AK Parti’nin yeniden ‘çöp dağları oluştu’ eleştirisine yanıt veren Subaşı, söze 1989’da İBB Başkanı olan Nurettin Sözen’in İstanbul’un çöp sorununa dair yaptığı çalışmaları anlatarak başladı. Subaşı, “Sözen göreve geldiğinde önünde buluğu ilk konulardan biri çöplükler meselesiydi. Halkalı ve Ümraniye’de iki çöplük vardı. Sözen’in verdiği ilk talimatlardan biri de, Halkalı ve Ümraniye’deki çöplüklerin bir an önce taşınması ve oraların rehabilite edilmesiydi. Bu çalışmalara hemen başladı. Halkalı çöplüğünün Eyüp’e, Ümraniye çöplüğü de Şile’ye taşınması için plan ve projeleri hazırlandı ve çalışmaları başlandı. 1994’te Ak Parti İstanbul’da göreve geldiğinde bu çöplüklerin projeleri tamamlanmış, taşınma işlemi zaten başlamıştı” dedi.
‘DİVANHANE’ YIKIMINDA HALİÇPORT-KATAR İLİŞKİSİ
Kamuoyunun yoğun tepkisine yol açan Kasımpaşa’daki tarihi Divanhane Karakolu’nun duvarlarının hiltilerle yıkılmasıyla ilgili konuşan Subaşı, “Türkiye’da maalesef doğru düzgün bir muhafazakâr ideoloji olmadığına inanıyorum. Böyle olsaydı, Divanhane Karakolu bu kadar yıkıma uğratılmazdı. Buraya bizden çok muhafazakârların gidip, “Siz burayı yıkamazsınız, ecdadımızın yeri burası” demesi lazımdı. Muhafazakârız diyenler, ecdadımız diyenler yıkıyorlar orayı. Ben sordum neren yıkıyorlar burayı diye, Haliçport’un otoparkına gidiyormuş. Haliçport, Katarlıların da ortak olduğu bir proje. Nedir sizin bu Katar sevginiz! Ecdadımızın eserlerini bile yıkacak bu Katar sevginiz nereden geliyor biri çıkıp anlatsın” diye konuştu.
MELEN BARAJI’NDAKİ YANLIŞ İNŞAATIN FATURASI 600 MİLYON TL
Subaşı’nın konuşmasının ardından söz alan bir diğer CHP’li Meclis Üyesi Ülkü Özer ise, AK Parti Grup Başkan Vekili Tevfik Göksu’nun konuşmasındaki bazı maddi bilgi hatalarına ilişkin düzeltmelerde bulundu. Özer, “25 yıldır İstanbul’u yönetenler şimdi diyorlar ki İstanbul’un üst geçitlerinin güçlendirmesini neden bitiremediniz. Bu aynı zamanda kendilerinin İstanbul’un üstgeçitlerini depreme dayanıklı yapmadıklarının da bir itirafıdır. Öte yandan diyorlar ki, kişi başı deprem toplanma alanlarını 4 metrekareye çıkardık. Fakat İBB’nin resmi kayıtlarına göre bu alan sadece 2 metrekaredir. Melen Barajı’nı biz yaptık, olmasaydı ne yapardınız dediler. Melen Barajı’nın su tutma alanı tüm uyarılara rağmen usulüne uygun yapılmayarak çatladı. 600 milyon liralık kamu zararı oluştu. Cumhuriyet Halk Partisi, AKP’nin yaptıklarını yapamaz diyorlar. Evet, yapamaz. Biz kamuyu asla zarara uğratmayız” dedi.
