ALTAN ÖYMEN VE ONUR ÖYMEN BEŞİKTAŞ'TA OKURLARIYLA BULUŞTU
Beşiktaş Belediyesi Beltaş Kitap Kafe’deki söyleşi ve imza günlerine devam ediyor. Bu ayın konuğu “Başöğretmenin Yolunda” adlı kitabıyla, CHP Önceki Dönem Genel Başkanı gazeteci-yazar Altan Öymen ve Türk diplomasisinin önemli isimlerinden Onur Öymen oldu.
08 Aralık 2024 - 17:47
Beltaş Kitap Kafe’de duayen gazeteci-yazar Altan Öymen ve emekli diplomat Onur Öymen’i
ağırlamaktan mutluluk duyduğunu belirten Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat;
“Okurlarımızı Başöğretmenin Yolunda: Atatürkçü İki Eğitim Gönüllüsü, Hıfzırrahman Raşit
Öymen ve Münir Raşit Öymen” kitabı ile buluşturmak Cumhuriyet değerlerini ve eğitim
tarihini hatırlatmak adına çok kıymetli oldu.” dedi.
Beşiktaş Belediyesi, Beşiktaş sahilde bulunan Beltaş Kitap Kafe’de kültürel ve eğitim odaklı
etkinliklerine bir yenisini ekleyerek, anlamlı bir buluşmaya daha ev sahipliği yaptı.
“Başöğretmenin Yolunda: Atatürkçü İki Eğitim Gönüllüsü, Hıfzırrahman Raşit Öymen ve
Münir Raşit Öymen” adlı kitabın imza ve söyleşi günü, Beşiktaş Beltaş Kitap Kafe’de büyük
bir ilgiyle gerçekleşti. Gazeteci-yazar Altan Öymen ve emekli diplomat Onur Öymen, birlikte
kaleme aldıkları bu önemli eseri okurlarıyla paylaştı. Yazarlar, etkinlik boyunca katılımcılarla
yaptıkları sohbette Türkiye’nin eğitim tarihinde iz bırakan iki önemli şahsiyetin yaşamını ve
miraslarını anlattı.
“BABALARIMIZIN ÇABALARINI BUGÜNKÜ KUŞAKLARA DUYURMAYI
GÖREV BİLDİK”
Kitabın yazım sürecini anlatan emekli diplomat Onur Öymen konuşmasında şu ifadelere yer
verdi:
“Bu kitap, Altan Öymen ile birlikte ortak bir fikrimizin ve projemizin ürünüdür. Babalarımız
kardeşti ve hayatları boyunca çok yakın çalıştılar. İkisinin de ortak özelliği, Atatürk’ün
ilkelerine ve Cumhuriyet’in değerlerine sıkı sıkıya bağlı olmalarıydı. Amaçları, Türkiye’ye
çağdaş eğitim usullerini ve kurallarını getirmek için gayret göstermekti. Bu hedef
doğrultusunda hem amcam hem de babam büyük çabalar sarf etti. Amcam, 25 yıl boyunca
Eğitim Hareketleri Dergisi’ni çıkardı. Babam ise bilimsel bir dergi olan Pedagoji Cemiyeti
Dergisi’ni yayımladı. Bunun yanı sıra, konferanslar düzenlediler, çeşitli toplantılar ve
çalışmalar yaptılar, eğitimle ilgili kitaplar çevirdiler. Her ikisi de Türk eğitimine önemli
katkılar sunarak kendi görevlerini yerine getirdiler. Onların bu çabalarını ve eserlerini
bugünkü kuşaklara duyurmayı bir sorumluluk olarak gördük. İşte bu yüzden bu kitabı
yazmaya karar verdik.”
