AYP GENEL BAŞKANI ALİ KARAKURT:"YARGI ELİYLE SİYASETİ DİZAYN EDEMEZSİNİZ"

"YARGI SİYASETİN SOPASI OLAMAZ!"
Genel Başkan Karakurt, yargının tarafsız ve bağımsız olması gerektiğini, aksi takdirde ülkenin hukuksuzluğa sürükleneceğini belirterek şu ifadeleri kullandı:

"Bugün görüyoruz ki, yargı bir baskı mekanizması olarak kullanılmaya çalışılıyor. Seçilmiş belediye başkanları, parti yöneticileri, gazeteciler ve akademisyenler yargı sopasıyla susturulmak isteniyor. Oysa hukuk, adaletin terazisi olmalıdır, siyasetin değil!"

"Halkın iradesine karşı yürütülen bu baskı politikaları geçmişte de denenmiştir ve başarısız olmuştur. 1980 darbesinden 28 Şubat’a, 2007'deki 367 garabetinden bugüne kadar yargı eliyle siyaseti dizayn etmeye çalışanlar halkın tokadıyla karşılaşmıştır. Bu hatayı bugün tekrar ediyorlar!"

"CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN DA YARGI MAĞDURUYDU, BUGÜN NEDEN SUSUYOR?"
Genel Başkan Karakurt, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçmişte yargı mağduru olduğunu hatırlatarak, bugün yaşanan hukuksuzluklara sessiz kalmasını eleştirdi:

"Sayın Erdoğan, bir şiir okuduğu için hapse atıldığında adaletsizliğe uğradığını savunuyordu. Peki şimdi ne değişti? Bugün gazeteciler, siyasetçiler, akademisyenler sırf iktidarı eleştirdi diye gözaltına alınıyor, yargılanıyor, mahkemelerden ağır cezalar alıyor. Eğer bir hukuk devletiysek, o zaman hukukun siyasetten bağımsız olması gerekir. Eğer değilsek, bunu açıkça ilan etsinler!"

"HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ YOK EDİLİYOR!"
Ali Karakurt, Türkiye’de hukukun giderek siyasallaştığını ve bunun ülkenin geleceğini tehdit ettiğini vurguladı:

"Bugün hukuk, iktidarın elinde bir araca dönüştü. Savcılar ve yargıçlar, hukuk ilkelerine değil, siyasete göre karar veriyor. Yargının tarafsızlığı ortadan kalktığında, adalete olan güven de yok olur. Türkiye, hukuksuzluk girdabına sürükleniyor!"

"Eğer bir ülkede yargı bağımsız olmazsa, adalet kimsenin güvende olmadığı bir silaha dönüşür. Bugün muhalefeti susturmak için kullanılan yargı, yarın aynı kişilere de lazım olacak! Bu yanlıştan dönülmeli, hukukun üstünlüğü yeniden tesis edilmelidir!"

"HALK YOKSULLUKLA BOĞUŞURKEN, SİYASİLER KOLTUK KAVGASI VERİYOR!"
Ana Yol Partisi Genel Başkanı Karakurt, halkın gündemi ile siyasetin gündemi arasındaki kopukluğu da eleştirerek şu ifadeleri kullandı:

"Bugün halk açlık ve sefaletle boğuşurken, siyasiler kendi koltuklarını koruma derdinde! Mutfakta yangın var, ev kiraları uçtu, faturalar ödenemiyor ama Ankara'da hâlâ kim aday olacak tartışması yapılıyor. Halk, geçim derdinde, işsizlikle mücadele ediyor ama siyasetçiler bunu görmezden geliyor!"

"Bugün iktidar enflasyonu düşüreceğiz diyor, ama her gün her şeye zam geliyor! Vatandaşın parası pul oldu, asgari ücretle çalışan biri bir Cumhuriyet altını bile alamıyor. Bunun sorumlusu kim? Yönetemeyen bir iktidar ve ona yeterince muhalefet edemeyen muhalefet!"

"ERKEN SEÇİM KAÇINILMAZDIR!"
Ali Karakurt, halkın artık yönetilemediğini ve erken seçim kaçınılmaz hale geldiğini belirterek şu çağrıyı yaptı:

"Türkiye'nin artık bu yükü taşıyacak gücü kalmadı. Halkın sabrı tükenmiş durumda. Son anketlerde halkın %65-70’i erken seçim istiyor. Çünkü halk artık bu hükümetin ülkeyi daha fazla yönetemeyeceğini görüyor. Biz Ana Yol Partisi olarak, halkın yanında olmaya, halkın sesi olmaya devam edeceğiz. Erken seçim kaçınılmazdır!"

"Bugün iktidar seçim korkusuyla halkı baskı altına almaya çalışıyor. Ama ne yaparlarsa yapsınlar, sandık günü gelecek ve halk bu iktidara gereken cevabı verecek!"

"TÜRKİYE HUKUKSUZLUĞA TESLİM OLMAYACAK!"
Ana Yol Partisi lideri Karakurt, Türkiye’nin asla hukuksuzluğa teslim olmayacağını belirterek şu mesajı verdi:

"Türkiye, hukukun ayaklar altına alındığı bir ülke olamaz! Adalet herkes için vardır, sadece iktidara yakın olanlar için değil! Bugün hukuksuzluklara göz yumanlar, yarın bunun bedelini ödeyecektir. Ana Yol Partisi olarak, hukukun üstünlüğü için mücadelemizi sürdüreceğiz!"

Genel Başkan Karakurt, “Biz halkın sesi olmaya devam edeceğiz. Adaletsizliğe, yolsuzluğa, hukuksuzluğa, ekonomik çöküşe karşı dimdik duracağız! Türkiye’nin geleceği için birleşelim, mücadele edelim ve bu karanlık günleri hep birlikte aşalım!"dedi.