‘İSTANBUL SÖZLEŞMESİ UYGULANSIN’
CHP’li Özer’in konuşmasının ardından söz alan CHP Meclis Üyesi Nuray Kılıç, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne ilişkin bir konuşma yaptı. “8 Mart günü kadınların sadece yılda bir kez hatırlandıkları gün değil, sorunlarının çözülene kadar tartışılması için bir fırsat günü olmalıdır” diyen Kılıç, “Kadınları her türlü şiddete karşı korumak, ayrımcılığın önüne geçmek ve kadınların güçlendirilmesi yoluyla eşitliğin sağlanması bakımından yükümlülükler getiren bir Sözleşme var. 45 ülke ve aynı zamanda Avrupa Birliği tarafından imzalanmış "İstanbul Sözleşmesi"nin tamamen kaldırılması gündemde. Bu yasayla tanınan haklar, tüm kadınlar için yaşamsal önem taşıyor. İşte tam da bu nedenledir ki; en başta kadınların bu sözleşmeye sahip çıkmaları gerekiyor” dedi.
“KADINLAR BİLEKLERİNİN HAKKIYLA İBB’DE YER ALIYOR”
İBB’de kadın istihdamının yeni dönemde 2 bin 275 kişi arttığına ve kadın yönetici oranının yüzde 14’ten yüzde 22’ye yükseldiğine işaret eden Kılıç, “Bütün bunlar için şüphesiz ki, Başkanımız Ekrem İmamoğlu'nun toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına yönelik pozitif bakışının yanı sıra, gökyüzünün yarısına sahip olan kadınların bileklerinin hakkıyla ve özgüvenleriyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yönetiminde söz sahibi olma arzuları da büyük rol oynamıştır” diye konuştu.
İBB Meclisi Mart ayı İkinci Birleşimi 10 Mart Çarşamba günü saat 14.00’te toplanacak.
İBB Meclisi Mart ayı birinci birleşimi, dün İstanbul Yenikapı’da bulunan Avrasya Gösteri Merkezi’nde sosyal mesafe kurallarına uygun şekilde gerçekleştirildi. CHP Grubu adına ilk konuşmayı İBB CHP Grup Başkan Vekili Doğan Subaşı yaptı.
Konuşmasına Mart ayının önemli günlerine değinerek başlayan Subaşı, İstanbul gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu.
“İSTANBUL’UN ÇÖP PROBLEMİNİN ÇÖZÜMÜ İÇİN İLK ÇALIŞAN CHP’DİR”
Kadıköy ve Maltepe Belediyesi’ndeki grevle birlikte AK Parti’nin yeniden ‘çöp dağları oluştu’ eleştirisine yanıt veren Subaşı, söze 1989’da İBB Başkanı olan Nurettin Sözen’in İstanbul’un çöp sorununa dair yaptığı çalışmaları anlatarak başladı. Subaşı, “Sözen göreve geldiğinde önünde buluğu ilk konulardan biri çöplükler meselesiydi. Halkalı ve Ümraniye’de iki çöplük vardı. Sözen’in verdiği ilk talimatlardan biri de, Halkalı ve Ümraniye’deki çöplüklerin bir an önce taşınması ve oraların rehabilite edilmesiydi. Bu çalışmalara hemen başladı. Halkalı çöplüğünün Eyüp’e, Ümraniye çöplüğü de Şile’ye taşınması için plan ve projeleri hazırlandı ve çalışmaları başlandı. 1994’te Ak Parti İstanbul’da göreve geldiğinde bu çöplüklerin projeleri tamamlanmış, taşınma işlemi zaten başlamıştı” dedi.
