DELİ 7.2 ve EMANET 6.7

KARAKOMİK Filmler serisinin ikincisi, DELİ ve EMANET 17 Ocak tarihinde, vizyona girmişti.

DELİ 7.2 ve EMANET 6.7
03 Şubat 2020 - 20:26

YÖNETMEN & SENARYO : CEM YILMAZ

OYUNCULAR:  Özkan Uğur, Cem Davran, Büşra Develi, Özge Özpirinçci, Emin Gürsoy, Çağlar Çorumlu 

Daha önce de videolarımızda da belirtmiş olduğumuz gibi, basına karşı biraz kızgın olduğundan dolayı bazı basın mensupları davet edilmedi ki bizde onlardan biri olarak nasibimizi aldık. Ama bundan dolayı kızacak değiliz, demiştik: Cem Yılmaz’a kızacak değiliz. Sivas’ lı değilim ama Kocamustafapaşa’lı doğma büyüme biri olarak hemşerimin bir bildiği vardır, elbette. Kaldık ki haksız sayılmaz ve bence o her zaman güzel işler yapar.

Vizyon filmlerinden ancak fırsat bulup izleyebildiğimiz, filmin ilki olan Deli’yi izlerken, beni Glass filmine biran götürüp, getirdi. Tabii ki çok farklı. Oldukça titizlikle işlenmiş bir kurgu var. “Nereden geliyor? Cem Yılmaz’ın aklına bu hikâyeler?” diyenlere, söyleyebileceğim, Cem Yılmaz’ın halk çocuğu olmasıdır.

Özetle, büyüdüğümüz Samatya’yı görünce duygulandım. Film içerisinde, lise ve sınıf arkadaşım; otuz yıldan fazladır hem tiyatro hem dublaj alanında, başarılı işlere imza atan Sait Seçkin (Sakal) rolünde görmek güzeldi. Castta, taksi durağının ağabeyleri olarak; Erol Beyi görmek güzeldi.

Bir kere her iki filmde Yılmaz, o özlediğimiz SAF’ lığı anlatıyor.

Deli’de garip,sıradan bir taksici, ve diğerlerini umursamayan para babalarının dünyasından o eski öz ve katıksız mahalle kültürünü sunuyor. İkincisinde yani Emanet’de ise artık kalmayan mesleklerden yorgancı, bir babanın ve seksenler ile doksanlar arasında ki yani bizim jenerasyonun var olma çabasına ışık tutuyor.

Özellikle Emanet’ de, günümüzün çığırından çıkmış TV dünyasını, kendini gösterebilme sevdası üzerine, her türlü hileyi göze alabilen toplumu. Toplumun çöküşünü, yıllar yılar geçip bir zamanlar Avşa Adasında ( o dönemler Breakdance ve Avşa adası demek, ekoldü) kendisini göstermiş ve şu anda yok olmuşların yansımaları. Değer, olgusunu emanette yoğun veriyor.

Deli, Özkan Uğur ve Bakırköy Ruh ve Sinir hastalıklarında ki çetesi ile muhteşem. Yine her iki filmde kadro muhteşem.

Farklıları, insan dramını bana kalırsa biriktirdikleri ile iyi harmanlamış.

Bir yerde Güven, bir de Birol karakteri ile içimizden birilerine, sadece birey olarak değil toplumsal anlamda yansımaları ile de dokunuyor. Mesaj veriyor.

İki filmde diğerleri ile bileşkeli. İlk filmde ki Ayzek (Aşk gemisinin,Barmen İsaac Wahington’u) ikinci Kaçamak ile birleşmişti. Kaçamak yine Karakomik 2 serisinde bir mekânın adı. Deli’de bir replikte; hastanede bir deli, Taksici Güven’e şöyle seslenir: -Ayzek, sen başkalarına hiç benzer misin?. Serinin ilki, İKİ ARADA filmninde, Ayzek karakteri de günümüzün aranan o eskilerden kalan doğal adamıydı. Deli ile oldukça başarılı bulduğum ikincide tüm güzelliğe rağmen, belki de Sinema içerisinde TV olduğundandır, yayılan bir akış var. Oylarımız öncelik Deli’ye.

Biz daha da gerginleşen ve kötüleşen serilerle bekliyoruz.  Ve o naif ruhunun derinliklerinde, bir yerde yeni yeni senaryoları beslemeye başlamıştır bile, Sevgili Cem Yılmaz. Yolu açık olsun.

Elbette izleyin.

EMEL SEÇEN

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum