ANKARA’DA SARIGÜL İZDİHAMI

Mustafa Sarıgül’ün CHP Genel Merkezi önündeki rozet takma merasimi için 8 Kasım Cumartesi günü, yurdun dört bir yanından yaklaşık 40 bin kişi otobüsler ile Ankara’ya gitti. Mola yerlerinde halaylar çekerek, Sarıgül’ün CHP rozeti takacak ve parti kimliği alacak olmasını kutlayan gruplar, Ankara’da ise Genel Merkez’in önünde renkli görüntüler oluşturdular. Burada bir konuşma yapan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Sarıgül’ün ve Türkiye Değişim Hareketi’nin partilerine güç kazandırdığını ifade ederek, “ Bugün umudumuzu yeniden yeşertmenin günüdür” dedi.

Binlerce pankart ve bayrak alanı doldurdu

Zaman zaman sloganlar atarak, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile Mustafa Sarıgül’ün alana girmesini bekleyen vatandaşların taşıdıkları pankart ve afişlerden bazılarında dikkat çekenler şunlar oldu: Güneş herkesin üzerine doğar ama gül başka, leş başka kokar; Bu ülkenin Mustafaları da var, Kemalleri de var; Fetih 2014’te Adalar seninle; Tek çare Sarıgül, sen neredeysen biz oradayız; Zamanı geldi; Evine hoş geldin; Bursa seninle gurur duyuyor; Samsunlu analar seninle; İstanbul’da lale devri bitecek, Sarıgül devri gelecek; Kemal Mustafa, Mustafa Kemal İşte CHP, işte Türkiye; Ötekisi olmayan bir anlayışla İstanbul’dayız; Bismillah dedik, yola çıktık; Amasyalıyız, Sarıgül’ün yanındayız; Baba ocağına hoş geldiniz sayın Mustafa Sarıgül; Samsun, İstanbul’da değişimden yana;İstanbul’da Sarıgül zamanı geldi.

Mustafa SARIGÜL: İstanbul’un anahtarını Genel Başkan’ımıza getireceğiz

Törende, Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin, İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı ile birlikte platforma çıkan Şişli Belediye Başkanı ve Türkiye Değişim Hareketi (TDH) lideri Mustafa Sarıgül’ün yanında, iki oğlunun da hazır bulunduğu görüldü. Sarıgül, alandaki vatandaşlara şu şekilde seslendi: “ Bu büyük güne, bu büyük demokratik buluşmaya hoş geldiniz, şeref verdiniz! Bugün el ele, omuz omuza olma günü. Bu önemli ayda, bu Muharrem ayında Rabbim bizi burada buluşturdu. Tutmuş olduğunuz oruçları Allah’ım en yüce katında makbul eylesin! Ramazan ayı da bizim, Muharrem ayı da bizim. Başı açık olan kardeşlerimiz de, başı kapalı olan kardeşlerimiz de bizim.”

İstanbul’un anahtarını Genel Başkan’ımıza getireceğiz. ”

“ Yarın 10 Kasım. Atamız, mekânı cennet olsun; huzurlu olarak mekânında istirahatını yapsın. Buradan, birinci Genel Başkan’ımıza, Mustafa Kemal Atatürk’e, ‘ bismillah’ diyerek, şu sözü veriyoruz: Artık muhalefetteki son günlerimiz. Öne Allah’ın, sonra partili arkadaşlarım, sonra da yurttaşlarım izin verirse,  İstanbul’un anahtarını Genel Başkan’ımıza getireceğiz. İnşallah bugünden sonra el ele omuz omuza olcağız. Yolumuz açık olsun…”

Kemal KILIÇDAROĞLU: İnsanlarımız için güzel bir gün

Sarıgül’ün ardından, alanda hazır bulunanların “ halkçı Kemal”  sloganları arasında söz alan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise, Genel Merkez öndeki kalabalığa hitaben şunları kaydetti: “ Bir şeyden emin olmanızı istiyorum: Tek hedefimiz var: Halkın çıkarlarını korumak. Tek hedefimiz var; haramiliğin saltanatına son vermek. Sizin söylediğiniz gibi, el ele kol kola omuz omuza, yürek yüreğe iktidara yürüyeceğiz. Biz siyaseti cebimizi doldurmak için değil, halkın zenginleşmesi için yaparız. Biz siyaseti halkın çıkarlarını savunmak için yaparız. Biz siyaseti onurlu Türkiye’yi yüceltmek için yaparız. Biz siyaseti gençler iş aş sahibi olsun diye yaparız. Biz siyaseti kadın erkek eşitliği için yaparız. Biz siyaseti, ülkenin bayrağını uluslar arası arenada onurla dalgalandırmak için yaparız.”