‘DİVANHANE’ YIKIMINDA HALİÇPORT-KATAR İLİŞKİSİ
Kamuoyunun yoğun tepkisine yol açan Kasımpaşa’daki tarihi Divanhane Karakolu’nun duvarlarının hiltilerle yıkılmasıyla ilgili konuşan Subaşı, “Türkiye’da maalesef doğru düzgün bir muhafazakâr ideoloji olmadığına inanıyorum. Böyle olsaydı, Divanhane Karakolu bu kadar yıkıma uğratılmazdı. Buraya bizden çok muhafazakârların gidip, “Siz burayı yıkamazsınız, ecdadımızın yeri burası” demesi lazımdı. Muhafazakârız diyenler, ecdadımız diyenler yıkıyorlar orayı. Ben sordum neren yıkıyorlar burayı diye, Haliçport’un otoparkına gidiyormuş. Haliçport, Katarlıların da ortak olduğu bir proje. Nedir sizin bu Katar sevginiz! Ecdadımızın eserlerini bile yıkacak bu Katar sevginiz nereden geliyor biri çıkıp anlatsın” diye konuştu.
MELEN BARAJI’NDAKİ YANLIŞ İNŞAATIN FATURASI 600 MİLYON TL
Subaşı’nın konuşmasının ardından söz alan bir diğer CHP’li Meclis Üyesi Ülkü Özer ise, AK Parti Grup Başkan Vekili Tevfik Göksu’nun konuşmasındaki bazı maddi bilgi hatalarına ilişkin düzeltmelerde bulundu. Özer, “25 yıldır İstanbul’u yönetenler şimdi diyorlar ki İstanbul’un üst geçitlerinin güçlendirmesini neden bitiremediniz. Bu aynı zamanda kendilerinin İstanbul’un üstgeçitlerini depreme dayanıklı yapmadıklarının da bir itirafıdır. Öte yandan diyorlar ki, kişi başı deprem toplanma alanlarını 4 metrekareye çıkardık. Fakat İBB’nin resmi kayıtlarına göre bu alan sadece 2 metrekaredir. Melen Barajı’nı biz yaptık, olmasaydı ne yapardınız dediler. Melen Barajı’nın su tutma alanı tüm uyarılara rağmen usulüne uygun yapılmayarak çatladı. 600 milyon liralık kamu zararı oluştu. Cumhuriyet Halk Partisi, AKP’nin yaptıklarını yapamaz diyorlar. Evet, yapamaz. Biz kamuyu asla zarara uğratmayız” dedi.
‘İSTANBUL SÖZLEŞMESİ UYGULANSIN’
CHP’li Özer’in konuşmasının ardından söz alan CHP Meclis Üyesi Nuray Kılıç, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne ilişkin bir konuşma yaptı. “8 Mart günü kadınların sadece yılda bir kez hatırlandıkları gün değil, sorunlarının çözülene kadar tartışılması için bir fırsat günü olmalıdır” diyen Kılıç, “Kadınları her türlü şiddete karşı korumak, ayrımcılığın önüne geçmek ve kadınların güçlendirilmesi yoluyla eşitliğin sağlanması bakımından yükümlülükler getiren bir Sözleşme var. 45 ülke ve aynı zamanda Avrupa Birliği tarafından imzalanmış "İstanbul Sözleşmesi"nin tamamen kaldırılması gündemde. Bu yasayla tanınan haklar, tüm kadınlar için yaşamsal önem taşıyor. İşte tam da bu nedenledir ki; en başta kadınların bu sözleşmeye sahip çıkmaları gerekiyor” dedi.
“KADINLAR BİLEKLERİNİN HAKKIYLA İBB’DE YER ALIYOR”
İBB’de kadın istihdamının yeni dönemde 2 bin 275 kişi arttığına ve kadın yönetici oranının yüzde 14’ten yüzde 22’ye yükseldiğine işaret eden Kılıç, “Bütün bunlar için şüphesiz ki, Başkanımız Ekrem İmamoğlu'nun toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına yönelik pozitif bakışının yanı sıra, gökyüzünün yarısına sahip olan kadınların bileklerinin hakkıyla ve özgüvenleriyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yönetiminde söz sahibi olma arzuları da büyük rol oynamıştır” diye konuştu.
İBB Meclisi Mart ayı İkinci Birleşimi 10 Mart Çarşamba günü saat 14.00’te toplanacak.
FACEBOOK YORUMLAR