“BU KİTAP CUMHURİYET DÖNEMİNİN EĞİTİM HAREKETLERİNİN DE BİR
ÖZETİ”
Duayen yazar Altan Öymen ise kitabın hazırlık sürecindeki detayları aktararak, Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki eğitim devrimine dikkat çekti:
“Bu kitabın hazırlanması bir dizi tesadüf sonucunda gerçekleşti. Eskiden, ben babamı; Onur
Bey ise kendi babasını dinlerdi, tabii oğulları olarak. Bizim eve genellikle öğretmenler gelir,
ziyaret eder veya toplanıp görüşürlerdi. Babam da zaman zaman beni oturtur, sohbetlere dahilederdi. Konu eğitim olunca çocuklarla ilgili meseleler de konuşulurdu. Babam o dönemlerde sık sık anılarını anlatırdı. Bu anıları sonradan daha iyi dinleme fırsatım oldu. Bir yandan gazetecilik yapıyordum. Ancak zaman geçtikçe fark ettim ki babamın anlattığı bu değerli anıları hiçbir zaman kayda almamışım. Babam yaşlandıktan sonra bir türlü vakit bulamadık, derken bu fırsat tamamen ortadan kalktı ve büyük bir pişmanlıkla vefat etti. Sonrasında amcam Münir Raşit Öymen de vefat etti. Ancak o dönemde bir tesadüf eseri şunu öğrendik: Amcamın, bizim ailemize dair anılarını Tarih Vakfı’nın “Canlı Tarih” programında anlattığı ortaya çıktı. Bu kayıtlar, vakfın arşivlerinde bulunuyordu. Bu kayıtları dinlediğimizde, 1910’lardan ve 1915’lerden başlayarak Türkiye’nin o zamanki durumunu, çocukluk hatıralarını gayet güzel anlattığını gördük. İşte bu hatıralardan yola çıkma fikri aklıma geldi. Zaten geçmişle ilgili yazdığım bir dizi kitabım vardı ve burada bu hatıralara yer vermiştim. Ancak sonrasında, elimizdeki bilgilerin bir kitap haline getirilebileceğini fark ettik. Babamın çıkardığı Eğitim Hareketleri adında, 25 yıldır yayımlanan bir dergi vardı. Babamın yazıları, Münir Raşit Öymen’in konferansları ve yayınları dergide yer alıyordu. Ayrıca, Münir amcam Pedagoji Cemiyeti’nin kurucularındandı ve burada yapılan konferanslardan, yazılardan da faydalanma imkanımız oldu. Bütün bu anıları ve kaynakları birleştirerek, sonunda bu kitap ortaya çıktı. Kitap sadece bizim ailemizin hayat hikayesi değil; aynı zamanda Cumhuriyet döneminin eğitim hareketlerinin de bir özetidir. Kitap üzerinde çalışırken şunu bir kez daha hatırladım: Millî Mücadele sırasında dahi Atatürk’ün eğitime verdiği önem bu anılar içinde çok net bir şekilde beliriyor. Mesela, Sakarya Savaşı’nın hazırlıkları sürerken, bir yandan Ankara’da bir Millî Eğitim toplantısı yapıldığını öğreniyoruz. O dönemde savaş hazırlıklarıSdevam ederken Atatürk’ün bu konuda gerekçesi şöyle: Eğitim o kadar önemli ki, memleketimizdeki okuma yazma oranları açısından bir gün bile kaybetmeden hazırlıklara başlamak gerekiyor. Öğretmenlerle yaptığı bu görüşmelerden, Türkiye’nin çağdaşlaşma mücadelesinde eğitimin ne kadar kritik bir yer tuttuğunu anlıyoruz. Sonuç olarak, bu kitap iki öğretmen olan babalarımızın ve amcalarımızın hayat hikayesinin yanı sıra, Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki eğitim devriminin de bir hatırasıdır.”
Etkinlik sonrası Beşiktaş Belediyesi tarafından Altan Öymen ve Onur Öymen adına TEMA
Vakfı’na bağışlanan fidan plaketleri takdim edildi. Ardından konukların katılımcıların
kitaplarını imzalamasıyla sona erdi.
ağırlamaktan mutluluk duyduğunu belirten Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat;
“Okurlarımızı Başöğretmenin Yolunda: Atatürkçü İki Eğitim Gönüllüsü, Hıfzırrahman Raşit
Öymen ve Münir Raşit Öymen” kitabı ile buluşturmak Cumhuriyet değerlerini ve eğitim
tarihini hatırlatmak adına çok kıymetli oldu.” dedi.
Beşiktaş Belediyesi, Beşiktaş sahilde bulunan Beltaş Kitap Kafe’de kültürel ve eğitim odaklı
etkinliklerine bir yenisini ekleyerek, anlamlı bir buluşmaya daha ev sahipliği yaptı.
“Başöğretmenin Yolunda: Atatürkçü İki Eğitim Gönüllüsü, Hıfzırrahman Raşit Öymen ve
Münir Raşit Öymen” adlı kitabın imza ve söyleşi günü, Beşiktaş Beltaş Kitap Kafe’de büyük
bir ilgiyle gerçekleşti. Gazeteci-yazar Altan Öymen ve emekli diplomat Onur Öymen, birlikte
kaleme aldıkları bu önemli eseri okurlarıyla paylaştı. Yazarlar, etkinlik boyunca katılımcılarla
yaptıkları sohbette Türkiye’nin eğitim tarihinde iz bırakan iki önemli şahsiyetin yaşamını ve
miraslarını anlattı.