TDH’lılara seslendi

“ Türkiye Değişim Hareketi’nin büyük insanları! Siz, Cumhuriyet Halk Partisi’nde görmek, beraber olmak, el ele, omuz omuza olmak, bu saygın, onurlu mücadeleye katkı vermek için Ankara’ya geldiniz, beraber olduk. Beraber olacağız, beraber yürüyeceğiz.”

TDH, gücümüzü pekiştirecektir

“ Türkiye zor bir süreçten geçiyor. Her sabah gazeteleri yurttaşlarımız biraz kaygı ile ellerine alıyorlar, ‘acaba ne oldu?’ diye. İşsizlik var, yoksulluk var, yolsuzluk var. İktidar yurttaşlarını unutmuş, iktidarda kalmak için otoriter bir rejimin peşinde. O nedenle bize düşen bir görev var, sizlere düşen bir görev var; Türkiye’yi aydınlığa çıkarmak. Bunun yolu, beraber olmaktan geçiyor, birlikte olmaktan geçiyor, güç birliği yapmaktan geçiyor. Türkiye Değişim Hareketi’nin Ankara’ya gelişi ve burada oluşumuz, birlikte oluşumuz gücümüzü pekiştirecektir. Halka bir umut verecektir. Siyaseti umut üzerine yapılır. Umut vereceğiz yurttaşlarımıza. Ayrılığa gayrılığa yer yok. Neden ayrılıyoruz? Neden birleşmiyoruz? Genel Başkan olduğum tarihten itibaren bütün yurttaşlarıma kucağımı açtım. Hangi siyasal görüşten olursa olsun, hangi inançtan olursa olsun, Cumhuriyet ilkelerini savunan, demokrasiyi savunan… herkesi CHP’ye (bekliyoruz.)”

Başı açık, başı kapalı bizim için önemli değil

“ Cumhuriyet Halk Partisi’nde çok büyük değişiklikler oldu... Yüzde 33 cinsiyet kotası getirildi, kadın kardeşlerimiz siyasete daha fazla girecek.  Siyasette yüzde 10 gençlik kotası getirdik. Bu ülkenin yarısı genç. Onların önünü açmak zorundayız. İyi yaptık. Diyorlardı ki, ‘siz Sivas’ın ötesine geçemiyorsunuz.’ Cumhuriyet Halk Partisi değil Sivas’ın ötesi, Ortadoğu, Amerika’dan Çin’e kadar her tarafa gidiyor. Gidemeyen bir güç var; o da şimdi iktidardaki partidir. Biz, halkın değerlerine saygı gösteririz. Başı açık, başı kapalı bizim için önemli değil. Kadın erkek bizim için önemli değil, yaşlı genç bizim için önemli değil. (İnsan), Allah’ın yarattığı en değerli varlıktır ve hepsinin başımızın üzerinde yeri vardır.”

‘ Küçük olsun benim olsun’ değil

“ Siyaseti artık halk için yapacağız.  Halkın çıkarları için yapacağız. ‘ Küçük olsun benim olsun’ değil, ‘ büyük olsun, Türkiye’nin olsun.’

Cumhuriyet Halk Partili olmak demek…

“ Cumhuriyet Halk Partili olmak demek, kadın erkek eşitliğine inanmak demektir. Cumhuriyet Halk Partili olmak demek,  halk için çalışmak demektir. Cumhuriyet Halk Partili olmak demek,  haramiliğin iktidarına karşı savaş vermek demektir. Cumhuriyet Halk Partili olmak demek,  özel yaşama saygı duymak demektir. Cumhuriyet Halk Partili olmak demek,  adam gibi adam olmak demektir. Cumhuriyet Halk Partili olmak demek,  Cumhuriyet’in değerlerine bağlı olmak demektir. Cumhuriyet Halk Partili olmak demek,  her birinin, ‘ Ben Mustafa Kemal’im’ demesidir. Cumhuriyet Halk Partili olmak kolay bir iş değildir.”

