"BAK BİR VARMIŞ BİR YOKMUŞ" 58 YIL SONRA DİNLEYİCİLERLE BULUŞTU

Haber: Mehmet ÜNLÜ-Fotoğraflar: Şükrü DİSANLI

Türkiye’nin yaşayan tek efsane müzisyeni Bozkurt İlham Gencer’in 1961 yılında plak yaptığı, “Bak Bir Varmış Bir Yokmuş” adlı şarkısı 58 yıl sonra yeniden düzenlendi.

Şarkının yeni versiyonun tanıtımı ,Kuruçeşme Les Ottomans Hotel’de düzenlenen toplantıda yapıldı. Toplantıya; Gazeteci -Yazar Hıncal Uluç, sanatçılar Selçuk Ural, Ali Kocatepe’nin yanısıra çok sayıda davetli ve basın mensubu katıldı.

O yıllarda dünyada hit olan ve Fransız şarkıcı Bob Azzam’ın seslendirdiği “C’est Ecrit Dans Le Ciel” şarkısına, tanınmış söz yazarı Fecri Ebcioğlu’nun yazdığı sözlerle ve İlham Gencer’in yorumuyla Türkiye genelinde herkesin kalbine girdi.

“Bak Bir Varmış Bir Yokmuş” Türk Pop Müziği’nin ilk Türkçe sözlü şarkısı olarak tarihe geçti. Gencer, 95 yaşını kutladığı şu günlerde, stüdyoda şarkıyı yeniden seslendirdi. Yeni versiyon olarak şarkının okunduğu plak CD hediyeli olarak müzik marketlerdeki raflarda yerini aldı.

Albümde şarkının 6 farklı versiyonu yer alıyor. Klasik düzenlemesinin yanı sıra, Fransızca versiyonu ile Serkan Çağrı’nın klarneti ile çalınan sözsüz versiyonunun ile birlikte, düzenlemesini Erdem Helvacıoğlu yaptığı Türkçe ve Fransızca remixleri de albümde yer alıyor.

Prodüktörlüğünü Y. Dağhan Baydur’un üstlendiği yeni kayıtlarda, Eylem Pelit Orkestrası da İlham Gencer’e eşlik ediyor. Sara Deniz Baydur, Ece Mumay, Y. Dağhan ve Paul Dwyer vokalleri gerçekleştirdi. Müzikotek firmasının etiketiyle yayınlanan LP’nin sınırlı sayıda üretilen renkli (kırmızı) plak versiyonu da satışa sunuldu.

PİYANOYU ANNEM AŞILADI
Duayen müzisyen İlham Gencer tanıtım toplantısında, çocukluk yıllarından itibaren müziğe nasıl başladığını anlattı. Gencer, annesinin teşviki ve desteğiyle piyano çalmaya başladığını belirterek şunları söyledi: 
“Annem rahmetli duvar piyanosuna oturttu, o günden beri piyano çalıyorum. 16 yaşından beri de piyanodan bir daha kalkmadım. Büyük Türk Milleti beni 88 yıldır piyano başında yalnız bırakmadı. Şerefli Türk Basını’na da teşekkür ediyorum.”

UÇAK GEÇERKEN SİGORTA ATARDI
Gencer, 1961 yılında “C’est Ecrit Dans Le Ciel” adlı şarkıyı Fecri Ebcioğlu’nun yazdığı Türkçe sözlerle yorumladığını belirtti:

“Bak bir varmış bir yokmuş’un sözlerini yazan rahmetli Fecri Ebcioğlu’na da rahmetler diliyorum. Piyasadaki söz yazarlarının hiç biri Fecri’nin tırnağı olamaz.Bu kadar hatasız bir Türkçe kullanmıştır ki ben, Türkçe’ya aşık olduğum için seve seve doldurdum Yeşilköy’de o iptidai stüdyoda. Tam üç günde yaptık şarkıyı. Uçak geçtikçe sigorta atardı düşünebiliyormusunuz.”

ORKESTRA ELEMANLARI HAYATTA DEĞİL
Stüdyoda eşlik eden grubun üyelerinin hayatta olamadığını belirten İlham Gencer özellikle sağlığına çok dikkat ederek yaşamını sürdürdüğünü vurguladı:

“Karakediler Grubu bana eşlik etti. Hayatta olduklarını zannetmiyorum, onları gömdüm yani. Neden biliyormusunuz çünkü bakmıyorlar kendilerine. Ben hayatımın her noktasında Türk Gençliği’ne ve bilhassa müzisyenlere örnek olmaya çalışıyorum. Yaşamımda çok fedakarlık yapıyorum. Ama sağlığımı en iyi şekilde korumaya çalışıyorum. Bu nedenle Türk doktorlarına teşekkür ediyorum. Tam dört tane doktorum var. Her biri benim bugünkü sağlığıma katkıda bulunuyor. Zaten büyük Atatürk beni Türk doktorlarına emanet ediniz diyor.”

HAYATTA İKEN KİTABI YAZILAN TEK KİŞİYİM
“Beni yıllar sonra yaşayan bir insan olarak dünyada benim hayatımı yazan Sami Coşkun kardeşime de teşekkür ediyorum. İlk defa bir insan hayatta iken kitabı yazılan bir kişiyim. Hep öldükten sonra yazılır. Ayrıca geçtiğimiz haftalarda Bursa’da caddeye benim adımı verdiler. Birkaç ay sonra Gürsu Belediyesi’nden çağırdılar. Açılışa çağırdılar. Ayrıca, rahmetli Müzeyye Senar, Zeki Müren ve Yıldırım Gürses’in de adı caddelere vermişler. Onlar öldükten sonra açıldı.Ben kendi caddemi kendim açtım. Orada bir de konser verdim. İstiklal Marşı’nı söyledim."

İSTİKLAL MARŞI’NIN ORDİNARYÜS PROFESÖRÜYÜM
Kültür Bakanlığı’na seslenen İlham gencer, maçlarda İstiklal Marşı’nın CD’den çalınmasına karşı çıktığını belirterek şöyle konuştu:

“O hususta zaten Ordinaryüs Profesörüm söyleyim yani. Maçlarda İstiklal Marşı’nın söylenmesine karşı çıkıyorum. Neden çünkü, banttan çalıyorlar, operacılar söylüyor. Operacıların söylediği ses tonu ile vatandaşlarımızın sesi uyuşmaz. Ben İstiklal Marşını dört ses pesten başlatıyorum. O zaman milyonlarca insanla uyuşuyor. Ve herkes rahatlıkla birlikte söyleyebiliyor. Burada Kültür Bakanlığı’na sesleniyorum. Bir maçta beni çıkartın, oraya bir piyano koyulsun İstiklal Marşını söyleyeyim, bakın nasıl söylenirmiş görsünler."

BİZ MÜZİSYEN BİR AİLEYİZ
“Buradan 27 yıllık eşime de rahmetler diliyorum, bir kazada kaybettim, bana çok destek olmuştur. Çocuklarım; İlhan, Ayşe ve Bora’ya da teşekkür ederim beni hiç yalnız bırakmadılar, torunlarıma da teşekkür ederim. Biz büyük bir aileyiz, müzisyen bir aileyiz. Allah herkesten razı olsun.”

16 DİLDE ŞARKI SÖYLÜYORUM
“Ben 16 yaşında iken Fransızca şarkılar söylerdim. La vien Rose ile başladım. Ondan sonra, İngilizce, Almanca 16 lisanda şarkı söylüyorum bugün.”

Bizlerde efsane müzisyen İlham Gencer’e daha nice sağlıklı ve mutluluk dolu yıllar diliyoruz