“BABALARIMIZIN ÇABALARINI BUGÜNKÜ KUŞAKLARA DUYURMAYI
GÖREV BİLDİK”
Kitabın yazım sürecini anlatan emekli diplomat Onur Öymen konuşmasında şu ifadelere yer
verdi:
“Bu kitap, Altan Öymen ile birlikte ortak bir fikrimizin ve projemizin ürünüdür. Babalarımız
kardeşti ve hayatları boyunca çok yakın çalıştılar. İkisinin de ortak özelliği, Atatürk’ün
ilkelerine ve Cumhuriyet’in değerlerine sıkı sıkıya bağlı olmalarıydı. Amaçları, Türkiye’ye
çağdaş eğitim usullerini ve kurallarını getirmek için gayret göstermekti. Bu hedef
doğrultusunda hem amcam hem de babam büyük çabalar sarf etti. Amcam, 25 yıl boyunca
Eğitim Hareketleri Dergisi’ni çıkardı. Babam ise bilimsel bir dergi olan Pedagoji Cemiyeti
Dergisi’ni yayımladı. Bunun yanı sıra, konferanslar düzenlediler, çeşitli toplantılar ve
çalışmalar yaptılar, eğitimle ilgili kitaplar çevirdiler. Her ikisi de Türk eğitimine önemli
katkılar sunarak kendi görevlerini yerine getirdiler. Onların bu çabalarını ve eserlerini
bugünkü kuşaklara duyurmayı bir sorumluluk olarak gördük. İşte bu yüzden bu kitabı
yazmaya karar verdik.”
“BU KİTAP CUMHURİYET DÖNEMİNİN EĞİTİM HAREKETLERİNİN DE BİR
ÖZETİ”
Duayen yazar Altan Öymen ise kitabın hazırlık sürecindeki detayları aktararak, Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki eğitim devrimine dikkat çekti:
“Bu kitabın hazırlanması bir dizi tesadüf sonucunda gerçekleşti. Eskiden, ben babamı; Onur
Bey ise kendi babasını dinlerdi, tabii oğulları olarak. Bizim eve genellikle öğretmenler gelir,
ziyaret eder veya toplanıp görüşürlerdi. Babam da zaman zaman beni oturtur, sohbetlere dahilederdi. Konu eğitim olunca çocuklarla ilgili meseleler de konuşulurdu. Babam o dönemlerde sık sık anılarını anlatırdı. Bu anıları sonradan daha iyi dinleme fırsatım oldu. Bir yandan gazetecilik yapıyordum. Ancak zaman geçtikçe fark ettim ki babamın anlattığı bu değerli anıları hiçbir zaman kayda almamışım. Babam yaşlandıktan sonra bir türlü vakit bulamadık, derken bu fırsat tamamen ortadan kalktı ve büyük bir pişmanlıkla vefat etti. Sonrasında amcam Münir Raşit Öymen de vefat etti. Ancak o dönemde bir tesadüf eseri şunu öğrendik: Amcamın, bizim ailemize dair anılarını Tarih Vakfı’nın “Canlı Tarih” programında anlattığı ortaya çıktı. Bu kayıtlar, vakfın arşivlerinde bulunuyordu. Bu kayıtları dinlediğimizde, 1910’lardan ve 1915’lerden başlayarak Türkiye’nin o zamanki durumunu, çocukluk hatıralarını gayet güzel anlattığını gördük. İşte bu hatıralardan yola çıkma fikri aklıma geldi. Zaten geçmişle ilgili yazdığım bir dizi kitabım vardı ve burada bu hatıralara yer vermiştim. Ancak sonrasında, elimizdeki bilgilerin bir kitap haline getirilebileceğini fark ettik. Babamın çıkardığı Eğitim Hareketleri adında, 25 yıldır yayımlanan bir dergi vardı. Babamın yazıları, Münir Raşit Öymen’in konferansları ve yayınları dergide yer alıyordu. Ayrıca, Münir amcam Pedagoji Cemiyeti’nin kurucularındandı ve burada yapılan konferanslardan, yazılardan da faydalanma imkanımız oldu. Bütün bu anıları ve kaynakları birleştirerek, sonunda bu kitap ortaya çıktı. Kitap sadece bizim ailemizin hayat hikayesi değil; aynı zamanda Cumhuriyet döneminin eğitim hareketlerinin de bir özetidir. Kitap üzerinde çalışırken şunu bir kez daha hatırladım: Millî Mücadele sırasında dahi Atatürk’ün eğitime verdiği önem bu anılar içinde çok net bir şekilde beliriyor. Mesela, Sakarya Savaşı’nın hazırlıkları sürerken, bir yandan Ankara’da bir Millî Eğitim toplantısı yapıldığını öğreniyoruz. O dönemde savaş hazırlıklarıSdevam ederken Atatürk’ün bu konuda gerekçesi şöyle: Eğitim o kadar önemli ki, memleketimizdeki okuma yazma oranları açısından bir gün bile kaybetmeden hazırlıklara başlamak gerekiyor. Öğretmenlerle yaptığı bu görüşmelerden, Türkiye’nin çağdaşlaşma mücadelesinde eğitimin ne kadar kritik bir yer tuttuğunu anlıyoruz. Sonuç olarak, bu kitap iki öğretmen olan babalarımızın ve amcalarımızın hayat hikayesinin yanı sıra, Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki eğitim devriminin de bir hatırasıdır.”
Etkinlik sonrası Beşiktaş Belediyesi tarafından Altan Öymen ve Onur Öymen adına TEMA
Vakfı’na bağışlanan fidan plaketleri takdim edildi. Ardından konukların katılımcıların
kitaplarını imzalamasıyla sona erdi.
FACEBOOK YORUMLAR