TDH’liler, gelin değişimi beraber yapalım

“ Türkiye Değişim Hareketliler, değişim mi yapmak istiyorsunuz? Özellikle gençlere sesleniyorum: Gelin, değişimi beraber yapalım! Kişisel hesaplar peşinde olmayacağız. Ülkede bu kadar sorun varken, bölünme lüksümüz yok, ayrışma lüksümüz yok.”

AKP’ye oy vermiş kadın kardeşlerime de sesleniyorum

“İnsanların inançlarını sömürüyorlar. Kadın bedeni üzerinden siyaset yapıyorlar. Kadının giysisi üzerinden siyaset yapıyorlar. Bütün kadın kardeşlerime sesleniyorum. Hepsine sesleniyorum: AKP’ye oy vermiş kadın kardeşlerime de sesleniyorum: Size seçme ve seçilme hakkını veren parti, Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Gelin, yeniden seçilin, yeniden oy verin. Sizin bedeniniz üzerinden kılık kıyafetiniz üzerinden siyaset yapanlara da prim vermeyin. Duygularınızı, inançlarınızı sömürü alanı haline getirmeyin. Beraber olacağız, birlikte olacağız, güçlü olacağız. Çünkü Türkiye’nin güçlü, saygın bir iktidara ihtiyacı var… Çünkü Türkiye’nin bütün komşuları ile barış içinde yaşamaya ihtiyacı var. Çünkü Türkiye ve Cumhuriyet Halk Partisi şunu söylüyor: ‘ Yurtta da barış, dünyada da barış’ diyor.”

Umudumuzu yeniden yeşertmenin günüdür

“ Güzel bir gün bizim için. Türkiye için güzel bir gün. İnsanlarımız için güzel bir gün. Umudumuzu yeniden yeşertmenin günüdür. Beraber olmanın günüdür. Birlikte olmanın günüdür; omuz omuza olmanın günüdür. Beraber mücadele vermenin günüdür. Bunu yaptığımız zaman Türkiye’yi çağdaş uygarlığa ulaştıracağız. Hedef, çağdaş uygarlık. Hedef, insan gibi yaşamak. Hedef, hakça paylaşmak. Hedef, önce üretmek, sonra hakça bölüşmek. Hedef, örgütlü toplum olmak, örgütlenmek.”

Birisinin lütfettiği kadarını değil, hakkımız olanı istiyoruz

“ Bir şey daha söyleyeyim: Gençler, umudumuz olan gençler! Gezi olayları ile olağanüstü bir gelişmenin altına imza attınız. Herkes şunu düşünüyordu; ‘ bu gençlerin ülke sorunları ile bir ilgisi yok. Bu gençler başka havalarda’ diyorlardı. Ama o gençler bir tarih yazdılar. O gençler özgürlük ve demokrasi söylemini bütün dünyaya haykırdılar; herkes duydu. Herkes hak verdi, bir kişi hariç! Bir kişinin hiç önemi yok. Onu yan tarafa koyacaksınız. Dünyaya meydan okumak ise, sesimiz öyle çıkacak. Daha fazla özgürlük ve daha fazla demokrasi istiyoruz. Birisinin lütfettiği kadarını değil, hakkımız olanı istiyoruz.”

Artık daha güçlü bir Cumhuriyet Halk Partisi var

“ O gençleri yürekten kutluyorum. Onlar bizim geleceğimiz, onlar bizim umudumuz. Onlara şunu söylüyorum: Korkmayın, çekinmeyin! Artık daha güçlü bir Cumhuriyet Halk Partisi var. Türkiye Değişim Hareketi, Cumhuriyet Halk Partisi ile beraber oldu artık.”

Sultanahmet’i bile ranta kurban ettiler

“ İstanbul’u siz çok iyi biliyorsunuz. Ranta kurban olan İstanbul’u biliyorsunuz. Sultanahmet’i bile ranta kurban ettiler. Sultanahmet’i bile! 3 büyük imparatorluğa başkentlik yapan İstanbul’u ranta kurban ettiler. İstanbul’u yeniden adam gibi ayağa kaldırmak, İstanbul’un sorunlarını çözmek, İstanbul’u saygın bir dünya markası haline getirmek, tarihi eserlerini korumak, dünyanın her tarafından İstanbul’a turist akının sağlamak, bunu yapacak olan biziz. Göreceksiniz, İstanbul yeniden ayağa kalkacak. Göreceksiniz, İstanbul eski görkemli günlerine kavuşacak. Göreceksiniz, insanlar günde 2,5 saati araçlarda geçirmeyecek. Göreceksiniz, o bitmez tükenmez metro hikâyelerinin ne kadar kısa sürede bittiğini. Göreceksiniz her İstanbullu’nun asık değil, güler yüz ile sokağa çıktığını. Göreceksiniz, annelerin çocuklarını güler yüz ile okula gönderdiklerini. Biz bunu yapacağız. Çünkü bizim yüreğimizde insan sevgisi var. Çünkü biz insanı seviyoruz. Çünkü biz insana güveniyoruz. Çünkü biz, cebimizi değil, kentimizi düşünüyoruz.”

Adamın ezberi bozuluyor!

“ Otoriter bir yapının adım adım geldiğini biliyoruz. Baskıcı bir yönetimin adım adım geldiğini biliyoruz. Sadece biz farkında değiliz bunun, bütün dünya farkında. Herkes biliyor. Nereye giderse gitsin önüne birisi çıkıyor, bir soru soruyor ve adamın ezberi bozuluyor. Kim yaptı bunu? Gezi’deki gençler yaptılar. Onun için onlara şükran borçluyuz. Onun için onlara teşekkür ediyoruz. Onun için diyorum ki, ‘gençler bu ülkenin umududur,’ ‘gençler bizim umudumuzdur’ diyorum. Gençler, sadece Türkiye’nin değil, Ortadoğu’nun umududur’ diyorum. ‘ Gençler, barışın güvencesidir’ diyorum. ‘ Gençlerin ve kadınların olduğu bir Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye’nin güvencesidir’ diyorum. Ortadoğu’nun güvencesidir, diyorum. Barışın güvencesidir, diyorum. Hepinize en içten selamlarımı ve saygılarımı sunuyorum.”

Törenden notlar…

Tören alanında büyük, renkli bir balon dikkat çekti. Havadan paraşüt ile atılan Atatürk resimli afişler ile kırmızı balonlar da renkli görüntüler oluşturdu. Sarıgül, üzerinde ‘ Birlikte sevgiyle’ yazılı otobüs ile tören alanına yaklaştıktan sonra, arabadan inerek, oluşturulan koridor boyunca vatandaşların arasından CHP Genel Merkezi’ne ilerledi. Şişli Belediye Başkanı, Genel Merkez merdivenlerini çıkarken ise izdiham yaşandığı görüldü. Kılıçdaroğlu, Sarıgül’e CHP rozetini kendi eliyle taktı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin, platforma girdiği sırada düştü.

Sarıgül, “ Genel Başkan’ımızın oluğu yerde bizim fazla konuşmamız doğru değil” diyerek, konuşmasını kısa tuttu. Mustafa Sarıgül, parti kartını aldıktan sonra, sahneden inerken, platform üzerindeki protokol tarafından geri çağrıldı ve Kılıçdaroğlu’nun konuşmasını oradan takip etti.

Kılıçdaroğlu’nıun gençlere seslenerek, Gezi Olayları’ndaki eylemlerinden ötürü kendilerini övdüğü sırada, vatandaşlar da ‘ her yer Taksim, her yer direniş’ sloganı attılar. Kılıçdaroğlu’nun, “ İstanbul’u ranta kurban ettiler; İstanbul’u saygın bir marka haline biz getireceğiz” şeklindeki söylemi sırasında ise, kalabalık hep bir ağızdan, “ Çare Sarıgül” şeklinde bağırdı.

Törenin ilgi çekici anlarından bir diğeri de, Sarıgül’e rozet takma merasiminin ardından göğe salınan beyaz güvercinler oldu. Törende, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nın da oldukça neşeli olduğu görüldü.

Törende yurdun çeşitli yörelerinden gelmiş insanlar vardı. Ankara’ya gelişlerinde mola yerlerinde halay çeken TDH’lılar, törenin ardından CHP Genel Merkezi önünde de halaylarına devam ettiler. Otobüslerin güzergâhları boyunca durakladıkları bazı mola yerlerinin de, önceden hazırlanmış Sarıgül afişleri ile donandıkları görüldü. Yola çıkanlar, sadece TDH’liler değildi; bazı CHP ilçe merkezleri de, otobüsler tutarak, alana akın ettiler. Ankara’ya akın edenlerin Anıtkabir’i ziyaret etme planları ise, Anıtkabir’in bakımda olduğu bildirimi üzerine gerçekleşemedi; her şeye rağmen şansını denemek isteyen bir otobüs ise geri dönmek zorunda kaldı.

Sarıgül, basına dağıtılan açıklamada TDH’lılara da seslendi

Sarıgül’ün, basına dağıtılan yazılı açıklamasında dikkat çeken hususlar ise şu şekildeydi:

“ ÖNCE YERELDE, SONRA GENELDE İKTİDAR OLMAK İÇİN ÇALIŞACAĞIZ

BİRLİKTE YENİ BİR SAYFA AÇILMIŞTIR

BU KARAR, BİRLİKTE SEVGİŞYLE GELECEĞE YOL ALMANIN BAŞLANGICIDIR.

… Bütün ülkem için, Cumhuriyet halk partisi için, hepimiz için çok güzel bir gün. Yıllar sonra baba ocağıma geri dönüyorum. Bu büyük buluşmanın gerçekleşmesine sayın kemal Kılıçdaroğlu’nun çok büyük katkısı vardır. Sayın Kılıçdaroğlu’nun gösterdiği samimi yaklaşım için bir kez daha teşekkür ediyorum. Bu önemli karar için Halk Partisi’ne, Parti Meclisi üyesi arkadaşlarıma da teşekkür ediyorum. İnanıyorum ki, gün birlik günüdür, gün beraberlik günüdür. Gün, kısır çekişmelerin tuzağına düşmeden, önümüze bakma günüdür. Mücadelemiz bireysel bir mücadele değildir. Halkımızın mücadelesidir. Geçen hafata da söyledim: Artık birlikte hedefe odaklanmalıyız. Artık ve sade ‘geleceği’ konuşmalıyız. Artık açılan bu sayfada tek düşüncemiz olmalıdır: İstanbul’dan başlayarak, dalga dalga tüm Türkiye’de iktidara gelmek.

Ben Cumhuriyet Halk Partisi’ne genç yaşta katıldım. Gençlik Kolları Başkanlığı yaptım. En genç milletvekili oldum. Ben Ecevitlerden, Kotillerden, Üstündağlardan, İnönülerden ahde vefayı öğrendim. Şunu bütün Türkiye’nin duymasını ve bilmesini istiyorum: Sayın Kılıçdaroğlu’nun gösterdiği güveni, gösterdiği nezaketi asla boşa çıkarmayacağım.

… İktidarın mührünü önce İstanbul’da, sonra Türkiye’de almak için her şeyi göze aldık. Hakkımıza ve halkımıza güveniyorum. Başaracağımızdan emin olarak baba ocağındayız.

Buradan Türkiye Değişim Hareketi’nde bana büyük destek veren tüm arkadaşlarıma, tüm yurttaşlarıma teşekkür etmek isterim. Hatırlayacaksınız; Cumhuriyet Halk Partisi’nde yaşanan değişim sonrası Türkiye Değişim Hareketi olarak partileşmeyi durdurduk. Çünkü toplum, sayın Kılıçdaroğlu liderliğindeki CHP’ye büyük destek verdi. Büyük umut bağladı. Sizler, ‘ bir bölen’ olmamak için büyük fedakârlık yaptınız. Bizim aldığımız siyasi terbiye de bunu gerektirirdi.

Hepimiz biliyoruz ki, ‘ tehlike yanımızdan geçerken’ hiçbirimiz seyirci kalamazdık. Bugün TDH olarak bir kez daha fedakârlık yapıyorsunuz ve beni baba ocağına teslim ediyorsunuz. Ben, bugünden itibaren yeniden Cumhuriyet Halk Partisi’ndeyim, baba ocağındayım. Ötekisi olmayan bir İstanbul için, ötekisi olmayan bir Türkiye için, ötekisi olmayan bir Cumhuriyet Halk Partisi’ndeyim. Üstüme düşen neyse onu yapmaya hazırım...”

Not: Haberimize ait fotoğraf albümü için tıklayınız.

Haber: Arzu Başlantı